Risale-i Nur Lûgatından bir kelime: teavün ne demek?

Teavün ne demek? Teavün ifadesinin anlamı nedir? Risale-i Nur Lûgatından teavün kelimesinin sözlük anlamı nedir?

Hazırlayan: Serdar Aslan
RİSALEHABER – Risale-i Nur eserlerinin birçok yerinde geçen Arapça kökenli teâvün kelimesinin anlamı "yardımlaşmak, birbirine muavenet etmek" şeklinde ifade edilebilir.

Risale-i Nur'dan teavün ifadesinin geçtiği örnek cümleler:

Eğer desen: “Tasvirden anlaşılır ki, taaddüd-ü mesalik ve ihtilâf-ı turuk matluptur.”

Cevap: Evet, matluptur. Hem zarurîdir. Eğer hodgâmlıktan neş’et eden inhisar zihniyetiyle başkaların reddine kalkışırsa, el-buğzu fillâhı sû-i istimal ederse, o vakit ihtilâf zarardır. Yoksa el-hubbu fillâh düsturunu esas tutsa, tekâmülde teâvün kanununu bilse, şeriatın vüs’atini, tabipliğini düşünse, ihtilâf imtizaca sebep olur. (Rumûz - İfade / Birinci Sual: İ'câz-ı Kur'ân'ı Îcâz İle Beyan Et!)

• …şu teavün kanununa ittibaen, şems, kamer, gece ve gündüz, yaz ve kış taraflarından yapılan yardımlar sayesinde, şu hayvanların erzakını yetiştiren nebatat izn-i İlâhî ile meydana gelir. Hayvanat da emr-i Rabbânî ile beşerin ihtiyacatını yerine getirir. Balarısıyla ipekböceğinin insanlara yaptıkları yardımlar, bu dâvâyı ispat eder. (Mesnevi-i Nuriye - Lem'alar)

… kâinatın heyet-i mecmuasındaki teâvün, tesanüd, teânuk, tecâvübden tezahür eden sikke-i kübrâ-yı Ulûhiyettir ki, Bismillâh ona bakıyor. (Sözler | Birinci Söz - On Dördüncü Lem'a'nın İkinci Makamı)

Rüya hacda sükût etti. Çünkü, haccın ve ondaki hikmetin ihmali, musibeti değil, gazap ve kahrı celb etti. Cezası da keffâretü’z-zünub değil, kessâretü’z-zünub oldu. Haccın bahusus taarüfle tevhid-i efkârı, teavünle teşrik-i mesaiyi tazammun eden içindeki siyaset-i âliye-i İslâmiye ve maslahat-ı vâsia-i içtimaiyenin ihmalidir ki, düşmana milyonlarla İslâmı, İslâm aleyhinde istihdama zemin ihzar etti. (Sünûhat - Rüyanın Zeyli)

İşte bu esaslara binaen, ehl-i İslâm dünyaya ve hırsa sevk etmeye ve teşvik etmeye muhtaç değildirler. Terakkiyat ve âsâyişler bununla temin edilmez.

Belki mesailerinin tanzimine ve mâbeynlerindeki emniyetin tesisine ve teavün düsturunun teshiline muhtaçtırlar. Bu ihtiyaç da, dinin evâmir-i kudsiyesiyle ve takvâ ve salâbet-i diniye ile olur. (Lem'alar - On Yedinci Lem'a)

Hem Risaletü’n-Nur, sair ulemanın eserleri gibi, yalnız aklın ayağı ve nazarıyla ders vermez; ve evliya misilli yalnız kalbin keşf ve zevkiyle hareket etmiyor. Belki akıl ve kalbin ittihad ve imtizacı ve ruh ve sair letâifin teavünü ayağıyla hareket ederek evc-i âlâya uçar. Taarruz eden felsefenin değil ayağı, belki gözü yetişmediği yerlere çıkar, hakaik-i imaniyeyi kör gözüne de gösterir (Kastamonu Lâhikası – 5. Mektup)

www.RisaleHaber.com

İlk yorum yazan siz olun
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.

Özel Haberleri