Ölümü öldürmek

Misafir Kalem

Songül Arslan'ın yazısı

Okuduğum bir kitapta şöyle diyordu: "İki gözle bak, dünyaya biri dışarıyı gözlerken diğeri içini gözlesin. İçinde  neler olup bittiğine bak hangi tepelere tırmanıyorsun, hangi yokuşlardan aşağı yuvarlanıyorsun?"

Hani derler ya; en uzun yolculuk insanın içine yaptığı yolculuktur. İyi yönlerimizi çok kolaylıkla sayabiliriz fakat kötü yönlerimizi kendimize bile itiraf etmek istemeyiz. Bediüzzaman Said Nursi'nin dediği gibi; hislerimizi iptal ederek yani hatalarımızı düşünmeyerek, kalbimizin direnişini durduruyoruz. 

Hepimiz dünya hapishanesindeyiz. Hapishanenin içini imkanlarımız ile o kadar güzelleştirmişiz ki; buradan ayrılmak istemiyoruz. Hapishanenin kabire açılan kapısını görmemek için beynimizde kalın duvarlar örmüşüz. Asrın tabibi Bediüzzaman diyor ki: "Evet kardeşlerim; bu zamanda öyle dehşetli cereyanlar ve hayatı ve cihanı sarsacak hâdiseler içinde, hadsiz bir metanet ve itidal-i dem (tedbirli davranmak) ve nihayetsiz bir fedakârlık taşımak gerektir.

 ﻳَﺴْﺘَﺤِﺒُّﻮﻥَ ﺍﻟْﺤَﻴَﺎﺓَ ﺍﻟﺪُّﻧْﻴَﺎ ﻋَﻠَﻰ ﺍﻟْﺎٰﺧِﺮَﺓِ

âyetinin sırr-ı işarîsiyle, âhireti bildikleri ve iman ettikleri halde, dünyayı âhirete severek tercih etmek ve kırılacak şişeyi bâki bir elmasa, bilerek rıza ve sevinçle tercih etmek ve âkıbeti görmeyen kör hissiyatın hükmüyle, hazır bir dirhem zehirli lezzeti, ileride bir batman (yaklaşık 8kg) safi lezzete tercih etmek, bu zamanın dehşetli bir marazı (hastalığı), bir musibetidir. O musibet sırrıyla, hakikî mü'minler dahi bazan ehl-i dalalete tarafdar olmak gibi dehşetli hatada bulunuyorlar. (Kastamonu - 197) 

Azrail'in ortalıkta kol gezdiği şu günlerde, evlerimizde kendimiz ile başbaşa kalmışken, günahlarımız ile yüzleşmek gerektiğini düşünüyorum. Ölümden korkmamızın asıl sebebi  günahlarımız değil mi? İnsanın hissiyatlarına tercüman olan Mevlana, bu yönümüze dikkat çeker: “Ey ölümden korkup kaçan can! İşin aslını, sözün doğrusunu istersen, sen aslında ölümden korkmuyorsun; sen kendi günah ve gafletlerinden korkuyorsun."

Aylardır gündemimizi meşgul eden Corona, bize ölümü hatırlattığından dolayı çok huzursuz olduk. Sanki bu virüsten dolayı ölmez isek, hiç ölmeyecekmişiz gibi bir duygu var içimizde. "Elbette öleceğiz ama şimdi ölmek istemiyorum, en azından bu hastalıktan ölmek istemiyorum" diyenler var. Dünyaya gelişimizi, kendimiz seçmediğimiz gibi gidiş zamanımızı ve ne şekilde öleceğimizi de maalesef seçemiyoruz. Şunu unutmayalım! Corona öldürmüyor, eceli gelenler Corona sebebi ile ölüyor. "Allah, eceli geldiğinde hiç kimseyi (ölümünü) ertelemez. Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.” (el-Münâfikûn, 9-11)

Peygamber Efendimiz (sav), "Bütün zevkleri kökünden yok eden ölümü çokça hatırlayınız!” buyurur. (Tirmizî, Kıyâmet, 26) Hatırlamak, hazırlanmak demektir. Bediüzzaman'ın deyimiyle mademki ölümü öldüremiyoruz, ondan kaçış da olmadığına göre hazırlamaktan başka çaremiz yok. Galiba biz ölümü beynimizde öldürmüşüz. İnsan psikolojisini, O'nu yaratandan daha iyi bilen var mı? "De ki, doğrusu kendisinden kaçmakta olduğunuz ölüm, sizi mutlaka yakalayacaktır. Sonra gizliyi de âşikârı da bilen (Allâh’a) döndürüleceksiniz. O size neler yaptığınızı tek tek haber verecektir.” (Cuma, 8)

Allah'ın, ahirete yönelik olarak ruhumuza derc ettiği ebedi yaşama arzusunu, dünyaya yönelttiğimiz için ölmek istemiyoruz. Hatta cenneti de dünyada yaşamak istiyoruz. Bundan dolayıdır ki; bütün imkanlarımızı seferber ederek her şeyin en güzeline sahip olmak istiyoruz. Bu duygulardan kurtulmanın yegane çaresi; Peygamber Efendimizin dediği gibi (sav), "Ölmeden önce ölmek."  (el-Aclûnî, Keşfü'l-Hafâ, 2:29) 

Bu cümlenin anlamını yine bir hadis ile açıklamak gerekirse:
"Hangi mü’min daha akıllıdır yâ Rasûlâllah?” diye sorulduğunda:

"Ölümü sıkça hatırlayıp, ölümden sonrası için en iyi hazırlık yapan kimse. İşte gerçek akıllı insanlar onlardır...” (İbn-i Mâce, Zühd, 31)

İlk yorum yazan siz olun
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.