Mısır'daki Müslüman Kardeşler Teşkilatı'nın (İhvan) Muhammed Muntasır müstear ismini kullanan sözcüsü "İhvan'ın örgütsel ve siyasal anlamda tarihi bir süreçten geçtiğini, bu sürecin teşkilatı 3 Temmuz 2013'te gerçekleştirilen darbenin ardından karşılaştığı çeşitli zorlukları aşması için bazı yapısal değişiklikleri yapmaya zorladığını" açıkladı.

AA muhabirine konuşan İhvan sözcüsü, "Teşkilatın içerisinde özellikle bazı konuları hakkında görüş ayrılığın bulunduğunu belirterek, söz konusu görüş ayrılığın teşkilatın içerisinde var olan "görüş çeşitliliğinden" kaynaklandığını ve mevcut yönetimin teşkilatta yer alan genç ile kıdemli üyelerin görüşlerini kavramaya çalıştığını" ifade etti.

"İhvan'ın içerisinde ayrılıkların meydana gelme olasılığın bulunmadığını" kaydeden Muntasır, prensiplerin var olduğu müddetçe İhvan'ın birliği konusunda endişelenmeye gerek olmadığını söyledi.

-Yapı ve yöntemler değiştirilebilir

"Örgütün yapısı ile hareket yöntemlerinin amaca hizmet ettiğini" hatırlatan Muntasır, "Yapı ve yöntemlerin durum ve şartlara göre geliştirebileceği hatta değiştirilebileceğini" dile getirdi.

Muntasır, "İhvan içerisinde görüş ayrılığa neden olabilecek muhtemel sebepler arasında teşkilatın mevcut yöneticileri arasında genel durumu değerlendirme ve çözüm bulma konusundaki ihtilaf, üyeleri arasında var olan nesil, çevre ve kültür farklılıklar, teşkilatın, yöneticilerini korumak adına almış olduğu ve aralarındaki görüşme olanağı kısıtlayan güvenlik tedbirleri ile yöneticilerine yönelik tutuklamaların yer aldığına" değindi.

Mısır'ın, Ocak 2011'deki devrimden önce mevcut atmosfere yaklaştığını ve adeta "Gerçek devrim havası"nın yaşandığına dikkat çeken Muntasır, "Baskı, öldürme, yolsuzluk ve fakirleştirme manzumesinin" her alanda "Halk intifadasının" patlak vermesine katkı sağladığını vurguladı.

-"İhvan: Sivil, halkçı ve devrimci"

"Sivil, halkçı ve devrimci" olarak nitelendirdiği İhvan teşkilatının, "askeri" olarak adlandırdığı yönetime karşı her türlü direnişin parçası olduğunu belirten Muntasır, İhvan'ın, devrimin halkın arasındaki alanını genişletmek ve toplumun iradesini özgürleştirmek için ihlaslı olan herkesle işbirliği yapacağını ifade etti.

Mısır'daki mevcut yönetimini destekleyen ülke ve yapıları eleştiren Muntasır, "Uluslararası toplumunun bir kısmı (Cumhurbaşkanı) Abdulfettah es-Sisi'yi desteklediğini ve yönetimde kalması karşılığında ekonomik ve güvenlik konularında verdiği tavizlerin karşısında şimdilik ondan vaz geçmek niyetinde olmadıklarını" savundu.

Mısır'daki darbe yönetimini "çete" olarak nitelendiren Muntasır, asker yöneticilerin bir türlü gerçekleşmeyen güvenlik ile ekonomik refah vaatleri karşılığında insanları soyduğunu ileri sürdü.

"Asker yöneticilerin söz konusu vaatleri aracılığıyla tıpkı Şam yönetimi lideri Beşşar Esed yaptığı gibi kendilerini ülkenin yöneticileri olarak lanse ettiğini" kaydederek, "Bu durumun hiçbir şekilde devam etmeyeceğini ve özgür insanların devrimlerini gerçekleştirmeye ve zorbaları devirmeye muktedir olduğuna" işaret etti.

"Darbeden bu yana Mısır güvenlik güçleri tarafından yapılan baskınları, öldürme olayları ile kovuşturmaların darbeyi reddedenlere olumsuz etkilediğini ancak onları durduramayacağını" dile getiren Muntasır, "Olumsuzlukları telafi etmek amacıyla geçmiş dönemin yeniden değerlendirildiğini ve İhvan'ın yeni devrimci uygulamaları faaliyete geçirmesinin yanı sıra darbeye karşı eylemlerinde çoğalma ve yeni katılımcıların olduğuna" dikkati çekti.

-"İhvan devrimin kazanımlarını geri getirecek"

"İhvan'ın, Ocak 2011 devriminin kazanımlarını geri getirecek, darbecileri cezalandıracak ve Muhammed Mursi'nin cumhurbaşkanı olarak dönmesini sağlayacak her türlü çağrıya cevap vereceğini" vurgulayan Muntasır, söz konusu şartların yerine getirilmesinin ardından İhvan'ın, askerlerin ve çıkar sahiplerin müdahil olmayacağı ve Mursi'nin cumhurbaşkanlığının yenileneceği veya başkasının seçileceği seçimin yapılmasına karşı olmadığını söyledi.

Teşkilat ile ülkenin mevcut yönetimi arasında uzlaşın mümkün olmadığına işaret eden Muntasır, hayatlarına mal olsa bile mevcut rejime meşruiyet kazandırmayacaklarını ve bir "çetenin" elini sıkmayacaklarını ifade etti.

"Başta Mursi olmak üzere teşkilatın önde gelen yöneticileri hakkında verilen idam ve ağırlaştırılmış hapis cezaların, emri vaki durumu kabul ettirmek amacıyla İhvan'a yapılan baskı olarak değerlendirildiğini belirten" Muntasır, "Teşkilata bu yönde ulaşan mesajları ciddiye alındığını ve ona göre davranıldığını" söyledi.

Ülkedeki ekonomik ve güvenlik durumunun kötüye gittiğini dile getiren Muntasır, "Mevcut yönetimin değişmesi şart olduğunu, değişmesi de sadece İhvan'ı değil bütün Mısır halkını ilgilendirdiğini" kaydetti.

-Bazı muhalifler demokrasiye güvenini yitirdi

Mevcut yönetimi şiddet oluşturmak ve muhaliflere karşı baskı uygulamakla suçlayan Muntasır, "Bazı muhaliflerin demokratik yöntemlere olan inancını neredeyse yitirdiğine değinerek, mevcut yönetimin bazı muhalifleri şiddete başvurmasına ittiğini" savundu.

İhvan'ın silahlı örgüt veya düzenli ordu olmadığını vurgulayan Muntasır, kendisini "Darbe ve askeri yönetime karşı devrimci mücadele yöneten, toplumu güçlendirmek ve devletin kurumlarını başta anayasa ve yasalar olmak üzere halkın iradesine amade etmek amacıyla çaba sarf eden İslami halkçı hareket" şeklinde tanımladığını hatırlattı.

Muntasır, "İhvan teşkilatının, Sisi rejiminin, Sina Yarımadası'nı yalnızlaştırmak ve halkını göç ettirmek, ülkenin güneyini fakirleştirmek, Filistin, Libya ve Sudan gibi komşu ülkelerde kriz çıkartmak, Suriye halkını öldürme konusunda Esed rejimi ve Rusya'ya yardım etmek ile ülkenin varlıkları başta Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) olmak üzere bazı ülkelere satmak suretiyle Mısır'ı yok etmek ve ulusal güvenliğine zarar vermeye yönelik projeyi uyguladığı inancı olduğunu" belirtti.

"Teşkilatın, Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) siyasi tutumunu ve varlığını azaltmak amacıyla başka bölgesel güçlerin bölgedeki nüfuzunu artırmasına izin vermesi yönündeki stratejisini yakından takip ettiğini" belirten Muntasır, kendilerinin kimseye düşmanlığı olmadığını, herkesin olaylar karşısında istenilen seviyede olmasını dilediklerini ve hikmet sahibi demokratik yönetim tarafından yönetilen istikrarlı bir Mısır'ın Arap ümmetinin selametinin garantisi olacağını inandıklarını ifade etti.

AA