O gün bazı yüzler ağaracak, birtakım yüzler de kararacaktır

O gün bazı yüzler ağaracak, birtakım yüzler de kararacaktır

Ayet meali

Bismillahirrahmanirrahim

Cenab-ı Hak (c.c), Al-i İmran Sûresi 105-109. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:

105-Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra parçalanıp ihtilâfa düşenler (yahudi ve hristiyanlar) gibi de olmayın! Hem işte onlar yok mu, kendileri için (pek) büyük bir azab vardır.

106-O gün bazı yüzler (vardır ki) ağaracak, birtakım yüzler de kararacaktır. Artık o yüzleri kararanlara: “(Allah’a olan) îmânınızdan sonra inkâr mı ettiniz? Öyle ise, (vaktiyle) inkâr etmekte olduğunuzdan dolayı tadın azâbı!” (denecektir).

107-Yüzleri ağaranlar ise, artık Allah’ın rahmetinde (Cennetinde)dirler. Onlar orada ebedî olarak kalıcıdırlar.

108-(Ey Resûlüm!) Bunlar Allah’ın âyetleridir ki, onları sana hakkıyla okuyoruz. Ve Allah, âlemlere zulmetmek istemez.

109-Ve göklerde ne var, yerde ne varsa Allah’ındır. (*) (Bütün) işler ise ancak Allah’a döndürülür.

(*)“Mâlik-i Hakīkī’den (mülkün gerçek sâhibinden) gaflet, nefsin fir‘avunluğuna sebeb olur. Evet, taht-ı tasarrufunda (tasarrufu altında) bulunan bütün eşyânın Mâlik-i Hakīkī’sini unutan ve kendisini kendine mâlik zanneden, hâkimiyet tevehhümünde (zannında) bulunur, başkalarını da, bilhassa esbâbı da (sebebleri de) kendisine kıyasla hâkim ve mâlik defterine kaydeder ve böyle vesîlelerle Allah’ın mülkünü, malını kendilerine taksîm ederek, ahkâm-ı İlâhiyeye (İlâhî hükümlere) karşı muâraza ve mübârezeye (meydan okumaya) başlar.” (Mesnevî-i Nûriye, Katre, 55)