Sorularla Türkiye gündemi

Sabri ALTUN

Türkiye süreçten sürece giriyor.
Yeni bir siyasi süreç…
Yeni Ergenekon süreci…
Yeni bir tartışma süreci…
Ve yeni bir seçim ve seçim sonrası hükümetin alacağı tavır…
Gerçekten garip şeyler oluyor.
Ergenekonla ilgili ikinci bir iddianame geliyor.
Muzaaf subaylar yargılanıyor.
JİTEM’in ölüm kuyuları açılıyor.
Türkiye Cumhuriyetinde ilk defa darbe yapanlar ya da yapmak isteyenler yargılanıyor.
Seçim meydanlarında adaylar bir birlerini eleştiriyor.
Muhalefet adına kişisel sataşmalar yapıyorlar.
Derken Muhsin Yazıcıoğlu Maraş’a mitinge ilk defa helikopterle gidiyor.
Haberlere göre son bir sene içinde 3 ölümcül kaza geçiren Yazıcıoğlu ilk helikopter seyahatinde kaza yapıyor.
Ve peş peşe farklı haberler geliyor.
Günümüz teknolojisine rağmen iki kilometrelik bir alanda enkaza ulaşılmıyor.
Öyle ki Türkiye’nin yukarısına çıkıp kuş bakışı bir nazar fırlatıldığında gözler önüne müthiş bir curcuna geliyor.
*                        *                     *
İsterseniz olaya şöyle bir fanteziyle bakalım.
Sınıftasınız.
Öğretmen içeri giriyor. Direk tahtaya yöneliyor.
Tahtaya bir yuvarlak çiziyor. Sonra bir çizgisiz kâğıt çıkarıyor. Sonra bir topluiğne ile yuvarlağın ortasına kâğıdı yapıştırıyor. Sonra kâğıda büyük bir üçgen çiziyor ve sonra üçgenin ortasına bir nokta koyuyor.
Ve sınıfa dönüp diyor ki;
Burada ne görüyorsunuz?
………………………
Gerçekten şu anki Türkiye’de ne görüyorsunuz?
Devlet içi güçlerin hesaplaşması mı var?
Acaba bir tasfiye mi söz konusu?
Kurumların temizliği mi söz konusu?
Bu temizliğe yargı da dâhil mi?
Yazıcıoğlu kazası bir suikast mı?
Gerçekten noktaya mı bakalım topluiğneye mi yoksa kara tahtaya mı?
Asıl anlamadığım konu şu;
Eğer söylendiği gibi Ergenekon denilen örgüt bu kadar büyükse neden karşı atağa geçemiyor?
Oysaki fıtrat kanunlarına baktığımızda böylesi korkunç boyutları olan bir örgütün bu kadar deşifre edilmesine rağmen hiçbir karşı refleksin bile olmaması düşündürücü geliyor bana.
Yani anlayacağınız Türkiye’de yaşayıp da paranoyak olmamak mümkün değil.
*                               *                               *
Gel de paranoyak olma…
28 Şubattan bu yana her bir olay çözüldükçe halden hale giriyoruz.
Genelkurmay başkanlığı yapmış birisinin  (Karadayı) halkımıza bakış açısını görüyor musunuz?
Karadayı’nın tavrı ile 60 ihtilalinde Menderes’i asan yargıçların aynı mahkeme salonunda Bekir Berk ağabeyin bir savunması sırasında Bekir ağabeye umursamaz ve küçültücü bir eda ile “neyine güveniyorsun” demesi arasında bir fark var mı? (hoş Bekir ağabey hadlerini bildirmişti ya…)
Deccali bir sistemin firavunane tanrısal(!) güçlerine bürünen kara bir tahakkümün iğrenç bir yüzü değil midir?
Düşünebiliyor musunuz ki; Hikmet Çetin başımıza cumhurbaşkanı olacakmış…
Evet, gel de paranoyak olma…
Risale Haber de yayınlanan Nurculardan sorumlu Ergenekoncuların söyledikleri ve yaptıklarını okudukça insanın tüyleri diken diken oluyor.
(Gerçi bu tür meymenetsizlerin her zaman böylesi sızmalarının olduğunu biliyorduk ama böyle net bir şekilde ortaysa çıkması insanı sinirlendiriyor.)
Son olarak akıllara takılan bir soruyu daha sormadan geçmeyeceğim;
Ergenekon’un ikinci iddianamesinde, bazı eski komutanların darbeye teşebbüs ettikleri, orduyu kendi komutanına karşı isyana teşvik etmeyi tasarladıkları iddia ediliyor.
Bu komutanları askeri yargının sorgulayacağı bir gerçeği de gözüküyor. (Ki otoriterler de bunu söylüyor)
Ergenekon tutuklularının GATA yoluyla nasıl çıktıkları skandalını yaşayan bir Türkiye olarak, güvenirliğini yitirmiş (özellikle Ergenekon konusunda) bir birimin adalet anlayışı ortadayken;
Bu mahkemeler Ergenekon davasıyla ne kadar örtüşecek?
Zira bana göre Türk siyasi tarihinin en büyük sorgusu yapılacak.
Yani ilk defa ihtilal müteşebbisleri yargılanacak.
Bunları sivil mahkemenin sorgulaması için mutlak surette yasa düzenlemesi getirilmeyecek mi?
Önümüzdeki günlerde Türkiye bu tartışmaya nasıl bir nokta koyacak?
Bekleyip göreceğiz…

sabrialtun@risalehaber.com

İlk yorum yazan siz olun
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.