Değerli dostlar! Bu yazımızda hem Eski Said’e, hem Yeni Said’e hem de Üçüncü Said’e talebelik yapan Osmanlı döneminin meşhur müderris, gazeteci, Kürt Entelektüeli, yayıncısı ile Cumhuriyet döneminin Sultan Ahmed Camii imamı, veli zatlardan Seyyid Şefik Arvasi’yi anlatmaya çalışacağız inşallah.
Seyyid Şefik Arvasi, 1300/1884'te Bitlis’in Hizan ilçesine bağlı Permis (Bölüklü) köyünde dünyaya gelmiştir. Babasının adı Seyyid Şerif Efendi, annesinin adı Nazdan Hanım’dır. Seyyid Şerif Efendi, Seyyid Abdülgaffur’un oğludur. Ailesi kendisine Muhammed Şefik adını vermiştir. Arvasi ailesi “Nakşibendi-Halidi” ekolünün Kürdistan’daki en önemli temsilcisiydi. Hizan Arvasilerinden olan ailesi “Seyyid” olarak bilinmektedir. Doğduğu köy Permis ve Gayda köyleri Bitlis’te Arvasilerin yaşadığı köylerdendir.1 Doğum yeri konusunda maalesef çok sayıda yazar Bitlis’in Hizan ilçesinin Arvas köyü bilgisini yanlış olarak verirler. Oysa Arvas, Van’ın Bahçesaray (Müküs) ilçesinin bir köyüdür.
Risale-i Nur’un muhtelif yerlerinde “mühim bir talebe olan Seyyid Şefik",2 "kardeşim Seyyid Şefik" 3, "Kahraman Şefik" 4, "eski kahraman kardeşlerimizden Şefik"5, "Medresetü’l Vaizin mezunlarından Mehmed Şefik"6, "Salabeti diniyeleri ile ve onların ölmüş reislerine ve suretine baş eğmemesiyle ve ilhad ve bid’alara taraftarlıklarını göstermeyen Seyyid Şefik" 7, "Ey aşık olan Habib-i Şefik" 8, şeklinde bahsi geçmiştir. Farklı kaynaklarda ise Şeyh Muhammed Şefik El-Arvasi, Arvasizade Es-Seyyit Muhammed Şefik (Eryuvası), Seyyid Mehmed Şefik Efendi, Şeyh Muhammed Şefik Arvasi, Seyyid Şefik Efendi, Seyyid Şefik Arvasi Efendi, Mehmed Şerif Eryuvası, Ervaszade Seyit Şefik Efendi, Şeyh Seyyid Muhammed Şefik El-Arvasi gibi isimlerle adlandırılmıştır. Yine Kürdistan Dergisinde Erwasizade Mihemmed Şefiq, Jin Dergisinde Arwasizade Mihemmed Şefiq, Melayé Ciziri’nin Divan’ında yazdığı önsözde Ettabi’u heqiqi Muhemmed Şefiq el-Arwasi el-Hüseyni, Said Nursi’nin Şemme Risalesi’ne yazdığı takrizde El-Hakir Muhammed Şefik, Peygamber Efendimizden Hutbeler ve Sohbetler kitabında Esseyid Mehmed Şefik Arvasi, Süleymaniye Medresesi’nden aldığı icazetnamesinde El-Hakiru’l Asi Muhammed Şefik El-Arwasi şeklinde isimler kullanmıştır.9
Arvasi ilk eğitimini çocuk yaşta ailesinden almıştır. Yedi-sekiz yaşlarında Kur’an-ı Kerim’i hatmetti. Medrese tahsilini Norşin’de Şeyh Muhammed Ziyauddin Efendi (ö. 1924) ve onun yeğeni Sultan Veled’ten görmüştür. Bitlis’in Ohin köyünde de Şeyh Alauddin Efendi’nin yanında tahsilini tamamlayarak icazet almıştır. Tarikat icazetini’de Şeyh Alauddin Efendi’den almıştır. Şeyh Alauddin Ohini (ö.1949), Şeyh Fethullah-i Verkanisi’nin oğlu olup, Bediüzzaman’dan da ders almıştı.10
Bu tarihlerde Bitlis ve çevresinde önemli simaların yetiştiği ve bölgede yetişen âlimlerin daha sonra önemli bir üne sahip oldukları bilinmektedir. Mehmet Şefik de erken yaşlardan itibaren eğitim görmeye başladı. Bediüzzaman’ın ilk talebelerinden olup Van’daki Horhor Medresesi’nde ders aldı ve burada talebelik yaptı. Gerek Horhor’da gördüğü eğitim ve gerekse öncesinden aldığı ders ve eğitimle iyi bir birikime sahip olduğu, özellikle Arapça’ya vukufiyetinin çok iyi olduğu tercümelerinden anlaşılmaktadır. 11
Seyyid Şefik, Horhor Medresesinde Bediüzzaman’dan ders aldığı gibi bazı talebelere de ders vermiştir. Horhor Talebelerinden olan Ali Çavuş (Aras) “benim esas hocam Seyyid Molla Şefik Arvasi’ydi. Daha sonra o bazı talebeleriyle birlikte İstanbul’a gitti.” 12 demiştir. Eğitimci yazar Misbah Eratilla, “Seyyid Şefik, Horhor Medresesi eğitiminden sonra İstanbul’a yerleşti. Fatih Medresesi’nin Sahn (kubbe altı) bölümü için yapılan imtihana girdi. Bu imtihana toplam sekiz yüz kişi müracaatta bulundu. İmtihana girenlerden sekiz kişi başarılı oldu. Mehmet Şefik bu sekiz kişi arasında imtihanı kazandı”13 bilgisini aktarır.
Şefik Arvasi’nin İstanbul’a gelişi 1912-1913 yılları arasındadır. Daha önce kuruluşuna teşebbüs edilen Kürt Talebe Hevi Cemiyeti’nde 1912 yılında Abdürrahim Zapsu, Müküslü Hamza, Sineli Mehmed Mihri ve İstanbul’da bulunan Kürt Aristokrat ailelerden olan Cemil Paşazade, Bedirhan Paşazade, Babanzade ailelerin gençleriyle beraber yer alır.14
Hevi Cemiyeti ile ilgili olarak Araştırmacı Yazar Abdülkadir Menek şu bilgileri veriyor: “Kürtçe ile ilgili çalışmalarda bulunmak, İstanbul’a gelen Kürt öğrencilere yardımcı olmak ve bunlar arasında birlik ve dayanışmayı sağlamak, maddî durumu iyi olmayan Kürt öğrencilere yardımcı olmak gibi maddeler bulunuyordu. Müküslü Hamza, M. Şefik Arvasî, Muhammed Mihri ve Abdürrahim Zapsu gibi zatlar da bu cemiyetin üyeleri arasında bulunuyordu. Hêvi’nin üyelerinin çoğunluğu Birinci Dünya Savaşı nedeniyle cephelere gittiklerinden cemiyet, faaliyetlerine ara vermek zorunda kaldı.”15
Seyyid Şefik bu yıllarda Medresetül Vaizin’i de okur. Bu okulda Müküslü Hamza ve Mehmed Mihri Helav ile beraber okurlar. Ve hayatları boyunca diyalog halinde olurlar. Ancak Cumhuriyetin kuruluşundan sonra Müküslü Hamza Suriye’ye gidince bağlantıları kopar. Ancak Mihri Helav ile bu dönemde de arkadaşlıkları devam eder.
Seyyid Şefik 1918 yılında Fatih Medresesi’nde müderris olarak görev yapar, aynı zamanda da Fatih Camii Dersiamlık görevini de yapar. Ailesinden aldığı geleneksel medrese eğitiminin bu parlak başarıda büyük rolü olmuştur. Arapça ve Farsça’yı çok iyi derecede bilmesi kısa sürede başarısını artırmıştır. Fatih Medresesi’nin ardından Süleymaniye Medresesi’ne de devam eder. Süleymaniye Medresesi’nin Tefsir ve Hadis, Kelam ve Hikmet bölümleri vardı. Şefik Arvasi, Tefsir, Hadis, Usul’ul Hadis, er-Risale, Tabakat’ül Kurra, Tabakat’ül Müfessirin dallarında icazetname almıştır. Bunun dışında Seyyid Said Efendi’den Celvetiye ve Hüdai Dergâhı son postnişini Şeyh Mehmed Gülşen Efendi’den (ö. 1925) de Celvetiye İcazetnamesi almıştır.16
Seyyid Şefik Arvasi, İşarat-ül İ’caz tefsirinin ilk muhatap ve kâtiplerindendir. 17 Mehmet Fırıncı Ağabey de bunu Seyyid Şefik’e dair sorulan son bir soruya cevap verdiği hatırasında dile getirmektedir. 18 Seyyid Şefik, Müküslü Hamza ve Mehmed Mihri Helav’ın İşarat-ül İ’caz eserinin muhatap ve kâtiplerinden olarak zikredilmesi şu sonucu çıkarmamızı netice veriyor. Bu ağabeyler Horhor Medresesi’nde belli bir süre eğitim aldıktan sonra İstanbul’a gidiyorlar. Ancak Bediüzzaman 1912'lerde Van’a dönünce bunlar da beraber dönüyorlar. Bu kanaatimizi güçlendiren husus şudur. Üstad, Birinci Dünya Savaşı öncesi İşarat’ül İ’caz'ı yazdırırken “hissi kablel vuku" kabilinden olarak, memleketi yıkıp yakacak büyük bir zelzelenin arefesinde bulunduğumuz zihne geldi” 19 diyor. Mehmed Mihri, Seyyid Şefik Arvasi ve Müküslü Hamza ile beraber bu ifadeye şu haşiyeyi yazarlar: “HAŞİYE: Evet, Van'da Horhor medresemizin damında esnâ-yı derste büyük bir zelzelenin gelmekte olduğunu söyledi. Hakikaten söylediği gibi, az bir zaman sonra Harb-i Umumî başladı. Hamza, Mehmed Şefik, Mehmed Mihri” 20. Dikkat edilirse haşiyede bu ağabeyler 1. Dünya Savaşı öncesi açıkça Horhor Medresesinde olduklarını zikrediyorlar.
Değerli dostlar! Gelecek yazımızda Seyyid Şefik Arvasi ağabeyin Birinci Cihan Harbi sonrası ile Cumhuriyet dönemindeki hayatı, hizmetleri ve mücadelesini ele almaya çalışacağız İnşaallah. Allah’a emanet olunuz. Selam ve dua ile.
Dipnotlar:
1. Veysel Aydeniz, Seyyid Şefik Arvasi, Nubihar Yayınları, İstanbul 2013, sh. 15-16; İsmail Kıran, Aristokrat Kürt Aileler: Arvasiler, Kürdiyat Dergisi sayı: 3, 2021, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Yayınları, sh. 124
2. Bediüzzaman Said Nursi, Barla Lahikası, Envar Neşriyat, sh. 47 (mobil)
3. A. g. e, sh. 246
4. Bediüzzaman Said Nursi, Kastamonu Lahikası, Envar Neşriyat, sh. 128 (mobil)
5. Bediüzzaman Said Nursi, Emirdağ Lahikası 1, Envar Neşriyat, sh. 59 (mobil)
6. Bediüzzaman Said Nursi, Emirdağ Lahikası 2, Envar Neşriyat, sh. 90 (mobil)
7. Bediüzzaman Said Nursi, Şualar, Envar Neşriyat, sh. 337 (mobil)
8. Bediüzzaman Said Nursi, İşarat-ül İ’caz, Mütercim: Abdülkadir Badıllı, sh. 118 (mobil)
9. Aydeniz, a. g. e, sh. 16
10. Aydeniz, sh. 19
11. Risale-i Nur Enstitüsü, Risale-i Nurdan Portreler c. 3, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul 2008, sh. 199
12. İhsan Atasoy, Molla Hamid Ekinci, Nesil Yayınları, İstanbul 2011, sh. 59
13. Misbah Eratilla, Bediüzzaman’ın vefalı talebesi Seyyid Mehmet Şefik Arvasî, Yeni Asya, 23 Mart 2025; https://www.yeniasya.com.tr/misbah-eratilla/bediuzzaman-in-vefali-talebesi-seyyid-mehmet-sefik-arvasi_607746
14. Malmisanij, Kürt Talebe Hevi Cemiyeti, Avesta Yayınları, İstanbul 2002, sh. 71-72
15. Abdülkadir Menek, Kürt Meselesi ve Said Nursi, Nesil Yayınları, İstanbul 2013, sh. 61
16. Aydeniz, a.g.e, sh. 20
17. Atasoy, A. g. e, sh. 323
18. Salih Okur, Said Halim Paşa ve Bediüzzaman’la İlgili Bir Hatıra Cevaplar. Org, 15 Mart 2013; http://www.cevaplar.org/index.php?content_view=4741&ctgr_id=39
19. Bediüzzaman Said Nursi, İşarat’ül İ’caz, Envar Neşriyat, sh. 9 (Mobil)
29. A. g. e, sh. 9