Bunun için üç çocuğa izin veren yasa değişikliğini yaz aylarında kabul eden Çin, son dönemde yerel yönetimlere yetki vererek soruna kendi imkanları doğrultusunda çözüm geliştirmelerini bekliyor.

Ülkenin kuzeydoğusu bu demografi sorununun en çok hissedildiği bölgelerin başında geliyor. Bu bölgede yer alan Jilin, Liaoning ve Heilongjiang gibi vilayetlerde çiftler evlenmeyi ve aile kurmayı erteliyor. Bölgede nüfus oranı 2010'a kıyasla yüzde 10,3 geriledi.

Yüzde 12,7 oranında azalan nüfusu arttırmak için hareket geçen Jilin vilayeti evli çiftlere çocuk sahibi olmaları halinde 200 bin yuan (yaklaşık 31 bin dolar) kredi verileceğini açıkladı.

Mali teşvikler kapsamında iki ya da üç çocuk sahibi çiftlerin küçük şirket kurmaları halinde bazı muafiyetlerden ve katma değer vergisinden muaf tutulacağı da belirtildi.

Yerel makamlar ayrıca doğumda annelik iznini 98 günden 180 güne ve erkekler için bakım iznini de 15 günden 25 güne çıkaracaklarını duyurdu. Ülke genelinde doğum izinlerini artırma yönüne bir eğilim var.

Azalan nüfusun sorumlusu tek çocuk politikası

Çin'in nüfus artış hızı son 10 yılda en düşük seviyesine geriledi. Mayıs ayında yayınlanan 2010-2020 arası nüfus sayımı sonuçlarına göre, Çin'in nüfusu yüzde 5,38 artarak 1,41 milyara yükseldi. Bir önceki on yılda ise nüfus artışı yüzde 5,84 olmuştu.

Bu durumun sorumlusu Pekin yönetiminin 1970'lerden beri uyguladığı tek çocuk politikası olarak görülüyor. Azalan nüfus Çin nüfusunun refaha kavuşmadan yaşlanacağı endişesi sorunun altında yatan sebep. Çinli yetkililerin azalan doğum oranına karşı çok geç adım attıkları yönünde eleştiriler geliyor.

Resmi verilere göre, 2020'de Çin'de nüfusun korunması için doğum oranının kadın başına 1,3 oranında olması gerekiyor. Bu oran yaşlanan Japon ya da İtalyan toplumlarında yaklaşık 2 civarında.

euronews