Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu, Ramazan boyunca her gün televizyonda sahur ve iftar programı yapıyor. 7'den 77'ye herkese hitap ettiklerini söyleyen Nihat Hoca, "Beni papaz da, haham da, Ermeni de, Süryani de izliyor. Biz kimseyi küçük düşürmeden, kınamadan gelen tüm soruları yanıtlıyoruz. Ben sadece camiye gelenlere hitap etmiyorum" diyor.
HER PROGRAMDA 1000 KİŞİ OLUYOR
15 kişilik güvenlik ekibi, girişte herkesi arıyor. Her programda yaklaşık bin seyirci oluyor. Kendi iftariyeliklerini getiren de var, belediyenin dağıttığı kumanyadan alan da. 10 liradan satılan ve üzerinde Hoca'nın ismi yazan kaşkollar ile 3 liradan satılan kafa bantları da büyük ilgi görüyor.
Hoca program biter bitmez kulise geçmiyor; halkla, seyirciyle bütünleşiyor. Seyirci de zaten o anı bekliyor. Program biter bitmez hemen Hoca'ya ulaşmak, ona sorular sormak, fotoğraf çektirmek istiyorlar. Hoca durumdan hiç rahatsız değil. Aksine "Herkese elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyorum; ne kadar fayda sağlarsam o kadar iyi" diyor.
"SADECE CAMİ CEMAATİNE HİTAP ETMİYORUZ"
Halkın kendisine gösterdiği büyük ilginin sırrı olarak: "Biz programı; insanları kazanmak, kin ve nefret duygularını azaltmak, gönülleri yumuşatmak, düşmanlıkları yok etmek, kalpleri ıslah etmek amacıyla yapıyoruz. Sadece cami cemaatine hitap etmiyoruz ki, kullandığımız üslup da herkesin anlayabileceği şekilde oluyor. Akademik bir dil kullanmıyorum. Kuran'dan, Peygamber'den uzaklaştırıcı sözler söylemiyorum. Halk da bunu alıyor."
"BU İNSANLARI BURAYA ZORLA GETİRTEMEZSİN"
Programın terapi gibi olduğunu söyleyen Nihat Hoca, "Bu insanları buraya zorla getiremezsin, özel seyirci yok, kalpten seyirci var" diyor.
Ramazan ayında hayli yoğun bir tempoda çalışan Nihat Hoca, bu duruma alıştığını söylüyor: "Günde beş, altı saat uyuyorum. Her sabah 10.00'da kalkarım. Günlük konferanslarımın ardından iftar programının bitmesiyle namazımı kılıp gece konferansına devam ediyorum. Sonra sahur programına yetişiyorum."
SAHUR PROGRAMINDA 10 BARDAK ÇAY İÇİYOR
1.5 saatlik sahur programında 10 bardak çay içtiğini belirten Hatipoğlu, iftarda çok az yiyor. Hatipoğlu, "Eşim de bu tempoya alıştı" diyor.(sabah)