Demek rıza-yı Muhammedî aleyhissalâtü vesselâm dairesine girmiş

Demek rıza-yı Muhammedî aleyhissalâtü vesselâm dairesine girmiş

Günün Risale-i Nur dersi

Bismillahirrahmanirrahim

بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ 1

Aziz, sıddık kardeşlerim

Ben hem Risale-i Nur'u, hem sizleri, hem kendimi, Hüsrev ve Hıfzı ve Bartınlı Seyyid'in kıymettar müjdeleriyle hem tebrik, hem tebşir ediyorum. Evet, bu sene hacca gidenler, Mekke-i Mükerremede Nurun kuvvetli mecmualarını büyük âlimlerin hem Arapça, hem Hintçe tercüme ve neşre çalışmaları gibi, Medine-i Münevverede dahi o derece makbul olmuş ki, Ravza-i Mutahharanın Makber-i Saadeti üstünde konulmuş. Hacı Seyyid, kendi gözüyle Asâ-yı Mûsâ mecmuasını kabr-i Peygamberî (a.s.m.) üzerinde görmüş. Demek makbul-ü Nebevî olmuş ve rıza-yı Muhammedî aleyhissalâtü vesselâm dairesine girmiş.

Hem niyet ettiğimiz ve buradan giden hacılara dediğimiz gibi, Nurlar bizim bedelimize o mübarek makamları ziyaret etmişler. Hadsiz şükür olsun, Nurun kahramanları bu mecmuaları tashihli olarak neşretmeleriyle, pekçok faidelerinden birisi de; beni tashih vazifesinden ve merakından kurtardığı gibi, kalemle yazılan sair nüshalara tam bir me'haz olmak cihetinde yüzer tashihçi hükmüne geçtiler. Cenâb-ı Erhamürrâhimîn o mecmuaların her bir harfine mukàbil onların defter-i hasenatlarına bin hasene yazdırsın. Âmin, âmin, âmin.

***

Müjdeli ve tabiri çıkmış lâtif bir rüya

Bana hizmet eden Ali geldi, dedi: "Ben rüyada gördüm ki, sen Hüsrev'le beraber Peygamber aleyhissalâtü vesselâmın elini öptün." Birden, bir mektup aldım ki, Hüsrev'in hattıyla yazılan Asâ-yı Mûsâ mecmuasını kabr-i Muhammedî aleyhissalâtü vesselâm üzerinde hacılar görmüşler. Demek benim bedelime Peygamber aleyhissalâtü vesselâmın mânevî elini, Hüsrev kaleminin vasıtasıyla öpmüş ve rıza-yı Nebeviyeye mazhar olmuş.

1) Her türlü kusur ve noksandan uzak olan Allah'ın adıyla.

Bediüzzaman Said Nursi
Şualar