"Maskeli sınav’ kaygısı başarınızı engellemesin"

"Maskeli sınav’ kaygısı başarınızı engellemesin"

“Sınavda maskeye ya da virüsün bulaş riskine zihinlerin kayma ihtimali, dolayısıyla sorulara odaklanma problemlerinin olma ihtimali elbette söz konusu ancak burada hatırlamak gereken en önemli unsur, bu ihtimalin herkes için eşit düzeyde olduğudur”

Uzmanlar bu yıl ilk defa öğrencilerin LGS ve YKS gibi kritik sınavlara ‘maskeyle’ girecek olmalarının, ‘sınav kaygısını’ bir kat daha artırarak ‘maskeli sınav’ kaygısına dönüşme tehlikesi doğurduğuna dikkat çekiyor. Koronavirüs döneminde sınava girecek olmanın öğrencilerin psikolojisini nasıl etkilediği ile ilgili açıklamalarda bulunan VM Medical Park Pendik Hastanesi’nden Uzman Psikolog Müge Olgun, “2020 yılının ilk aylarında birçok travmatik olay atlatan ülkemiz, Koronavirüs salgınının başlamasıyla birlikte son zamanların en uzun süreli travma sürecinden geçmektedir. Dolayısıyla birçok insanda ya kaygı bozukluğu oluşmuş ya da sönük, geçmiş veya mevcut kaygı bozuklukları ciddi şekilde tetiklenmiştir. Toplumun genel kaygı ve korku bariyerinin bu şekilde aniden yükselmesi, okulların bir süredir kapalı olması, öğretmenlerle yüz yüze ders yapılamaması, öğrencilerin eve kapanması, sosyal ortamlardan uzak kalınması, spor gibi fiziksel aktivitelerin yapılamaması ve uyku düzenlerinin bozulması gibi sebepler yüzünden bu dönem sınava girecek öğrencilerin kaygı seviyesinin geçmiş yıllara oranla daha fazla artmış olduğu gözlenmektedir” şeklinde konuştu.

ÖĞRENCİLERİN ÇOĞU MASKE TAKMAYA ALIŞTI

Pandemi sürecinin birçok alışkanlıkları değiştirdiğini hatırlatan Psikolog Müge Olgun, artık hijyen, sosyal mesafe ve kalabalık ortamlarda maske takmanın ‘yeni normal’ haline geldiğini hatırlatarak bu yüzden öğrencilerin de bir süredir hayatta olan maske takma durumuna alışmaya başladığını belirtti.

Maske takmanın birçok öğrenci için normal bir durumken kaygı düzeyi yüksek bazı öğrenciler için ise hayatlarına eklenen bir diğer sorun haline geldiğini ifade eden Psikolog Olgun, ‘maskeli sınav’ kaygısına karşı alınabilecek önlemler hakkında şunları söyledi:

“Sınavda maskeye ya da virüsün bulaş riskine zihinlerin kayma ihtimali, dolayısıyla odaklanma problemlerinin olma ihtimali elbette söz konusudur ancak burada hatırlamak gereken en önemli unsur bu ihtimalin herkes için eşit düzeyde olduğudur. Genellikle bize danışan öğrenciler bildikleri halde yapamamak, sınavda fiziksel bir rahatsızlık yaşamak ya da çevreden gelecek tepkiler gibi konuları ‘sınav kaygısı’ olarak gündeme getirmektedir. Yine de sıcak bir günde maskeyle sınava girmekten dolayı stres yaşama ihtimali de bazı öğrencilerin zihinlerini meşgul edebilir. Bu nedenle sınavda maskeye veya etraflarındaki kişilerin maske takıp takmamasına değil, sorulara odaklanmalılar. Eğer sınav esnasında bu konuda bir stres yaşarlarsa, gözlerinin önüne bir örnek olarak hekimler ve sağlık çalışanlarının ameliyatlarda saatlerce maske takarak nasıl hayatlar kurtarıp başarıya ulaştıklarını hatırlamaları, motive edici olacaktır.”

AİLE KAYGISI DA ÖĞRENCİYİ BASKI ALTINDA HİSSETTİREBİLİR

Sınava girecek olan bir öğrencinin belirli bir oranda kaygı ve stres yaşamasının hem normal hem de gerekli olduğunu söyleyen Psikolog Olgun, “Yaşadığı stres öğrenciye ders çalışması yönünde motivasyon sağlar. Ancak öğrencinin kaygısı birçok farklı sebeplerden ötürü normallerin üzerine çıkarsa bu durum ‘sınav kaygısı’ olarak adlandırılır. Genellikle sınav kaygısı yalnızca öğrenciyi değil, öğrenciye değer veren ailesini de etkileyebilmektedir. Bu yüzden sınav kaygısı ile gelen öğrenciye kaygılı velisinin eşlik etmesi oldukça sık görülür” dedi.

AİLE DE KAYGILI OLABİLİYOR

Kaygılı öğrencinin ailesinin en az öğrenci kadar ve bazen daha fazla kaygılı olabildiğini de sözlerine ekleyen Psikolog Olgun, “Şüphesiz ki, aileler çocukları için en iyi geleceği inşa etmeye çalışmaktadır ancak bu durum bazen istenmeyen şekilde öğrencinin kendisini yoğun baskı altında hissetmesine yol açabilir. Öncelikle ailelerin atması gereken en önemli adımlar; koşulsuz sevgi hissettirmek, çocuğun kendi hayallerini dinlemek ve ortak kararlarla onları doğru şekilde yönlendirmekten geçmektedir. Ayrıca kaygı seviyesini kontrol edemeyen ebeveynlerin kendilerinin de bir uzmandan terapi alarak doğru adımları atmasında fayda olacaktır. Son olarak, ev ortamında huzuru bozan diğer durumlar (aile içi tartışma, şiddet gibi) varsa, bu durumların da bir uzman eşliğinde yönetilmesi gerekmektedir” diye konuştu.

SINAV KAYGISINA YENİK DÜŞMEMEK İÇİN 8 KURAL

Psikolog Olgun, sınav kaygısına yenik düşmemek için öğrencilere 8 öneride bulundu:

Kaygı ve stresin normal ve işlevsel olduğunu hatırlayın

Spor ve sanat gibi aktiviteleri ders sürecini etkilemeyecek şekilde devam ettirin

‘Kaygı ve sağlık’ ile ilgili internet taraması yapmayın

Kendinizi ve sevdiklerinizi başka insanlarla kıyaslamayın

Gelen olumsuz düşünceleri bastırmaya çalışmayın, onlarla yüzleşin

8-10 saat düzenli gece uykusu uyuyun ve dengeli beslenin

Ders aralarında zihninizi dinlendirin, zihninize hazmetmesi için izin verin

Yüksek kaygı hissederseniz, en kısa sürede bir uzman desteğine başvurun.

DHA

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.