ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Samantha Power, Bosna'daki savaş sırasında Sırplar tarafından Srebrenitsa'da katledilen Boşnakların anılması amacıyla hazırladığı BM Güvenlik Konseyi karar tasarısı için yapılan oylamanın ardından yaptığı konuşmada, Srebrenitsa soykırımı sırasında bölgede gazeteci olarak görev yaptığını söyledi.

Srebrenitsa'da yaşananların, mahkeme kayıtları ve tüm delilleriyle "soykırım" olduğunu vurgulayan Power, "Rusya'nın vetosu, Srebrenitsa soykırımı kurbanlarının ailelerinin kalbini kırmıştır ve BMGK'nın sicilini biraz daha lekelemiştir" dedi.

Soykırım inkarının sadece kurbanların ailelerini yaralamayacağını aynı zamanda uzlaşıyı da engelleyeceğini dile getiren Power, " Srebrenitsa soykırımı inkar edildiği sürece ne bu Konsey'de ne de bölgede anlamlı bir uzlaşma olur. Rusya'nın, Srebrenitsa'da yaşananların soykırım olduğunu inkar etmesi nedeniyle Konsey, sorumluluklarını yerine getirememiştir" diye konuştu.

"Utanç ve pişmanlık yaşıyoruz"

BM Senel Sekreter Vekili Jan Eliasson da Konsey'de yaptığı konuşmada, "Srebrenitsa soykırımı yakın tarihin en karanlık bölümlerinden birisidir. Bugün, BM ve uluslararası toplumun bu trajediyi önlemede başarısız olmasının utanç ve pişmanlığını yaşıyoruz" dedi.

Toplantıya video-konferans yöntemiyle bağlanan BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeyd Ra'ad el-Hüseyin de Srebrenitsa'da BM'nin, NATO'nun hava gücünü kullanmada yaşadığı tereddüdün katliama kapı açtığını ifade etti.

"Biz BM topluluğu nasıl oldu da Srebrenitsa'da bu katliamın gelişini göremedik?" diye soran Hüseyin, BM'nin katliamları önlemek için kararlı ve birlik içinde olması gerektiğini söyledi.

"Soykırım siyasi değil hukuki bir gerçektir"

İngiltere'nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Peter Wilson da Rusya'nın tasarıyı veto etmesini eleştirerek, "Srebrenitsa'da soykırım işlendi. Bu siyasi değil hukuki bir gerçektir" dedi.

Wilson, Rusya'dan, veto gerekçelerini Srebrenitsalı annelere izah etmesini de istedi.

"Tasarımızın kabul edilmemesi hayal kırıklığı yarattı"

İngiltere Dışişleri Bakanı Philip Hammond ise yaptığı açıklamada, tasarının kabul edilmemesinin İngiltere'de hayal kırıklığı meydana getirdiğini belirterek, "Bizim üç hedefimiz vardı. Srebrenitsa'daki soykırımın kurbanları ile Bosna'daki savaşın tüm taraflarının kurbanlarını anmak, herkes için adalet talep talep etme ile uzlaşma sağlamak, ve bu trajik olaylardan BM'nin kendisine ders çıkarmasını sağlamaktı" dedi.

Söz konusu tasarının kimseyi suçlama ya da tekrardan sancılı bölünmelere sebep olma amacı taşımadığını vurgulayan Hammond, tasarının benimsenmemiş olmasının, "Srebrenitsa olaylarından hayatta kalanlar ile kurbanların ailelerine bir hakaret" olduğunu söyledi.

AA