İsrail, Mavi Marmara mahkemesini tehdit ediyor

İsrail, Mavi Marmara mahkemesini tehdit ediyor

Mavi Marmara mağdurları İngiltere’de basın toplantısı düzenledi

İsrail, 31 Mayıs 2010 tarihinde Gazze’ye yardım götürmek isteyen Mavi Marmara gemisindeki yardımseverlere saldırmasının üzerinden 9 yıla yakın zaman geçmesine rağmen hala tehditlerine devam ediyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde (UCM) görülen davada, İsrail tarafından mahkemenin hakim ve savcılarının tehdit edildiğini dile getiren Mavi Marmara mağdurları İngiltere’de basın toplantısı düzenledi. Burada İsrail’in zorbalığına devam ettiğini söyleyen mağdurlar, durumu kamuoyu ile paylaştı.

“37 FARKLI MİLLETTEN MAĞDURLARIZ”

İngiltere’de düzenlenen basın toplantısında konuşan Mavi Marmara mağdurları, “Bize saldırılmasına hiç gerek yoktu. İsrail’e ya da başka hiç kimseye tehdit oluşturmadık. Buna rağmen, şiddet ve hırsızlık içeren, özgürlüğümüzden mahrum bırakıldığımız vahşi bir saldırıya uğradık. Bu saldırı, dünya medyasının kızgın bakışları önünde gerçekleşti ve İsrail ordusunun sivil protestocular üzerinde uyguladığı sistematik günlük saldırıların acı bir örneğiydi. Tüm Mavi Marmara ve Gazze Özgürlük Filosu kurtulanları adına o gece ve sonrasında işlenen suçlar için yalnızca adalet arıyoruz. Her şeyden önce gerekli tüm yasal kanallarda adalet için mücadelemizi yenilemek için Londra’da bir araya geliyoruz. Basit bir insani misyona sahip olan ve kendilerine yaşatılanları hak etmeyen, 37 farklı milletten mağdurlarız. Bazılarımız hayatlarını etkileyecek şekilde yaralandı, bazılarımız da öldü” ifadelerini kullandı.

“İSRAİL MANİPÜLASYON YAPIYOR”

“Biz mağdurlar olarak, 31 Ocak’ta bir İsrail STK’sının devam eden davamıza müdahalesinden ve bizi alçakça ve düşmanca bir niyetle radikaller olarak göstermeye çalışmasından derin endişe duyuyoruz” açıklamasında bulunan Mavi Marmara mağdurları, “İsrail mermilerinin altında acı çekenlere tanık olanlar olarak, sözümüz ona “sivil” bir örgütün bize bu şekilde iftira atıp karalamayı seçmesi acı verici. Mahkemenin bir soruşturma açmaya karar vermesini engellemek için İsrail’in başvuruları, mağdurları ve avukatları hedef olarak gösterebilmek için iftira ve manipülasyon yöntemleri içeriyor. Daha da endişe veren ise, bu kişilerin eylemlerinin, en olağanüstü ve temelsiz suçlamaları içinde barındıran kamuya açık bir belgeyle UCM’ye yapılan başvurunun bir parçası olması. Bu korkunç saldırının mağdurları olarak UCM’nin, saygın yardımseverlere karşı gerçekleştirilen bu suçlara dair bir soruşturma ile ilerleyeceğine inancımıza sadık kalıyoruz. Yine de yüksek derecede politik, hukuki dayanağı olmayan ve temelsiz suçlamalarla mahkemeyi etki ve baskı altına alma girişimlerinden tiksiniyoruz” denildi.

“MAHKEME BAĞIMSIZLIĞINI KORUMALI”

“Savcının bugüne kadar göstermiş olduğu tavırdan bu metotlar yoluyla tehdit edildiğine dair endişemiz bulunmaktadır. Son günlerde yaşanan bazı gelişmeler de bu kaygıyı artırmıştır. İsrail’in UCM’ye gönderdiği dosyada Bolton’un konuşmasını refere etmesi ve bu konuşma metninin linkini koyması mahkeme üyelerine açık bir tehdittir. Roma Statüsü bizim gibi insanlara adalet için bir yol vermek amacıyla yazılmıştır. Şimdi ise 1998 yılında uygulanmasına dahi imza atmayanlar tarafından (Statu’ye) meydan okunmaktadır. Şimdi aynı ülkeler Mavi Marmara mağdurlarına karşı bir iftira, kinaye ve yalan kaynağıdırlar. Ve onların eylemleri ancak kesinlikle UCM’nin çalışmalarını rahatsız etme ve baltalama girişimi olarak algılanabilir. UCM’nin yeminli yargıçları ve savcıları ve uluslararası topluluk, özellikle de BM, mahkemenin bağımsızlığını korumalı ve bireylerin veya grupların adalet arama haklarına saygı göstermelidir” denilerek, İsrail’in bu tehditkarlığı kınandı.

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.