Medrese sergisindeki Rum doktorun Said Nursi raporu

Medrese sergisindeki Rum doktorun Said Nursi raporu

Bakıyorum Can Yücel, Yılmaz Güney, Kemal Tahir, Nazım Hikmet; Necip Fazıl Kısakürek dahil pek çok ünlü burada, Bediüzzaman Said Nursi de burada

Risale Haber-Haber Merkezi

Prof. Dr. Sefa Saygılı, Toptaşı'nda yer alan sergide Bediüzzaman Said Nursi ile ilgili bölümü aktardı. Milat gazetesindeki yazısında içinde öğretim üyesi olarak bulunduğu Toptaşı Medresesi'nin geçmişte Bimarhane, sonra ise cezaevi olarak fonksiyon gördüğünü hatırlatan Saygılı, "Geçenlerde Toptaşı'nda bu tarihi yapıdan kimlerin gelip geçtiği ile ilgili bir sergi vardı. Bakıyorum Can Yücel, Yılmaz Güney, Kemal Tahir, Nazım Hikmet; Necip Fazıl Kısakürek dahil pek çok ünlü burada mahpus kalmışlar. Bu yapıda misafir edilenlerden biri de üstad Bediüzzaman Said Nursi olduğu anlaşılmaktaydı" dedi.

Saygılı, Bediüzzaman'ın resminin altında kendisine ait, "Vakta ki hürriyet divanelikle yâd olunurdu; zayıf istibdat tımarhaneyi bana mekteb eyledi. Vakta ki itidal, istikamet; irtica ile iltibas olundu; Meşrutiyet'te şiddetli istibdat, hapishaneyi mekteb eyledi” sözlerini yer aldığını belirterek, aynı bölümdeki farklı bir nota da dikkat çekti:

Döneminin şöhret sahibi doktorlarından Hamid Uras

"Resminin yanındaki yazıdan buraya yatış sebebini ve akıbetini takip edelim:
“Bediüzzaman Said Nursi, dönemindeki muhalif duruşundan dolayı tutuklanmadan önce delilikle suçlanır ve akıl sağlığının yerinde olmadığı gerekçesiyle Toptaşı Bimarhane'sine yatırılır. Ardından aşağıdaki tanıklıktan da anlaşılacağı üzere herhangi bir ruh sağlığı probleminin olmadığı anlaşılır ve taburcu edilir. Döneminin şöhret sahibi doktorlarından Hamid Uras o günleri şöyle anlatır:

‘İkinci Meşrutiyet seneleriydi. Biz Mekteb-i Tıbbiyede talebe idik. Bediüzzaman da İstanbul'da bulunmaktaydı. Kendisi müderrisler içinde Fatih müderrisini beğenir, takdir ederdi. Onun unvanı ve şöhreti her tarafa yayılmıştı.

Rum doktor heyecan ve şaşkın

Daha sonra kendisi adlî tıbba sevk edilince Adlî Tıptaki doktorlar, muayenesini sohbet ederek yapıyorlar. Bediüzzaman orada bulunan bir teşrih (anatomi) kitabını eline alarak dört-beş sayfasını okuyor ve kendisinin o sahifelerden imtihan edilmesini istiyor. Biraz sonra da, mezkûr sahifeleri aynen ezberden okuyor. Durumu hayretler içinde takip eden Rum doktor heyecan ve şaşkınlıkla, ‘Bediüzzaman' da cinnet değil, dehâ vardır' diye raporunu veriyor.”

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
3 Yorum