Bilinçli ibadet taktikleri

Raif ÖZTÜRK

“- Şu mübarek Ramazan ayında, her bir dakikamızı ’ibadet hükmünde’ değerlendirebilir miyiz?”
“- Evet, üstelik her zaman olabilir, yani sadece Ramazan ayında değil...”
“- Nasıl?...”
 
Evet, çok güzel ve çok önemli bir soru.
Ve bu sorunun kaynağı da ‘..Cin ve İnsanların (başka bir maksatla değil.) sadece İBÂDET için yaratıldığını, çok net biçimde anlatan’ bir Âyeti Kerîmedir. (51. Sûre, 56.Âyet.)
Bu mükellefiyet konusunda, Hz. Muhammed (SAV) ümmeti olan bizler, çok şanslı ve imtiyazlıyız. Bu şansı ve imtiyazı en verimli bir şekilde kullanmak zorundayız.
Yoksa, tüm vaktimizi SADECE  İBÂDET ile nasıl geçirebilirdik?...

•Burada MİSYON ve vizyon çok önemlidir.
Yani, hedef ve niyetimizin sadece “Allah c.c. rızâsı olması” şarttır.
Yüce Yaratıcımız tarafından ikram edilen, bir günümüzü birlikte tahlil edelim.
1.) Her birimize her gün ikram edilen 24 saat’in, bir saatini 5 vakit farz namazlara ayıralım.
-..Eee, geriye kaldı 23 saat... İş-güç, uyku, eğlence, istirahat, yemek-içmek, spor ve diğer bir dizi mecbûrî meşgûliyetleri terk mi edeceğiz?
-Hayır hayır, hiç birini terk etmeyebiliriz. Sabırla okumaya devam edelim.

2.) Günah ve yasaklardan mutlaka kaçmak zorundayız.
Yani haram ve helâl hareketleri çok iyi bilerek, uygulayacağız.
     
3.) Yüce Yaratıcımızın, bizlere “MODEL” olarak gönderdiği Hz. Muhammed SAV.’in her hareketini taklit etmeye azamî gayret göstereceğiz.
Şöyle ki: 
a-) Evde kahvaltılık bir şey olmayınca, hanımına kızmak yerine, “..Canın sağ olsun hanım, ben de bu gün nâfile oruca niyet ettim...” buyurduklarını düşünerek, hanım ve kızlarımızın kalplerini kırmayacağız. Onlara daima müsamahakâr ve hoşgörülü olacağız.
b-) Kahvaltı varsa, mübârek ellerini yıkayarak şükür ve besmeleden sonra “sağ el ile yermiş..” düşüncesiyle  onu taklit ederek yiyeceğiz. Yemek sırasında, bu nimetlerin gerçek sahibini c.c. düşüneceğiz. Sonunda da şükür duâmızı yapacağız. Böylece 2-3 öğün yemek yesek, 2-3 saate yakın bir zamanımız da, dolu dolu ibâdet olacak.
c-) İşimize giderken, O’nu (sav) hatırlayarak, tanıdıklarımıza güler yüzle selâmlar vereceğiz. Mümkün ise hâl-hatır soracağız. Böylece, yolda geçen vakitler de ibadet oldu.
d-) İş yerimizde yine O’nu (SAV) hatırlayarak, hile, yalan, kalp incitme, v.s. gibi yasaklardan azamî derecede kaçacağız. 
Verilen her görevi en iyi ve temiz bir şekilde yapacağız. Ticaret yapıyorsak, ölçü ve tartıda müşteri menfâatlerini ön plânda tutacağız. Hz. Muhammed (sav) gibi her zaman mütebessim, tatlı dilli ve doğru sözlü olacağız. 
Bu durumda da tüm iş saatlerimiz, dolu dolu ibâdet hükmüne geçecek. (Buradaki tüm uygulamaların ibadete dönüşmesi, 1. ve 2. maddelerin eksiksiz uygulama şartına bağlıdır.)
e-) Her tuvalete girişte sol ayak ile çıkışta ise sağ ayak (önceliği) ile çıkacağız. “O’ (sav.) da böyle yapardı..” diye düşünmemiz nedeniyle, wc.’de geçen zamanlar bile ibâdet hükmüne çevrilecektir.
f-) Yatsı namazını cemaatle kıldıktan sonra yatmadan önce, duâlarımızı yaparak, sağ elimizi sağ yanağımız altına koyarak, “SAV. böyle yatarmış...” düşüncesiyle, on defa salâvâtı şerîfe getireceğiz. Böylece, yarım gece uyku saatlerimiz de ibâdet olacak. Sabah namazımızı da cemaatle kıldığımızda da gecenin diğer yarısı ibadet ile geçirilmiş olacak. Yani böylece, tüm geceyi de dolu dolu ibadet ile geçirmiş olacağız.
g-) Aile içinde, hiç bir zaman hanımından müsaade almadan, yani; “Yâ Âişe, Rabbimle kalarak ibâdet etmeme müsâade eder misin?” demeden nafile ibâdet bile etmezmiş.
O’nun sav. bu hareketini düşünerek, hanımımıza nâzik ve kibar davranacağız. Bir yere gitmeden önce onun rızasını ve gönlünü alacağız. Kalplerini incitmeyeceğiz.
h-) Seyahatte ve piknikte her güzelliğin veya tüm nimetlerin Allah’ın c.c. ikrâm-ı olduğunu düşüneceğiz. Haram mal (yani içki vs.) satan yerlerden alış-veriş yapmayacağız. İsraftan ve her türlü haramdan azami derecede sakınacağız.
..Evet, örnekler çoğaltılabilir... 
MİSYON’UN 1.ci ve 2.ci maddelerinin, temel şart olduğunun bilincinde olacağız.

•Somut bir de tesbit yapalım ki, hiç şüphe kalmasın:
Nasıl ki bir asker, iç hizmet görevlerini tam uygulasa, yani nöbetlerini tutsa ve de tüm yasaklara göre hareket etse...
Bu askerin uyku uyuma süreleri, yemek yeme zamanları, voleybol-futbol oynama zamanları, izinleri, arkadaşlarıyla sohbetleri ve diğer tüm zamanları da ASKERLİK sayılıyor. Yukarıda uygulama da işte aynen böyledir…

Konu ile ilgili sadece iki ayeti arz:
•..Ey kullarım, o Rasûlüm sizlere kendiliğinden bir şey söylemez.. Vahyime göre konuşur... (Necm S. 3-4. A.) 
•..Ey Rasûlüm, kullarıma söyle. Kendilerinden hoşnut ve râzı olmamı istiyorlarsa, SANA  UYSUNLAR... (Âl-i İmrân S.31. A.)

Moral Haber

İlk yorum yazan siz olun
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.