Şehit ve Gaziler Mekânı Bir Medrese: Horhor-1

Abdulkadir CEYLAN

Değerli dostlar! Bediüzzaman Said Nursi’nin hayatında yer tutan en önemli mekânlardan biri de Horhor Medresesi’dir. Üstad, bu medresede yüzlerce talebe yetiştirmiş, bu talebeler iman, Kur’an, vatan yolunda unutulmaz hizmetler yapmışlardır.

Horhor medresesinin iki dönemi vardır. İlki 1897-1907 arası, ikinci dönemi de 1912-1914 yılları arasındadır. Medresede kalabalık bir öğrenci grubu ders almıştır. Veysel Aydeniz, Müküslü Hamza’ya dair yazdığı kitapta bir yerde “Said Nursi bu medresede 200 öğrenciye ders vermiştir”1 derken, Abdülmecid Nursi ile ilgili dipnotta ise, “Abdülmecid Nursi, 1900 yılında Van’a giderek Horhor Medresesinde 400 öğrenciyle birlikte dört yıl ders görür”2 bilgisini vermiştir.

Üstad, 1897 yılında Vanlı Hasan Paşa’nın davetiyle Van’a gelir3. Van’a ilk gelişinde Vali Şemsi Paşa’nın konağında ikamet eder. Daha sonra Şemsi Paşa Van’dan ayrılıp yerine 1898 yılında İşkodralı Tahir Paşa atanınca, Bediüzzaman’ı konağına alır. İrfan seviyesi yüksek ve zengin bir kütüphanesi olan paşa bunu Bediüzzaman’ın istifadesine sunar.4 İlmî münazaraları çok seven bu zat, merhum Molla Abdülmecid Efendi'nin anlattığına göre; her akşam ehl-i ilim ve muhtelif meslek muallimlerini konağına toplattırıp, ilmî, içtimaî mes'eleler üzerinde münazaralı sohbetler tertib ettirirmiş.

Bu mevzuyu Bediüzzaman'ın küçük kardeşi Molla Abdülmecid Efendi'den dinleyelim: "Van Valisi Tahir Paşa'nın her gece aleddevam yapılan ilmî münakaşalarda, bilhassa fünun-u cedide (yeni çıkan fenler) mes'elelerinde hasıl olan mecburiyete binaen, Bediüzzaman mekteb fenlerine de çalışarak, iki hafta zarfında lise muallimliği yapacak seviyede malûmat sahibi olmuş ve fennî münakaşalarda imtiyaz kazanmıştır.”5

Bediüzzaman, Tahir Paşa konağında, Bitlis’te ezberlediği kırk kitaba ek olarak elli kadar metin kitabı daha ezberledi. Bu kitaplara sadece dini değil, fenni, felsefi, tarihi, edebi kitaplar da dahildir.6 Bediüzzaman bundan sonra Tahir Paşa’dan bir medrese açmasını talep eder, Paşa bu teklifi kabul eder. Üstad, Paşa’dan daha önce var olup, tahrip olan Horhor Medresesini yeniden yaptırıp hizmetine vermesini ister. Paşa da bu teklifi Üstad’ın aralarında husumet bulunan Şeker Paşa ile Miran Aşireti reisi Mustafa Paşa’yı barıştırması şartıyla kabul eder. Üstad paşaları barıştırır. Tahir Paşa kısa sürede medreseyi yaptırıp Üstadın hizmetine sunar.7 Yazar Şakir Diclehan, Horhor Medresesinin 1898’de açıldığını belirtir.8


(Van kalesi ve Horhor medresesinin yeniden yapılan hali)

Bediüzzaman, Horhor medresesinde farklı bir eğitim metodu uygular. Horhor Medresesinin Gazi kahramanlarından, Müküslü Hamza Efendi, Bediüzzaman’ın hayatına dair yazılan ilk eser olan Tarihçe’de şöyle der: “Bediüzzaman Said-i Kürdî kendine has bir usul-u tedrisi îcad ederek o usul dairesinde tedriste bulundu. Şöyle ki: Ulum-u diniye ile fünûn-u asriyeyi mezc, hakâik-i diniyeyi fünûn-u müsbete ile te’yid ve teşyid etmek suretiyle, talebenin tenvir-i ezhânına sarf-ı himmet eyledi.”9

Bediüzzaman’ın ders verdiği medrese, Van’ın Kaledibi mevkiinde yer alır. O bölgede kale dibinden “horr horr” diye kaynayan bir su vardır. Medrese adını buradan alır: Horhor Medresesi.10 Merhum Ali Çavuş'un bizzat anlattığına göre, Üstadın o sıra Van'daki Horhor Medresesi, uzunca bir salon şeklinde olup boydan boya uzanan bir masa salona yerleştirilmiş, talebelerini masanın etrafında oturtur, kendisi ayakta dolaşır, ders verirmiş. Ekser alet ilimlerini kendisi ezbere söyler, talebelerine not ettirirmiş.11

Dönemin şahitlerinden Abdülbaki Arvasi şunları anlatıyor: "Horhor'daki medresesinde yeşil kaplı bir masası vardı. Bu masanın üzerine raptiyelerle, 'Beşikten mezara kadar ilim talep ediniz' meâlindeki hadisi yazmıştı. Tahsilin sonunda olan talebelere bizzat kendisi ders verirdi. Hep seçme talebeleri vardı. Yirmi beş kadar talebeye ders veriyordu. Beni çok severdi, hiç ismimle hitap etmezdi. 'Birazi' (yeğen) derdi.”12

Bediüzzaman, Horhor medresesini, Medresetüz-Zehra’nın Mekteb-i İbtidaisi (İlkokul, ilköğretim okulu) olarak kabul etmiştir.13 Üstad, Medresetüz-Zehra’nın Van’daki numunesi kabul ettiği Horhor Medresesinde Medresetüz-Zehra projesini test etmiştir. Bediüzzaman, projeyi yaygınlaştırmak ve bir zihniyet olarak benimsenmesi için 10 yıl boyunca bu bölgede davasını anlatmıştır. 1907’de İstanbul’a gidip projenin resmileşmesi için Padişah 2. Abdülhamid’e önermiştir.14

Horhor Medresesi ile ilgili olarak yazar İhsan Atasoy şu bilgileri verir:

“Horhor Medresesinde okuyan talebelerin sayısının iki yüzden fazla olduğu yine Ali Çavuş’un hatıralarında yer alır. Talebeler Bediüzzaman’a öylesine bağlıdırlar ki, onun bir emriyle hayatlarını feda etmeye hazırdırlar. Bediüzzaman talebelerinin ilmine önem verdiği kadar, onları teçhiz ve tahkim etmeye de çalışır. Onların fazilet ve takva sahibi olmalarına gayret eder. Ayrıca intizamı, muvaffakıyetin esası bildiğinden, eğitimde laubalilik ve intizamsızlığa asla müsaade etmez.

“Bediüzzaman, medreselerde olan bazı uygulamalarda da yenilikler yapar. O güne kadar mahalli adete göre talebeler geçimlerini, halktan yardım ve zekat toplayarak temin ederlerdi. Bediüzzaman bu adeti kaldırır ve Van evkafından temin ettiği gelirle talebenin geçimini karşılar. Ayrıca öğrettiği ilim karşılığında kendisi maaş almadığı gibi hediye de kabul etmez. Böylece ilmin izzetini muhafaza konusunda azami bir hassasiyet gösterir.15 Bediüzzaman eğitimi sadece medresede ilim olarak vermez. Cuma günleri talebeleriyle Van’ın sayfiye yeri olan Erek Dağı’ndaki Zernebat suyu başına çıkmayı adet edinir. Yolda giderken talebelerin önlerine bakmalarını tembih eder. Çünkü yolları Ermeni Mahallesinden geçtiği için herhangi bir yanlış anlama olmasını istemez. Ayrıca talebeler ders saati dışında atlı yarış, üç adım atma (ségav), atlama vb. sportif faaliyetlerde bulunurlar.16

Bediüzzaman bu medresede Kürtçe eğitim verir. Horhor Medresesinin ehemmiyetli talebelerinden olan Müküslü Hamza Efendi bu konuda şu bilgileri verir: “Hazret-i Üstad, bu tefsiri telif etmeden önce, halka-i tedriste bulunuyordum. Kelâm-ı Kadimi eline alıp Kürdçe takrir ederdi. Hiçbir kitaba ve tefsire bakmazdı. Arkadaşlarımızdan Molla Habib namında bir Efendi, Kürdçe nota tutardı. Çok devam etmeden Harb-i Umumi başladı. Bediüzzaman Said Efendi muharebe esnasında cephe-i harbte mehaz olarak yalnız o notlara malik olduğu halde Elyevm Evkaf Matbaasında tabıyla iştiğal ettiğimiz o kitabı telif etmiştir.”17

Değerli dostlar! Bir sonraki yazımızda Horhor Medresesinin kapanışı ve sonrasında Bediüzzaman Said Nursi’nin duyduğu hüznü ve hislerini yazmaya çalışacağız inşaallah. Allah’a emanet olun. Selam ve Dua ile.

Dipnotlar:
1. Veysel Aydeniz, Eski Said’in Ehemmiyetli Talebesi Hamza, Kent Işıkları Yayınları, sh. 20
2. Aydeniz, a.g.e, sh. 23
3. Mehmet Selim Mardin, Yeni Bilgi ve Belgelerle Bediüzzaman Said Nursi, Folıant Yayınevi, İstanbul 2021, sh. 113
4. Prof. Dr. Ahmed Akgündüz, Arşiv Belgeleri Işığında Bediüzzaman Said Nursi c. 1, Osav Yayınları, İstanbul 2013, sh. 330
5. Abdülkadir Badıllı, Bediüzzaman Said Nursi Mufassal Tarihçe-i Hayatı c. 1, Timaş Yayınları, İstanbul 1990, sh. 115-116
6. Akgündüz, a.g.e, sh. 331
7. Geniş Bilgi için bkz. İslam Yaşar, Zamanın Sesi, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul 1995, sh. 231-252
8. Dr. Şakir Diclehan, Yeni Belgelerin Işığında Bediüzzaman’ın Esaret Yolculuğu, Dicle Yayınları, İstanbul 2017, sh. 57
9. Bediüzzaman Said Nursi, Asar-ı Bediiyye, Envar Neşriyat, sh. 672 (Mobil)
10. İhsan Atasoy, Molla Hamid Ekinci, Nesil Yayınları, İstanbul 2011, sh. 41
11. Badıllı, sh. 123
12. Necmeddin Şahiner, Son Şahitler 1, Yeni Asya Yayınları, İstanbul 1993, sh. 58
13. Bediüzzaman Said Nursi, Emirdağ Lahikası 1, Envar Neşriyat, sh. 111 (mobil)
14. Bestami Çiftçi, Risale-i Nur’da Eğitim Düşüncesi, Merak Yayınları, Ankara 2013, sh. 131
15. Atasoy, sh. 42-43
16. Atasoy, sh. 43
17. Bediüzzaman Said Nursi, İçtima-i Reçeteler 2, Tenvir Neşriyat, İstanbul 1990, sh. 12

Yorum Yap
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
Yorumlar (13)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.