'Müslüman ismi bile ayrımcılık için yeterli'

'Müslüman ismi bile ayrımcılık için yeterli'

Fritz Bauer Enstitüsü Pedagoji Merkezi Uzmanı Dr. Kanbıçak, Almanya'da Müslümanlara karşı ön yargının arttığını belirterek, "Birinin Müslüman ismi taşıması ayrımcılığa uğraması için yeterli" dedi.

Fritz Bauer Enstitüsü Pedagoji Merkezi Uzmanı Dr. Türkan Kanbıçak, Almanya'da son zamanlarda Müslümanlara karşı ön yargıların arttığını belirterek bir kişinin Müslüman ismi taşımasının bile ayrımcılığa uğraması için yeterli olduğunu söyledi. 

Kanbıçak, Alman toplumunun yüzde 52'sinin İslam'ı bir tehlike olarak gördüğünü ifade etti.

Avrupa'da yükselen İslamofobi ve ırkçılıkla ilgili AA muhabirinin sorularını cevaplandıran Kanbıçak, 1995 yılından bu yana Almanya'nın Frankfurt kentinde faaliyet gösteren enstitüde tüm sosyal gruplara yönelik nefret hakkında çalışmalar yaptıklarını ve öğretmenler, öğrenciler ve önemli kurumlar için seminerler düzenleyerek oluşan ön yargıları kırmaya çalıştıklarını ifade etti.

Son araştırmalara göre Almanya'da Müslümanlara karşı ön yargıların tavan yaptığını vurgulayan Kanbıçak, "Almanya'da toplumun yüzde 52'si Müslümanlara karşı genel bir ön yargıya sahip ve Müslümanları bir tehlike olarak görüyor. Yani, Alman toplumunun yarısından fazlası İslam karşıtı" diye konuştu.

"Neden buna karşı tepki göstermiyorlar?"

Verilere bakıldığında Almanya'da yaşayan gruplar içinde en fazla düşmanlığa Müslümanların maruz kaldığını vurgulayan Kanbıçak, şöyle devam etti:

"Tabi bunda Alman ve Avrupa medyasının da çok büyük etkisi var. Medyada İslam karşıtı sistematik bir propaganda yapıldı. Bu konuyu bu şekilde kaynaştıranlar arasında Türkler de var. Örneğinin Türk asıllı Alman Sosyal Bilimci Necla Kelek, Müslümanlığın çok tehlikeli bir din olduğunu, demokrasiyle bağdaşmayan, değişmesi gereken bir din olduğunu savunuyor. Bunların belirli medyada fonksiyonları vardı. En son örneği de Akif Pirinçci. Yazdığı kitapta Türklere resmen hakaret ediyor ve Müslümanlığın yanı sıra Türk erkeklerine de hakaret ediyor."

Kanbıçak, bu yazılanlara karşı Türk kamuoyunun ve yazarların yeteri kadar tepki göstermediğine dikkati çekerek, "Bizim yazarlarımız nerede? Neden buna karşı tepki göstermiyorlar. Alman toplumu şimdi 'biz zaten Müslümanların böyle olduğunu biliyorduk ama bakın şimdi kendi içinizden biri bunu söylüyor. Demek ki çok doğruymuş düşündüklerimiz' diyor" ifadelerini kullandı. 

"Müslüman ismi ayrımcılık için yeterli"

Almanya'da Müslümanların isimleriyle bile ayrımcılığa uğradığını vurgulayan Kanbıçak, "Örneğin, öğrenciler meslek öğrenimi alabilmek için dilekçe veriyorlar kurumlara. Ancak Muhammed, Ali, Ayşe ve Fatma gibi Müslüman isimlerini gördükleri anda almıyor kurumlar. Bunu ispatlamak çok zor, ancak yapılıyor bu. İlla başörtüsüne gerek yok, ayrımcılık için Müslüman ismi bile yeterli" dedi. 

"İslam'la ilgili haberlerin yüzde 82'si olumsuz"

Alman medyasında İslam ve Müslümanlık konusunda yapılan haberlerin yüzde 82'sinin olumsuz olduğunu belirten Kanbıçak, şunları kaydetti:

"İslam ve İslam Kültürüne ilişkin yapılan bir haberde hemen konuyu bir ucundan terörle bağdaştırıyorlar. Bunu kanıtlayan veriler var. 15 yıldan beri sürekli yapılan sistematik bir medya tutumu var."

AA

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.