Hem Üstadına, hem de kendine zarar gelmemek için...

Hem Üstadına, hem de kendine zarar gelmemek için...

Günün Risale-i Nur dersi

Bismillahirrahmanirrahim

BEŞİNCİSİ

Hakkı Efendidir. Şimdi burada olmadığı için, Hulûsi’ye vekâlet ettiğim gibi ona da vekâleten derim ki:

Hakkı Efendi talebelik vazifesini hakkıyla ifa ederken, ahlâksız bir kaymakam geldi. Hem Üstadına, hem de kendine zarar gelmemek için, yazdıklarını sakladı. Muvakkaten hizmet-i Nuriyeyi terk etti. Birden, bir şefkat tokadı mânâsında, bin lirayı vermeye mükellef olacak bir dâvâ başına açıldı. Bir sene o tehdit altında kaldı. Tâ geldi, burada görüştük, avdetinde hizmet-i Kur’âniyeye, talebelik vazifesine girdi. Şefkat tokadının hükmü kalktı, tebrie etti.

Sonra Kur’ân’ı yeni bir tarzda HAŞİYE-1 yazmak hususunda talebelere bir vazife açıldı. Hakkı Efendiye de hisse verildi. Elhak, o hissesine sahip çıktı. Bir cüz’ü güzel yazdı. Fakat derd-i maişet zaruretiyle kendini mecbur bilip, gizli dâvâ vekâletine teşebbüs etti.

Birden, bir şefkat tokadı daha yedi. Kalemi tutan parmağı muvakkaten kırıldı. “Bu parmakla hem dâvâ vekâleti yapmak, hem Kur’ân’ı yazmak olmayacak” diye, lisan-ı mânâ ile ihtar edildi. Dâvâ vekâletine teşebbüsünü bilmediğimiz için, parmağına hayret ediyorduk. Sonra anlaşıldı ki, kudsî, sâfi hizmet-i Kur’âniye, gayet temiz, kendine mahsus parmakları başka işe karıştırmak istemiyor.

Her ne ise... Hulûsi Beyi kendim gibi bildim, ona bedel konuştum. Hakkı Efendi de aynen onun gibidir. Eğer benim vekâletime razı olmazsa, kendi tokadını kendi yazsın.

(Lem'alar | Onuncu Lem'a)
---
HAŞİYE-1 : Tevafuk mucizesini gösterir bir surette demektir.