Krizler dünyasına çare: Risale-i Nur

Vakit yazarı Yavuz Bahadıroğlu, ekonomik krize Risale-i Nur'un çare olabileceğini yazdı

RisaleHaber-Yavuz Bahadıroğlu, Vakit'teki köşesinde, vefat yıldönümü münasebetiyle Bediüzzaman'ın Medreset’üz-Zehra projesi ve güncel ekonomik krizle ilgili bir yazı yazdı.

Bahadıroğlu, Bediüzzaman'ın doğduğu yıllarda, komünizm ve faşizmin de doğduğunu belirterek, şunları yazdı:

"Bediüzzaman Said Nursi’nin gözlerini açtığı dünya, Aydınlanma Çağı düşünürleri öncülüğünde oluşturulmuş “para eksenli” bir dünyadır… (Küresel kriz işte bu dünyanın çözülme sinyalini veriyor).

“Çok çalışıp çok üreterek çok para kazanmak” suretiyle mutlu olacağına inandırılmış kitleler, pozitivist bir hayat tarzına itilmiş, fikri ve felsefi kimi akımlar Allah’a âdeta savaş açmıştır…

"İnsanın yaradılış hikmetine taban tabana zıt olan bu yöneliş, insanı “üretim-tüketim” kıskacına alarak kısa sürede bunaltmış, bu bunalım yeni arayışları hızlandırmış, neticede güçlü bir alternatif olarak “komünizm” ve “faşizm” doğmuştur…"

Bediüzzaman'ın, dünyayı komünizm ve faşizmin kıskacından kurtarmak için Medreset’üz-Zehra adını verdiği eğitim projesini geliştirdiğini kaydeden Bahadıroğlu, şunlara değindi:

"Bediüzzaman Said Nursi, yenileşme ile statüko arasında kalan aydının, kararsızlık içinde bocaladığı bir dönemin ortasında yaşadı gençliğini...
Modernitenin kendini dayattığının farkındaydı. Kimse bunun etkilerinden masun kalamazdı. Bir yandan da insanın tüketildiğini, yaradılış hikmetinden git gide uzaklaştırıldığını görüyordu…

"Önce insanı, başarı+para=güç (kapitalizm) dayatmasından, yahut bu formüle tepki olarak gelişen ideolojik travmalardan (faşizm ve komünizmi) kurtarıp tekrar maneviyatla buluşturup Yaratıcısını yeniden keşfetmesini ve böylece bir anlamda kendini fark etmesini sağlamak gerekiyordu. Bu ise ancak eğitimle gerçekleşebilirdi…

"Bu aşamada, Bediüzzaman, “Medreset’üz-Zehra” adını verdiği bir “Eğitimde Islahat Projesi” geliştirdi. Bu modelde, din ilimleriyle fen ilimleri birlikte okutulacak, her alan için kalbi sevgiyle dolu uzmanlar yetiştirilecekti.

"Mutlakiyet, Meşrutiyet ve Cumhuriyet dönemlerinde, eğitim projesini gerçekleştirmek için büyük çabalar gösterdiyse de olmadı.

"Her dönemin isimleri farklı, ancak tutumları aynı devletlüleri, “Medreset’üz-Zehra” projesi için ona yardım etmek yerine, onu maaşa bağlayarak susturmak istediler. Hepsine de çok sert tepki gösterip Başkentlerden (Önce İstanbul, sonra Ankara) ayrıldı. Erek Dağı (Van) yalnızlığında varlık aradı.

"Devletten ve başkalarından umudunu kesmiş, sebeplerden tümüyle sıyrılarak “Fail-i Hakiki”ye yönelmişti. Bu yöneliş, önünde yeni ufuklar açacak, hayat telâkkisi çerçevesinde hem okullaşıp, hem de kitaplaşacaktı."

Bediüzzaman Haberleri