Hüngür hüngür ağlayan Adnan Menderes: İmansız ve İslamsız yaşayamayız!

Hüngür hüngür ağlayan Adnan Menderes: İmansız ve İslamsız yaşayamayız!

O anların şahidi Cevat Akşit, Menderes'in hüngür hüngür ağladığını anlattı

Merhum Menderes'in, 'İslamsız ve imansız yaşayamayız.' sözlerini hatırlatan Cevat Akşit Hoca, onunla yaşadığı anısını şöyle anlattı:

"Merhum Menderes, 'Ben ne zaman İslam için önemli olan bir konuyu gündeme getirsem arkadaşlarım beni yalnız bırakıyorlar.' demişti. Çok yalnız olduğunu söyleyerek ağlamıştı. 'Müsteşarım bile Mason.' dedi. Bu Mason dediğimiz kişilerin hedeflerinde yüce dinimiz İslam var. Yıllar önce merhum Menderes'in söylediği Masonlar günümüzde de devletin önemli kurumlarında varlıklarını sürdürüyor."

'Kimse ile bir hesabımız yok'

"İmam Hatipler Elhamdulillah çoğaldı." diyen Akşit Hoca, "Bu okullarda birçok İlim adamı yetişti. Benim evladım da İmam Hatip mezunu. O da Harp Uçağı Motoru Uzmanı. İmam Hatiplerdeki çocuklarımız hem dinini hem de ilmi öğreniyor."

Buldukları her fırsatta İmam Hatipleri hedef alanlara da seslenen Akşit Hoca, şu ifadeleri kullandı:

"Biz bu yolda çok mücadele ettik ve bedeller ödedik ama kimse ile de bir kavgamız ya da hesabımız yok. Bizim üstümüze düşen vazifemizi yerine getirmek. Aziz Milletimiz İslam aleminde Ehl-i Sünnet yolunun en sağlam grubudur ve ilelebet öyle kalacaktır. Biz çağ açan çağ kapatan bir milletiz. İstiklal Savaşı'nı bu ruhla kazandık. 15 Temmuz hain darbe girişimini de bu ruhla püskürttük."

Cevat Akşit Hoca, cuntacılar tarafından idam edilen merhum Başbakan Adnan Menderes ile bir anısını şöyle anlatmıştı:

"İmam Hatiplerin yüksek kısmı için Türkiye genelinde istek vardı"

"İmam Hatip okullarının yüksek kısmının açılması için Türkiye genelinde yoğun bir istek vardı. İmam Hatip dernekleri birleşerek merhum Menderes'i ziyaret etme kararı almışlardı. Bu dernek adamları 17 yaşımda olmama rağmen randevu alınması noktasında benim aracı olmamı istediler.

Heyetle Ankara’ya gittim, durumu Menderes Hükümeti'nde Grup Başkan Vekili olan amcam Baha Akşit'e ilettim. Menderes o sıralar kimse ile görüşmüyordu, heyetleri kabul etmiyordu. İhtilalin ayak sesleri duyulmaya başlamıştı. Amcam, 'Durum böyle ama yine de bir söyleyeyim. İmam Hatipleri çok sever.' dedi. "

Merhum Menderes: İmam Hatiplere de hayır diyemem ki

"Menderes demiş ki 'Yahu Baha, kimseyi kabul etmiyorum ama İmam Hatiplere de hayır diyemem ki. Gece saat 10’da Başbakanlığa, değişik kapılardan birer ikişer gelsinler, ben polislere tembih edeceğim.'

Biz o zamana kadar Cumhurbaşkanı Bayar’ın köşküne çıktık. 'Celal Bayar, İran şahını ziyarete gitti. Ama sizden haberdarız. Burada size yemek vereceğiz.' dediler. Bende o sıra gençlik var, sağımı solumu hesap edemiyorum. Orada çayırlıkta akşam ezanı okumaya başladım. Hemen görevliler koştular; 'Aman ne yapıyorsun?' diye. 'Ne var?' dedim. 'Akşam namazını kılacağım.' Onlar da “tabii, tabii” diye karşılık verdiler. Bir şeyler serdiler. Orada bir akşam namazı kıldık.

Saat 10’a doğru Başbakanla görüşeceğimiz odaya girdik. Uzun bir masa var. Ben Menderes’in koltuğunun tam karşısına oturdum. Çünkü o sıralar biz de Menderes’e hayranız, sülalemiz Menderesçi..

Saat 10’da Başbakan geldi, koruma polisi ile içeri girdi. 'Oğlum sen çık' diye koruma polisini çıkardı ve kapıyı kilitledi. 'Kimse buraya girmeyecek.' diye de tembihledi."

'Hayatım pahasına da olsa İmama Hatipleri açacağım'

"Bekir Elam sözcümüz. Kendisi Konya İmam Hatip Lisesi Müdürü idi. Halk partili ama güzel konuşuyor. O kalktı, üç cümle kurdu. Menderes 'lütfen oturun beyefendi.' dedi. Bir başladı konuşmaya..Türkiye’deki komünist faaliyetleri, bölücü faaliyetleri, masonik faaliyetleri bir bir anlattı. Dedi ki; 'Benim müsteşarım Masonların reisi. Beni bu kadar bunalttılar, etrafımı çevrelediler. Ben Müslümanım. Türkiye'nin de ayakta kalmasının teminatı İslam’dır, imandır. Eğer bugün biz ayaktaysak, beyaz örtülü bir ninenin kucağında veya aksakallı bir dedenin kucağında büyümüş bir nesil olarak ayaktayız.' Ama nasıl ağlıyor? Hüngür hüngür ağlıyor.

'İmansız, İslamsız yaşanmaz. Hayatım pahasına da olsa, İmam Hatip okullarının yüksek kısmını açacağım. Arkadaşlarım beni desteklemiyor, laikliğe aykırı görüyorlar, yalnızım arkadaşlar.' dedi.

Böyle iki saat konuştu. Ağladı, ağlattı herkesi. Halk partililer dahi onun samimiyetine inandılar. Çok şeyler anlattı daha..Üniversitedeki profesörlerin faaliyetlerini falan, hepsini biliyor..

Görüşme bitti, çıkacağız. Kimseye elini öptürmedi. Ben en son kaldım. Kafaya koydum, elini öpeceğim. 17 yaşındayım, acı kuvvetim var o zaman. Menderes sportmen bir adamdı. Koca koca elleri vardı. Tam ben öpecekken elini çekmek istedi. Şuradan tuttum, nereye çekecek? Delikanlıyım, tuttum, çevirdim, elini öptüm. Sırtımı okşadı; “Aferin, aferin” dedi. Hiç unutamayacağım, yanaklarımdan öptü.

O sene Celal Yardımcı, Milli Eğitim Bakanı'ydı. Celal Bayar ile ikisi 'hayır' dediler, açmadılar. Ertesi sene Celal Yardımcı’yı terfi ettirdi, devlet bakanı ve başbakan yardımcısı yaptı. Milli Eğitim Bakanlığı boşaldı."

'Okul Fatih Çarşamba'da açıldı'

"Nafia, Tevfik İleri’yi vekaleten Milli Eğitim Bakanlığına getirerek İmam Hatip okulunun yüksek kısmını açtı. Okul Fatih-Çarşamba’da açıldı. 59 kişilik kontenjan tanıdılar.

Bir gün orada, Avukat merhum Yusuf Türel (İlim Yayma Cemiyeti Başkanı) Tevfik İleri’yi bir toplantıya davet etmişti. Yusuf Türel söz aldı: 'Neden kontenjan 59 kişi? Bizden bina isteyin, para isteyin. Neden 590 kişi değil.' diye bayağı hükümete çattı.

Tevfik İleri kürsüye çıktı; 'Üstümüze gelmeyin.' dedi, ağladı. 'Bunu biz nasıl açtığımızı siz bilemezsiniz..Dua edin, çoğalsın.' dedi. Ama adam ağladı, hiç unutamıyorum. Hakikaten sonra İslam Enstitüleri çoğaldı. Bunda Menderes’in büyük hizmeti var. Gerçekten de hayatıyla ödedi. Hakkını yememek lazım. Ben onun dış ülkelere gidip gelirken Eyüp Sultan’ı ziyaret ettiğini biliyorum. Böyle inançlı bir insandı. Mazlumen asıldığına inanıyorum."

Yassıada Duruşmalarına Katılmam

"İslam enstitüsünde okurken Yassıada Mahkemeleri oldu. Ben de amcam Baha Akşit’in Yassıada’da mahkum olması hasebiyle bir duruşmaya dinleyici olarak katılmıştım. O gün Rahmetli Menderes’i de yakından gördüm, önümden geçmişti. Elbise dökülüyordu adamın üstünde, o kadar zayıflamış. Amcam anlattı da, Menderes çok işkence görmüş 'Nasıl dayandı bilemiyorum.' derdi amcam.

Bizans’tan kalma, içinde böceklerin dolu olduğu, çamurlu bir yere her gün Menderes’i kapatırlarmış. Aynı zamanda kimseyle konuşturmuyorlarmış ki, psikolojisi bozulsun da mahkemede konuşamasın. Yoksa biliyorsunuz o konuşmasıyla, hitabetiyle mahkemedeki hakimleri sustururdu."

Yeni Akit

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
1 Yorum