Elektrikli araçlara ilgi artmaya başladı

Elektrikli araçlara ilgi artmaya başladı

Düşük maliyetli şarj ile yüzlerce kilometre yol gidebilen elektrikli araçlara ilgi son yıllarda artmaya başladı.

Yenilenebilir enerji kaynaklarına daha çok ihtiyaç duyulduğu günümüzde birçok otomobil üreticisi benzin, motorin ve LPG ile çalışan araçlara alternatif olarak elektrikli otomobiller ile ilgili Ar-Ge çalışmalarını sürdürüyor.

Otomotiv sektörü temsilcileri, yüksek akaryakıt giderlerinden şikayetçi sürücüler ve çevre kirliliğinin azaltılması noktasında iyi bir seçenek olan elektrikli araçların yakın gelecekte yollarda daha çok görüleceğine dikkat çekiyor.

ELEKTRİKLİ OTOMOBİL TEKNOLOJİSİ YENİ DEĞİL

Kopuz Grup Yönetim Kurulu Başkanı ve Filo Yönetim Uzmanı Gökhan Kopuz,
son yıllarda otomotiv sektöründe daha fazla öne çıkan elektrikli araç teknolojilerinin aslında yeni bir gelişme olmadığını vurguladı.

Kopuz Grup Yönetim Kurulu Başkanı ve Filo Yönetim Uzmanı Gökhan Kopuz, elektrikli otomobillerin ilk olarak 18. yüzyılın ortalarında kullanılmaya başlandığı fakat içten yanmalı motor teknolojisindeki ilerleme ve petrol kullanan araçların ucuz olarak toplu üretiminin gerçekleştirilmesi ve o dönemlerde petrol fiyatlarının düşük olmasının elektrikli araçların sonunu hazırladığını belirtiyor.

Elektrikli otomobillere ilginin kısa süreli olduğunu ifade eden Gökhan Kopuz, elektrikli araçlara ilginin artmasını şöyle açıkladı: "Son yıllarda otomotiv sektöründeki teknolojik gelişmeler ile birlikte batarya ve güç yönetimindeki ilerlemelerin elektrikli araçlara ilgiyi yeniden artırdı. Petrol fiyatlarının sürekli yükselmesinin yanı sıra çevreyi koruma kaygılarının da artması elektrikli otomobillerin günümüz dünyasındaki konumunu tekrar gündeme getirdi."

ELEKTRİKLİ ARAÇLARIN AVANTAJLARI DA VAR DEZAVANTAJLARI DA

Elektrikli araçların benzin ve motorin ile çalışan araçlara göre en büyük avantajları gürültülü motora sahip olmaması, çevreye etkilerinin daha az olması, periyodik bakım maliyetlerinin düşük olması, parça değişim periyodunun uzun olması olarak biliniyor. Bunların yanı sıra olası bir kaza durumunda araçların yanma ve patlama ihtimali de azalıyor.

ELEKTRİKLİ OTOMOBİLLER NEDEN YAYGINLAŞAMIYOR?

Elektrikli araçların dezavantajları ise içten yanmalı motora sahip araçlara göre satın alma fiyatlarının daha pahalı olması, ikinci el piyasasının zayıf olması, tek şarj ile gidilen mesafenin dizel ya da benzinli araçlara göre düşük olması, çok yüksek hıza çıkamaması, pil şarj etme istasyonlarının yaygın olmaması, yüksek batarya kiraları olarak öne çıkıyor. Ayrıca elektrikli araçların kullandığı elektriğin üretildiği elektrik santrallerinin elektrik üretimine paralel olarak daha fazla karbondioksit salımına sebep olduğu tartışılıyor. Otomotiv sektörü temsilcileri elektrikli araçların gelecekte yaygın olarak kullanılacağı konusunda hemfikir olsa da elektrikli araçların geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması sürecinin yavaş ilerlemesi kafalarda soru işareti olarak duruyor.

ELEKTRİKLİ ARAÇLAR ÇEVREYİ VE HAVAYI NE KADAR KORUYACAK?

Elektrikli araçların yaygınlaşması ile birlikte cevap bekleyen en önemli soru çevrenin ve havanın ne kadar korunacağı. Elektrik üretiminin büyük bir bölümünün petrol ve nükleer gibi çevreyi tehdit eden yöntemler ile elde edildiği biliniyor. Elektrikli araç kullanımı arttıkça elektrik sarfiyatının da artacağı bilinen bir gerçek. Bu noktada elektrik talebini karşılarken çevreye verilecek zararın içten yanmalı motorların verdiği zarara göre daha az olması gerekiyor. 

IHA

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.