Mehmet Emin Ekmen: Said Nursi'yi dinlemedik 125 sene kaybettik!

Mehmet Emin Ekmen: Said Nursi'yi dinlemedik 125 sene kaybettik!

DEVA Partisi Mersin Milletvekili ve Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu Üyesi Mehmet Emin Ekmen, Bediüzzaman Said Nursî’nin 125 yıl önce ortaya koyduğu tespitlerin bugün de geçerliliğini koruduğunu belirtti

Risale-i Nur Enstitüsü'nün Diyarbakır'da düzenlediği “Hürriyetler ve Demokrasi Ekseninde Doğu/Güneydoğu Meselesi” programında konuşan Ekmen, Münazarat’a yeniden baktığında derin bir hüzün hissettiğini ifade etti.

Tam olarak 125 yıl sonra, 125 yıl önce ifade edilmiş fikirleri konuşmanın getirdiği bir çaresizlik hâli ve kaybedilmiş 125 yıllık bir durum var karşımızda” diyen Ekmen, Bediüzzaman’ın Kürtlere ve bölgeye dair yaptığı sosyolojik analizlerin hâlâ yol gösterdiğini söyledi. Bugün de “Kürtler için değerli sahipsiz bir kavim” ifadesinin geçerliliğini korumasının üzüntü verici olduğunu dile getiren Ekmen, Cumhuriyetin 100 yılına rağmen istenen toplumsal olgunluğa ulaşılamadığını kaydetti.

HUKUK VE HÜRRİYET TEMELLİ BİRLİK ŞART

Yeni Asya'da yer alan haberde Ekmen, Münazarat ve Uhuvvet Risalesi’nin bugün için de güçlü bir yol haritası sunduğunu vurguladı:

"Münazarat’a ve Uhuvvet Risalesi’ne baktığımızda –belki bu iki temel eser üzerinden– Bediüzzaman’ın bakış açısını bugüne taşıyabiliriz. Bir kelime haritası çıkardığımızda; Münazarat’ta geçen meşrutiyet, hürriyet, kanun-i esasî (anayasal düzen), istibdat (tek adamcılık), meclisin rolü ve hâkimiyeti, gayrimüslimlerle ilişkiler; diğer tarafta cehalet, zaruret ve ihtilaf meselelerinin bugün hâlâ farklı formlarda geçerli olduğunu görüyoruz."

Medresetüzzehra projesinin önemine dikkat çeken Ekmen, "O gün ortaya konulan Kürt–Türk–Arap kardeşliği vurgusunun, sadece din kardeşliği değil; aynı zamanda tarihin ve coğrafyanın dayattığı bir komşuluk zarureti olarak bugün de geçerli olduğunu söylüyoruz. Bugün ne sadece Kürde, ne sadece Türke, ne sadece Araba; hukuk, adalet, demokrasi ve özgürlük vadeden bir yaklaşım geçerli olabilir. Ancak bunların hepsini bir arada değerlendirdiğimizde bir sonuca varabiliriz" ifadelerini kullandı.

HİÇBİR DEVİR BEDİÜZZAMAN’IN KIYMETİNİ BİLMEDİ

“Kürtlerin içtimaî hayatının Türklerin hayat ve saadetinden neşet ettiği”ne dair teklifin; bizi bir cihette teyakkuza ve terakkiye sevk eden hakikî kardeşlerimizin Türkler olduğu vurgusunun gerçekten geçerli olduğunu düşünüyoruz" diyen Ekmen, devletin bütün hatalı uygulamalarına rağmen bugün de Türkler, Araplar ve Kürtler arasında bu manada bir ayrım olmadığını rahatlıkla görebildiklerini belirtti.

Ekmen, "Uhuvvet Risalesi’nin –1946’da yani neredeyse 45 yıl sonra yazıldığında– içerdiği kardeşlik, sevgi, birlik, ittihat, tefrika, şikak, kin ve düşmanlık, adavet, inatlaşma, inat ve haset gibi meselelerin; okuyucuyu barışa ve insafa davet eden sözlerin ve toplumsal barış tahayyülünün bugün de geçerli olduğunu ifade ediyoruz. Aslında ne saltanat, ne meşrutiyet, ne de cumhuriyet Bediüzzaman’ın kıymetini bildi dersek herhalde hata yapmış olmayız; çünkü o büyük bir diğergamlıkla üçünün de önüne reçetelerini koydu" şeklinde konuştu.

HÜRRİYET BEDİÜZZAMAN’IN ŞAHSİYETİNİN ÖZÜDÜR

Hürriyetin Bediüzzaman’ın ruhunu en iyi anlatan kavram olduğunu belirten Ekmen, onun ailesine, toplumuna ve dönemin siyasî baskılarına rağmen doğru bildiği sözleri söylemekten asla vazgeçmediğini ifade etti. “Eğer hürriyetinden bir nebze fedakârlık yapsaydı; saltanatta da, meşrutiyette de, cumhuriyette de çok daha iyi siyasî pozisyonlarda, çok daha iyi ekonomik statülerde yaşayabilirdi” diyen Ekmen, Üstad’ın hürriyetin karşısına koyduğu en tehlikeli kavramın istibdat olduğunu, ister şahsi ister cumhuriyet görüntüsü altında olsun, istibdadı insan fıtratını bozan bir zulüm olarak tarif ettiğini hatırlattı. Bediüzzaman’ın “resmî görüş–şahsi görüş” ikiyüzlülüğünü daha o dönemde tespit ettiğini belirten Ekmen, toplumun ahlakının istibdat rejimleri altında bozulduğunu söyledi.

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
18 Yorum