Vah Çeçenistan

Gözlerime inanamadım. Vahim bir durumdu doğrusu. Genç sayılacak bir başkan! Rezalet bir kutlama. Kadirov denen başkanın doğum günü kutlaması. Bir taraftan halk açlıktan inim inim inlerken, öte taraftan havaya savrulan milyon dolarlar. Çok yazık. Oysa Çeçenistan oyunlarıyla, o muhteşem marşıyla, savaşta zulme boyun eğmemesiyle meşhur bir ülkeydi. Grozni’de ezan sesleri, keman sesine karışıyordu. Milyon dolarlar harcanarak sanatçılar getirilmişti. Kadirov’un Rus yanlısı olduğu söyleniyordu. Peki, bu neyin nesiydi Allah aşkına. Hepsini anladık da Kadirov denen başkan, bir de o kadar dünyevileşen atmosfer içinde bir de “Allahü Ekber” kelime-i tayyibesini ağzına alıyordu. Dehşete kapıldım doğrusu. Bu ne bir kompozisyondu böyle. Bu paralar nereden geliyor, sorusuna ise “Allah veriyor,” diye cevap vermesi Allah’a büyük bir iftiradır. Allah mı veriyor, yoksa Rusya mı gönderiyor? Elbette her şeyi Allah yaratıyor. Ancak Allah helâlinden verir ve o verdiğini hayırlı işlerde kullanmamızı ister. Yoksa milyon dolarlar harcayarak aktörleri, aktrisleri ihya etmenin Allah’ın rızasıyla ne ilgisi olabilir?

 

Bu Kadirov denen adam, böyle bir gösteriyle Çeçenistan’ın bağımsızlığı için çalışan ve şehit düşen nice kahramanların kemiklerini sızlattı. Son zamanlarda Rus karşıtı ve Çeçenistan’ın bağımsızlığı için savaşmış, ancak Çeçenistan Rus’un kontrolüne geçince Türkiye’ye gelmiş bazı çeçen kanaat önderleri ve mücahitlerin birer birer suikasta kurban gittiklerinin sebebini de artık anlamış oluyoruz. Sakın bu gökdelenlerin finansörü bu suikastları gerçekleştiren karanlık güçler olmasın! Her neyse.

 

Bütün bunları izlerken, Üstad Bediüzzaman’ın Ey bu vatan gençleri! Frenkleri taklide çalışmayınız. Âyâ, Avrupa’nın size ettikleri hadsiz zulüm ve adâvetten sonra, hangi akılla onların sefahet ve bâtıl efkârlarına ittibâ edip emniyet ediyorsunuz? Yok, yok! Sefihâne taklit edenler, ittibâ değil, belki şuursuz olarak onların safına iltihak edip kendi kendinizi ve kardeşlerinizi idam ediyorsunuz. Âgâh olunuz ki, siz ahlâksızcasına ittibâ ettikçe, hamiyet dâvâsında yalancılık ediyorsunuz. Çünkü şu sûrette ittibâınız, milliyetinize karşı bir istihfaftır ve millete bir istihzâdır,” sözü aklıma geldi. Rusların Çeçen kardeşlerimize o kadar zulmü reva görmesine karşın bu adamın onları desteklemesi hangi dine ve hangi vicdana sığar?  Yine Üstadın lisanıyla, “Ecnebîlerin tâğutlarıyla ve fünun-u tabiiyeleriyle dalâlete gidenlere ve onları körü körüne taklit edip ittibâ edenlere binler nefrin ve teessüfler!”

 

Allah bizleri istikametten ayırmasın. Günümüzde dünyevileşme ve sefahat o kadar çılgın boyutlara ulaşmış ki, bu yolda dinini, imanını ve tüm mukaddesatını feda edenlerin sayı azımsanmayacak kadar çok. Nefis ve Şeytan bu yolda nicelerini etkisi altına alıyor. Gerçekten bizim yaşımız kemale ermiş sayılsa da, biz bile kendimizi çok zor muhafaza etmeye çalışıyoruz. Ahir zamanın bu fitnesinden sakınmanın mükâfatı da çok fazla olacak.

 

Peygamberimizin (SAV), "Fesad-ı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse, yüz şehidin ecrini, sevabını kazanabilir" derken, bu günleri görerek hüküm vermiş. Böyle bir hükmün kapsam alanına girmek için çok gayret sarf etmeliyiz. Bunun en kolay yolu da, Risale-i Nur gibi bir hakikate yapışmak ve onun prensipleri çerçevesinde Peygamberimize güzel bir ümmet olmaktır. Gerçekten Risale-i Nur gibi Peygamberimizi (SAV) sevdiren ve onun sünnetini çok güzel bir şekilde izah eden başka bir esere rastlamadım. Elbette O’ndan bahseden ve O’nu sevdiren başka eserler de mevcuttur. Ancak böylesine güzel bir şekilde O’nu sevdiren başka bir esere henüz rastlamadım.

 

Ne mutlu o yüce Peygamberin (SAV) sünnetinden azami derecede istifade edenlere…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.