'Filistin hükümetinin devamından yanayız'

'Filistin hükümetinin devamından yanayız'

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, Filistin Uzlaşı Hükümeti'nin istifasıyla ilgili "Biz birlik hükümetinin devam etmesinden yanayız. Bir hükümet krizi de arzu etmiyoruz" dedi.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, Dışişleri Bakanlığında düzenlediği olağan basın toplantısında gündemi değerlendirdi ve gazetecilerin sorularını cevapladı.

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e Allah'tan rahmet, yakınlarına da baş sağlığı dileyen ve Demirel'in vefatı sebebiyle ulusal yas ilan edildiğini hatırlatan Bilgiç, Türkiye'nin dış temsilciliklerinde bayrakların yarıya indirileceğini ve taziye defterleri açılacağını söyledi. Bilgiç, cenaze töreniyle ilgili Türkiye'deki yabancı temsilciliklere de nota iletildiği bilgisini verdi.

Bilgiç, toplantının soru cevap bölümünde Filistin'deki Uzlaşı Hükümeti'nin istifasıyla ilgili soruya "Bu konu Filistinli kardeşlerimizin takdirinde olan bir konu. Biz tabiatıyla birlik hükümetinin devam etmesinden yanayız. Bir hükümet krizi de arzu etmiyoruz ve beklemiyoruz" cevabını verdi. Bilgiç, Türkiye'nin yaklaşımının " Filistin davası bakımından büyük önem taşıyanFilistin ulusal birliğinin mevcut kazanımlarının korunarak artırılması ve güçlendirilmesi" olduğunu ve Filistin'e her türlü desteği vermeye devam edeceklerini kaydetti.

Mursi hakkındaki idam kararı

Bilgiç, Mısır'da darbeyle görevden uzaklaştırılan ülkenin seçilmiş ilk cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'ye verilen idam cezasıyla ilgili olarak da şunları söyledi:

"Mısır'ın seçilmiş cumhurbaşkanı Mursi ve diğer 106 kişiye verilen idam cezalarının onanmasını şiddetle kınıyoruz. Bu kararların keyfi, uluslararası standartları karşılamaktan uzak ve hukuki sayılmayacak bir süreç içinde olduğunu da düşünüyoruz. Ayrıca bu kararların hukukun, temel hak ve özgürlüklerin ihlali olduğunu da hep söyledik."

Suriye sınırındaki durum

Sözcü Bilgiç, Suriye sınırdaki duruma ilişkin soru üzerine 3 Haziran'dan bu yana hem uluslararası koalisyonun bombardımanı hem de DAEŞ ve YPG arasındaki silahlı çatışmalar nedeniyle 23 bin 349 kişinin Türkiye'ye sığındığını anlattı. Bilgiç, bu kişilerden yaklaşık bin 100'ünün Akçakale'den tekrar Tel Abyad'a döndüğünü aktardı.

"Uluslararası camia DAEŞ'i güçlendiren nedenleri tam anlamıyla göremiyor" diyen Bilgiç, Türkiye'nin başından beri hem DAEŞ hem de rejime karşı kapsamlı bir stratejiye ihtiyaç duyulduğunu vurguladığına işaret etti.

Bilgiç, kitlesel göçlerle ilgili olarak diğer ülkelere ve uluslararası kuruluşlara hasassiyetlerin iletildiğini belirtti.

Kırım Tatarlarına yönelik hak ihlalleri

Sözcü Bilgiç, Ukrayna'ya yapılacak yardımlara ilişkin soruya ise 10 milyon dolarlık hibe taahhüdünde bulunulduğunu ancak henüz bunun büyük bir kısmının gerçekleşmediği cevabını verdi. Bilgiç, bu yardımların bir kısmının mağdur olan Kırım Tatarları için kullanılacağını kaydetti.

Kırım Tatarları konusunun Türkiye için çok önemli olduğuna işaret eden Bilgiç, Kırım'a gönderilen gayriresmi heyetin raporuna da değindi.

Rapor'da Kırım Tatarlarına yönelik "pek çok hak ihlali, baskı ve sindirme faaliyetlerinin sistematik bir biçimde sürdüğünün" yer aldığına dikkati çeken Bilgiç, "Rusların, özellikle fiili Rus yönetiminin verdiği sözlerin de tutulmadığı hususu açıkça görülüyor" diye konuştu. Rapor incelendiğinde pek çok hak ihlalinin açık bir şekilde görüleceğini söyleyen Bilgiç, Türkiye'nin "dün olduğu gibi bugün de Kırım Tatarlarına her türlü desteği vermeye hazır" olduğunu dile getirdi.

AA

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.