Rabbim, dünyanın güzel âkıbetinin kimin olacağını en iyi bilendir

Rabbim, dünyanın güzel âkıbetinin kimin olacağını en iyi bilendir

Ayet meali

Bismillahirrahmanirrahim

Cenab-ı Hak (c.c), Kasas Sûresi 33-37. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor

33 . (Mûsâ) dedi ki: “Rabbim! Doğrusu ben, onlardan bir adam öldürmüştüm; bu yüzden beni öldürmelerinden korkarım!” (*)

34 . “Kardeşim Hârûn ise, o benden lisân cihetiyle daha düzgündür; onu da beni tasdîk eden bir yardımcı olarak benimle berâber gönder. Çünki ben, (onların) beni yalanlamalarından korkarım.”

35 . (Allah) buyurdu ki: “Senin pazunu, kardeşinle kuvvetlendireceğiz ve ikinize öyle bir kuvvet vereceğiz ki, artık mu‘cizelerimiz sâyesinde size (zarar vermeye) erişemeyecekler. Siz ve size tâbi‘ olanlar, üstün gelen kimseler (olacak)sınız.”

36 . Nihâyet, Mûsâ apaçık mu‘cizelerimizle onlara gelince: “Bu, uydurulmuş bir sihirden başka bir şey değildir; hem önceki atalarımızdan bunu işitmedik” dediler.

37 . Mûsâ şöyle dedi: “Rabbim, kendi katından kimin hidâyet getirdiğini ve dünyanın (güzel) âkıbetinin (Cennetin) kimin olacağını en iyi bilendir. Şu şübhesiz ki, zâlimler kurtuluşa ermezler.”

(*) Âyette geçen, İsrâiloğullarından olan adamla Hz. Mûsâ (AS) arasındaki konuşmayı kıbtî duyunca, dünkü kātilin Hz. Mûsâ (AS) olduğunu anladı ve hemen giderek Fir‘avun’a haber verdi. Bunun üzerine Hz. Mûsâ (AS)’ın yakalanıp öldürülmesi için Fir‘avun’dan emir alanadamları onu ta‘kîbe başladılar. (Celâleyn Şerhi, c. 6, 18)