Japonların 24 bin 800 dolar verdiği kavunu Said Nursi üç kelime ile alıyor

Japonların 24 bin 800 dolar verdiği kavunu Said Nursi üç kelime ile alıyor

Japonya'nın kuzeyindeki Hokkaido'da yetişen Yubari kavunları bu yıl 2,7 milyon yene (24 bin 800 dolara) satıldı.

Japonya'nın kuzeyindeki Hokkaido'da yetişen ve geçen yıl sezon açılışında 120 bin yene (1100 dolar) alıcı bulabilen Yubari kavunları bu yıl 2,7 milyon yene (24 bin 800 dolara 210 bin TL) satıldı.

Kyodo ajansının haberine göre, adını Hokkaido'da Sapporo'ya bağlı Yubari ilçesinden alan kavunlar, mevsimin ilk hasadında Sapporo toptancı halinde müşterinin beğenisine sunuldu.

Yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) ekonomiye etkisi sonrası, geçen yıl sezon açılışında 120 bin yene (1100 dolar) satılabilen Yubari kavunları bu yıl 2,7 milyon yene (24 bin 800 dolara) alıcı buldu.

Verdikleri teklifle "çiftçileri cesaretlendirmek istediklerini" dile getiren Hokkaido Products firması temsilcisi Kage Iori, kavunları sosyal medya üzerinden seçilmiş çocuklu 10 aileye hediye edeceklerini söyledi.

İlçedeki tarımsal kooperatifler bünyesindeki 102 çiftçi, kavunların ülke içi satışlarından 2,16 milyar yen (19,8 milyon dolar) kazanmayı hedefliyor.

Yubari kavunları sezon açılışı rekor fiyatı 5 milyon yenle (45 bin 900 dolar) 2009'da elde edilmişti. aa

İnsanoğlu Rezzak-ı Kerim'in matbaha-i kudretine muhtaç

Gelişen teknoloji ve bilimsel çalışmalar çerçevesinde meyve ve sebzelerin üretim süreçlerine çeşitli müdahalelerde bulunmak çeşitli değişiklikler yapmak mümkün görünse de insanoğlu Bediüzzaman Said Nursi'nin de işaret ettiği Rezzak-ı Kerim'in matbaha-i kudretine muhtaç. 

Risale-i Nur'dan Birinci söz eserinde ifade edildiği üzere her bir ağaç, her bir bostan, her bir deve, koyun vs Bismillâh diyerek Rezzak namına en latîf, en nazif, âb-ı hayat gibi bir gıdayı takdim ediyorlar.

Said Nursi hazretleri Birinci Söz'de yediğimiz içtiğimiz ve Rahmet-i Rahman'dan bize sunulan nimetler için tefekküri bir pencere açarak şöyle diyor: 

"Madem her şey mânen “Bismillâh” der; Allah namına, Allah’ın nimetlerini getirip bizlere veriyorlar. Biz dahi “Bismillâh” demeliyiz. Allah namına vermeliyiz, Allah namına almalıyız. Öyle ise, Allah namına vermeyen gafil insanlardan almamalıyız."

3 KELİME: ZİKİR FİKİR ŞÜKÜR

Peki yukarıda bahsedilen haberde de olduğu gibi Allah'ın yarattığı nimetler için satın alma esnasında bir bedel öderken Allah'a ödememiz gereken fiyat nedir?

Yine Birinci Söz'den bu sorunun cevabını bulmak mümkün.

"SUAL: Tablacı hükmünde olan insanlara bir fiyat veriyoruz. Acaba asıl mal sahibi olan Allah ne fiyat istiyor?

ELCEVAP: Evet, o Mün’im-i Hakikî, bizden o kıymettar nimetlere, mallara bedel istediği fiyat ise üç şeydir: Biri zikir, biri şükür, biri fikirdir. Başta “Bismillâh” zikirdir. Âhirde “Elhamdülillâh” şükürdür. Ortada, bu kıymettar harika-i san’at olan nimetler Ehad, Samed’in mucize-i kudreti ve hediye-i rahmeti olduğunu düşünmek ve derk etmek fikirdir. Bir padişahın kıymettar bir hediyesini sana getiren bir miskin adamın ayağını öpüp hediye sahibini tanımamak ne derece belâhet ise, öyle de, zahirî mün’imleri medih ve muhabbet edip Mün’im-i Hakikîyi unutmak, ondan bin derece daha belâhettir.

Ey nefis! Böyle ebleh olmamak istersen, Allah namına ver, Allah namına al, Allah namına başla, Allah namına işle, vesselâm.

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
1 Yorum