Hasan Kondu'nun yazısı

Yazar Ümit Şimşek’i birçoğumuz tanırız. Kendisi elli yılı aşkın zamandır iman ve İslam merkezli bir çok esere imza atmış, tercümeler yapmış, çocuk kitaplarından Kuranı kerim mealine, risalelerin Arapçadan Türkçeye, Türkçeden İngilizceye tercümelerinden, çeşitli video programlarına, radyo programlarından televizyon programlarına kadar geniş bir çerçevede neşriyat hizmetlerinde bulunmuş bir şahsiyet.  Risale-i Nur camiası içindeki yayın faaliyetlerinin bir çoğunun planlamasında bulunmuş, öncülük yapmış bir isim. Şimdi bir süredir “ Kur'an ve Sünnet ışığında Risale-i Nur hareketinin dünü, bugünü, yarını” başlıklı bir seri yazı yayınlıyor sitesinde. (https://yazarumit.com/risale-i-nur-cemaatleri-feto-fitnesinin-muhasebesini-yapmak-zorunda/)

Ümit şimşek, 17. sini yayınladığı  dizide bir çok iddiada bulunuyor;

-Risale-i Nur talebelerinin Kuran ve hadise olması gerektiği kadar,  üstatlarının tavsiye edip gösterdiği kadar önem vermediklerini,

-Risale-i Nur’a ilişilmedikçe bunlara gelen tecavüzata her zaman gerektiği kadar reaksiyon göstermediklerini,

-Başka eserlerden istifadeye mani olunduğunu,

-Siyasetle gereğinden fazla uğraşıldığı, bir kısım siyasilere tabasbusta bulunulduğunu,

-İlmi çalışmalara gereken önemin verilmediğini,

-Cemaati taassup ve istibdadın bulunduğunu,

-Yanlışlarla (FETÖ gibi) mücadelede pasif kalındığını iddia ediyor.

Bunlar ve benzeri durumlarda Risale-i Nur talebelerinden beklenilen sahabetin, cevvaliyetin veya reaksiyonun, veya başkaca uygun  davranışların gösterilmediğini yazıyor ve  cemaat mensuplarını şiddetli denebilecek şekilde içeriden  eleştiriyor.

Buna karşılık bu konuların muhatabı olabilecek çevrelerden hiçbir cevap yok.

-“Ümit bey, haksız, bizim cemaatimiz bu ayıplardan beridir”

-“Ümit beyi tebrik ederim, kimsenin yazamadığı şeyleri yazmış”

-“Şu konularda haklı, şunlarda ise haksız”

-“FETÖ türü sapkınlıkların Müslümanlar, hassaten cemaatimiz içinde neşvü neva bulmaması için şunları yapacağız.”

-Veya “biz uyanık davrandık, sessiz kalmadık, ama yeteri kadar da anlatamadık” gibi hiçbir reaksiyon yok.

Ölü toprağı mı serpildi üzerimize? İlminiz mi yetmiyor? Korkuluyor mu? Yoksa bunlar yeteri kadar önemli konular mı değil? Bir tembellik mi ariz oldu üzerimize? Yoksa boyumuzu mu aşıyor? Önemli değil mi bu meseleler?

Fikir sahibi, ilim sahibi, dava sahibi, gayret sahibi Nur Talebelerini konuyu, tefekkür etmeye, irdelemeye, görüşlerini yazmaya davet ediyorum.