Tatilde öğrenmek, zeka ve hafızayı geliştirmek, Allah’a yaklaşmak

Ali Erkan KAVAKLI

Tatilde öğrenmek, zeka ve hafızayı geliştirmek, Allah’a yaklaşmak

“Çocuklarımızı okuma ve öğrenmeye nasıl teşvik edelim?” diyenlere beyin araştırmacısı Prof. Herald Hüter şöyle der:

“Buna ihtiyacınız yok, çocuk meraklı yaratılmıştır, meraklı çocuk okumak ve öğrenmek ister, çocuklardaki merak duygusunu yok etmeyin yeter.”

Bazı okuyucularım bugünlerde bana şöyle sorular yöneltiyorlar:
“Yaz sezonu, çocukları Kur’an kursuna gönderelim mi? Kafasını yorar mıyız?”
“Tatiller dinlenme mevsimi. Çocukları kursa göndermek, kitap okutmak sıkıcı olmaz mı?”
“Okul sezonu yoruldular, yazın tadını çıkarmaları için çocukları serbest bırakmak lazım değil mi?”

Bu tür sorular, yanlış bilgilendirmelerden kaynaklanıyor. Bu çeşit fikirlerin dayandığı bilimsel bir veriler yok.
Zekâ gelişimi ve hafıza eğitimi uzmanları başka şeyler söylüyorlar, bilimsel araştırmalar bizi başka gerçeklere ulaştırıyor.
Yazın ve tatillerde okumaya ve öğrenmeye ara vermek gerektiğini söyleyenlere şöyle diyorum:
“Tatillerde midemizi ve bedenimizi de dinlendirmek lazım. Sindirim sistemimizin tam dinlenebilmesi için yeme-içmeye de ara vermek gerekir, değil mi?”
Dostlarım, gülüyorlar ve hocam öyle olmaz, diyorlar.
Ben de devam ediyorum:
“Bedenimizi beslemeye ara vermiyorsak beynimizi, kalbimizi ve ruhumuzu beslemeye nasıl ara verebiliriz?”

Bilgi beynin, ibadet ve dua ruhun, tefekkür aklın gıdasıdır.
Tatili fırsat bilerek bol bol okumalı, düşünmeli, tefekkür iklimine kanat açmalı.
Çocuklarımızı Kur’an kurslarına göndermeli, evlerimizi kursa çevirmeli ve maneviyat eğitimine önem vermeliyiz.
Yalnız şu husus çok önemli:
Çocuklarımızdan Kur’an ve kitap okumalarını, yeni şeyler öğrenmelerini isterken pedagojik davranmalıyız.
Onları öğrenmeye ikna etmeli ve öğrenmeyi mutlaka ödüllendirmeliyiz.

Tatil dolayısıyla çocuklarımızın bizden türlü istekleri olur, biz bu istekleri makul ölçülerde karşılarız, karşılamalıyız.
Kış sezonu okul ve iş hengâmesi dolayısıyla kendilerine zaman ayıramadığımız çocuklarımıza zaman ayırmalı, onları sevmeli, kendilerine sevdiğimizi söylemeli, daha da önemlisi onlara sevildiklerini ve değerli olduklarını hissettirmeliyiz.
Onlar bizden bir şeyler istediği zaman biz de onlardan akıllarını, hafızalarını, ruhlarını ve kalplerini geliştirecek etkinliklere ikna etmeliyiz.

Her şeyden önce beyin bilgi ile beslenir, ilim zihni açar, zekâyı geliştirir.
İlmin kaynağı Yüce Allah’ın “ilim” sıfatıdır. Öğrenmek, tefekkürdür, ufkumuzu açar, bizi derin derin düşündürür, tefekkür bizi Allah’a yaklaştırır.
“Bir saat tefekkür, bir sene ibadetten hayırlıdır.” buyurur Sevgili Peygamberimiz(sav).
Öğrenmek insana mutluluk veriyor.
Yeni şeyler öğrenmeyi, beyin dopamin dediğimiz bir sıvı salgılayarak ödüllendirir. Dopamin mutluluk veren bir sıvıdır.

Hiçbir şey öğrenmemek, tembel tembel yatmak ve boş vakit geçirmek insanın canını sıkar.
Ezberlemek hafıza kaslarımızı güçlendiriyor.
Öğrenmek beynin en temel ihtiyacı, en önemli fonksiyonudur.
Bilgi beyin vitaminidir.
Gözümüz görmekten, kulaklarımız güzel sesler duymaktan zevk alırsa beynimiz de öğrenmekten mutlu olur.
Spor yapmak nasıl kaslarımızı güçlendirirse öğrenmek de beynimizi güçlendirir.
Sevdiğimiz besinleri yemek nasıl bedenimizi besler ve güçlendirirse yeni bilgiler öğrenmek, faydalı bilgileri (sureler, hadis-i şerifler, şiirler, güzel sözler vb.) ezberlemek de hafızamızı güçlendirir.

Prof. James Flynn, araştırmalar sonucunda zekânın geliştirilebilir olduğunu ispatladı. Ünlü beyin araştırmacısı şöyle der:
 “Beyni, vücut kaslarına benzetebiliriz. Antrenman yapılmazsa kaslar gelişmez. Öğrenmek zekâmızı geliştirir. Eğer anne-baba çocuğu birlikte eğitiyorsa antrenman daha verimlidir, çocuğa daha fazla tesir ederler, çocuğun kelime hazinesi büyür.”

Nedense bazı yetişkinler, öğrenmenin çocukluk yıllarında gerçekleşen bir faaliyet olduğu kanaatindeler. Büyüyenlerin okumaya ve öğrenmeye ihtiyacı yokmuş gibi davranıyorlar.
Öğrenmek, beyni beslemek olduğuna göre, her yaşta beynimizi beslemeye ihtiyacımız var. Sadece çocukların beyinlerini beslemeye ihtiyacı olduğunu düşünmek elbette yanlıştır.

Peygamberimiz (sav), beşikten mezara kadar ilim öğreniniz, buyurur.
Der Spiegel dergisinde Hamburg Üniversitesi’nde çekilmiş bir resim gördüm. Derginin sayfalarını karıştırırken karşılaştığım resme önce dikkat etmemiştim. Resmi dikkatlice süzünce yaşlı insanların anfiyi doldurmuş olduğunu gördüm. Emekli olan Almanlar, Alzheimer olmamak, yani bunamamak için üniversiteye başlıyorlar.
Almanya’da birlikte çalıştığımız meslektaşım Herr Stark, emekli olduktan sonra üniversiteye yeniden başlamış.

Tatili değerlendirelim, hem çocuklarımıza zekâ ve hafızalarını geliştirecek bilgiler (sureler, hadisler, şiirler ezberlemeli, kitap okumalı) öğretelim hem de kendi zekâmızı geliştirelim.

Yeni Akit

Yorum Yap
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.