Valide sultanların rolü

Zafer ŞIK

Valide sultan, Osmanlı Devleti'nde padişah anneleri için kullanılan bir tabirdir. Valide sultanların resmi unvanı ise 'Mehd-i ulya' idi. Bazı dönemlerde çok etkin rolleri olmuştur.

Oğlu padişah olup da 'valide sultan' unvanını alanlar, büyük bir siyasi kuvvete ve oldukça yüksek meblağda maddi gelire de sahip olurdu. Yani onlara tahsis edilmiş ayrı bir devlet bütçesi vardı. Valide sultanlar bu geliri genellikle hastane, külliye, cami, tekke, çeşme ve medrese inşa ettirir, bazen de fakir-fukaraya yiyecek-giyecek dağıtmak, çocukları sünnet ettirmek ve gençleri evlendirmek gibi hayır işlerinde kullanırlardı.

Valide sultanların siyasi gücü, hayırseverlikleri vs. konularla ile ilgili bugüne değin çokça kitap yazıldı; kimi doğru, kimi mesnetsiz ve yalan dolan… Tarihi hadiselerde arşiv vesikasına dayanmayan ifadelere dikkat edilmeli, bilhassa müsteşriklerin yani oryantalistlerin yazdıkları kitaplara, araştırmalara körü körüne itibar edilmemelidir.

Ekteki vesikamız valide sultanların farklı bir yöndeki rolünü göstermektedir. İstanbul Büyüklehir Belediyesi Sayısal Arşiv ve e-Kaynaklarda kayıtlı bulunan PVS_Evr_04161 demirbaş nolu bu vesikamız; Pertevniyal Valide Sultan'ın uhdesinde olan ve Küçükçekmece'de bulunan Alembedros ve Filiboz çiftliklerinden elde edilen tütünün vergiden muaf tutulması hakkında Rüsumat Emaneti ile yapılan yazışmanın gönderildiğine dair Hazine-i Hassa Nezareti'ne yazılan tezkiredir.

Hazîne-i Hassa Nezâret-i Celîlesine
116

Devletlû efendim hazretleri
Mehd-i 'ulyâ-ı saltanat-ı seniyye devletlû 'ismetlû sultân-ı 'aliyyetü'ş-şân efendimiz hazretlerinin 'uhde-i 'aliyyelerinde olub Çekmeceler dâhilinde bulunan Alembedros ve Filiboz çiftliklerinden bu sene husûle gelen ikibin kıyye duhanın bilâ-resm Dersaadet'e idhâli hakkında olan tezkire-i behiyyeleri üzerine rüsûmât-ı emânet-i behiyyesiyle muhâbereyi şâmil tezkire leffen irsâl kılınmış olmağla ba'de'l-mutâla'a i'âdesi mütevakkıf-ı himem-i behiyyeleridir efendim.

fî 17 zilkade sene (1)288 ve fî 16 kânunısânî sene (12)87
M.

Lügatler:
Hû (هو): Hüve, O, Allah. Arşivde besmelenin kısa kodu
Hazine-i hassa (خزینۀ خاصه): Padişahlık makamına mahsus tahsisat, emlak ve emval
Nezâret-i celîle (نظارت جلیله): Ulu, yüce bakanlık
Devletlü (دولتلو): Vezir, müşir gibi büyük makama sahip olanlar için kullanılan ifade
Mehd-ı 'ulyâ  (مهد علیا): Padişah annesi; vâlide sultan.
Saltanat-ı seniyye (سلطنت سنیە): Osmanlı imparatorluğunun adı
İsmetlü (عصمتلو) : Derece bakımından yüksek kimselere, sultan ve şehzadelerin kızlarayla, bunların hanımlarına verilen bir unvan. Pâdişâh kızlarına "devletlü, ismetlü" denirdi
Sultân-ı 'aliyyetü'ş-şân (سلطان علیة الشان): Şanı yüce sultan
Uhde-i aliyye (عهدۀ علیه): Büyük sorumluluk, tasarrufunda olma
Dâhil (داخل): İç. Sınırları kapsamında
Husûl (حصول): Üreme, çıkma
Kıyye  (قیە): Okka. 1,282 gr.
Duhân  (دخان): Tütün
Bilâ-resm  (بلا رسم): Gümrük vergisiz
Dersaadet  (درسعادت): İstanbul
Tezkire (تذكرە): Pusula, izin kağıdı
Rüsumat-ı emanet (رسومات امانت): Gümrük işlerine bakan resmî daire
Şâmil (شامل): İçine alan
Leffen (لفاً): Ek, ilave olarak
İrsal  (ارسال): Gönderme
Ba'de'l-mutala'a (بعد المطالعە): Mütalaadan, tedkikten sonra
Mütevakkıf-ı himem-i behiyye (متوقف همم بهیە): Güzel, büyük gayretlere bağlı
M (م): İmza kısmında gelmesi durumunda mezkur, ma'lum vs. manalarda bilinen kişi için kullanılır. Kitap veya konu sonlarında "temme/temmet"e atfen 'bitti' manasında kullanılır

Ek malumat:

PERTEVNİYÂL VÂLİDE SULTAN: Sultan İkinci Mahmûd Hanın hanımı. Sultan Abdülazîz Hanın annesi. 1830’dan önce İkinci Mahmûd Hanla evlendi. Oğlu Abdülazîz Hanın tahta geçmesi (1861) üzerine “Vâlide Sultan” ünvânını aldı. Oğlu Abdülazîz Hanın şehit edilmesi (1876) üzerine inzivâya çekildi. Küçük çocukları yetiştirmekle meşgul oldu. Birçok kimsesiz çocuğu yetiştirip evlendirdi. Sultan İkinci Abdülhamîd Hanın hanımı Müşfika Hanımı da bizzat yetiştirmişti.

Her gün akşam namazını müteâkip secdeye kapanır; “Herşeyi affederim, oğlumun katillerini affetmem.” diyerek gözyaşı dökerdi. 4 Şubat 1883 günü vefât eden Pertevniyâl Vâlide Sultan, Aksaray’da kendi adıyla anılan câminin türbesine defnedildi.

Pertevniyâl Vâlide Sultan, daha çok Aksaray’da yaptırdığı kendi adıyla anılan câmisiyle tanınır. Eser 19. yüzyıl Türk mîmârisinde büyük ölçüde etkili olan eklektik üslupta inşâ edilmiştir. Câmi; yanına yapılan çeşme, muvakkithâne, kütüphâne, mektep, türbe, müezzin odaları ile bir külliye hâlindedir.

1953’te yıkılan türbe 1969’da yeniden inşâ ettirildi. Pertevniyâl Vâlide Sultan, külliyesinden başka bugün Pertevniyâl Lisesi olarak bilinen Mahmûdiye Mektebiyle çeşitli semtlerde birçok çeşme yaptırarak hayır ve iyiliklerinin öldükten sonra da devamını temin etmiştir. Hâtırât’ı İstanbul Üniversitesi Kütüphânesinde mevcuttur.

Hazine-i Hassa Nezâreti: 1839 yılında teşkil edilen bakanlıklardan olup ilk nâzırı Ali Necip Paşa'dır.

Yorum Yap
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.