Kahraman-ı İslâm Hz. İmam-ı Ali'nin (ra) nazar-ı dikkatini celb eden âyet-i Feth risalesi

Kahraman-ı İslâm Hz. İmam-ı Ali'nin (ra) nazar-ı dikkatini celb eden âyet-i Feth risalesi

Günün Risale-i Nur dersi

Bismillahirrahmanirrahim

BEŞİNCİ REMİZ

Madem Celcelûtiye vahiyle Peygamber aleyhissalâtü vesselâma nazil olmuş ve Allâmü'l-Guyûbun ilmiyle ifade-i mânâ eder. Hem madem Celcelûtiye اَقِدْ كَوْكَبِى 1 ve تُقَادُ سِرَاجُ النُّورِ 2 fıkralarında mânâ-yı mecazî ile o kasidenin hakikatini ispat eden Risale-i Nur'a sarîhan ve onun on üç ehemmiyetli risalelerine işareten haber vermekle beraber فَيَا حَامِلَ اْلاِسْمِ الَّذِى جَلَّ قَدْرُهُ 3 de dahi o kasidenin bir esası olan اَلْاِسْمُ الْمُعَظَّمْ ile çok iştigal ve istimdat eden Risale-i Nur Müellifine ve bunun on üç ehemmiyetli vâkıât-ı hayatına îmaen, remzen, işareten, mânâ-yı mecazî ile haber veriyor. 

Hem madem mânâ-yı mecazî ile ve mefhum-u işârînin murad olmasına bir zayıf karine ve bir gizli emare ve birtek münasebet kâfi geliyor. Hem madem Risale-i Nur ve risalelerine ve müellifi ve ahvâline olan işaretler birbirine karine olur. Belki meselenin vahdeti itibarıyla umum işaretler, karineleriyle beraber her birisine kuvvetli bir karine ve kavî bir emare hükmündedir. 

Elbette diyebiliriz ki, Hazret-i İmam-ı Ali (r.a.) nasıl ki başta بَدَأْتُ بِبِسْمِ اللهِ رُوحِى بِهِ اهْتَدَتْ اِلٰى كَشْفِ اَسْرَارٍ بِبَاطِنِهِ انْطَوَتْ yani, "Hazine-i esrar olan Bismillahirrahmanirrahim ile başladım. Ruhum, onunla o hazineyi keşfetti" diyerek sâir işarâtın karinesiyle bir mânâ-yı işârî ve bir medlûl-ü mecazî suretinde Risale-i Nur'un Bismillâh'ı hükmünde ve fâtihası ve besmelesi ve Bismillâh'daki büyük sırrın hakikatini beyan eden ve kısa ve gayet kuvvetli Birinci Söz namında olan Bismillâh Risalesine îma, belki remiz, belki işaret ediyor. 

Aynen öyle de, sair işârâtın karine ve münasebetiyle ve huruf-u Kur'âniyenin esrarından bahseden ve Rumuzât-ı Semaniye namında bulunan sekiz küçük risalelerin mahiyetlerini andırır bir tarzda, ibareyi değiştirerek hurufların esrarıyla istimdat etmeye başlaması, karine-i lâtifesiyle muazzam dua ve münâcât ve câmi' kasem-i istimdadînin âhirlerinde ve Sözlere ve Mektuplara işaretten sonra بِوَاحِ الْوَحَا بِالْفَتْحِ وَالنَّصْرِ اَسْرَعَتْ fıkrasıyla Yirmi Dokuzuncu Mektubun bir kısım esrar-ı huruf-u Kur'âniyeyi beyan eden Rumuzât-ı Semaniye namında sekiz küçük risalelerin en mühimleri ve feth-i Mekke ve feth-i Şam ve feth-i Kudüs ve feth-i İstanbul gibi çok fütuhat-ı İslâmiyeden gaybî haber veren sûre-i اِذَا جَۤاءَ نَصْرُ اللهِ وَالْفَتْحُ 4 nun esrarını beyan ile, fütuhat-ı İslâmiyenin pehlivanı olan Hazret-i İmam-ı Ali'nin (r.a.) nazar-ı dikkatini celb eden Feth ve Nasr risalesine, hem sûre-i Feth'in en mühim ve en âhir âyetin beş vech ile i'câzını beyan ve ispat ile, kahraman-ı İslâm Hazret-i İmam-ı Ali'nin (r.a.) nazar-ı dikkatini celb eden gayet kıymetli olan âyet-i Feth risalesi namındaki küçük bir risaleye îma, belki işaret eder itikadındayım. Böyle itikada iştirak edilmezse de itiraz edilmemeli.

Dipnot-1: Yıldızımı parlat.
Dipnot-2: Sirâcü'n-Nur (nur kandili) yanıp parlıyor.
Dipnot-3: Ey kadri yüce olan ismin taşıyıcısı!
Dipnot-4: "Allah'ın yardımı ve fetih geldiği zaman." Nasr Sûresi, 110:1.

Bediüzzaman Said Nursi
Şualar