Habîbim, yâ Muhammed! Onların ne malları, ne de evlâdları seni imrendirmesin!

Habîbim, yâ Muhammed! Onların ne malları, ne de evlâdları seni imrendirmesin!

Ayet meali

Bismillahirrahmanirrahim

Cenab-ı Hak (c.c), Tevbe Suresi 52-57. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:

52 . De ki: “(Siz) bizim için iki iyiliğin (zafer veya şehâdetin) birinden başkasını mı bekliyorsunuz? Biz ise sizin için, Allah’ın ya kendi katından veya bizim ellerimizle size bir azab vermesini bekliyoruz. Öyleyse bekleyin, doğrusu biz de (Allah’ın size nasıl muâmele edeceğini görmek üzere) sizinle berâber bekleyicileriz!”

53 . De ki: “(Allah yolunda) ister gönüllü ister gönülsüz harcayın, (verdikleriniz) sizden (aslâ) kabûl edilmeyecektir. Çünki siz, bir fâsıklar topluluğu oldunuz!”

54 . Onların harcamalarının, kendilerinden kabûl edilmesine mâni‘ olan, gerçekten onların Allah’ı ve Resûlünü inkâr etmeleri, namaza ancak tenbel tenbel gelmeleri ve (mallarını) ancak isteksiz kimseler olarak harcamalarından başka bir şey değildir.

55 . (Habîbim, yâ Muhammed!) Artık onların ne malları, ne de evlâdları seni imrendirmesin! Allah bunlarla ancak, onlara dünya hayâtında azâb etmeyi ve onların kâfir kimseler olarak canlarının çıkmasını istiyor.

56 . Doğrusu onlar, muhakkak sizden olduklarına dâir Allah’a yemîn de ediyorlar. Hâlbuki onlar sizden değildirler; fakat onlar (sizden) korkan (ve bunun için Müslüman gözüken) bir topluluktur.

57 . Eğer bir sığınak veya mağaralar veya girecek herhangi bir delik bulsalardı, elbette onlar koşarak oraya yönelirlerdi.