Bosnalı komutan soykırımı anlattı

Bosnalı komutan soykırımı anlattı

Bosnalı komutan Necad kurtoviç: 'Müslümanlar'ın elinde savaş öncesinde hiçbir silahları yoktu. silah alabilmek için evlerimizi, ineklerimizi sattık' dedi.

Bosnalı komutan Necad Kurtoviç'in “Soykırım Amaçlı Büyük Sırp Saldırısına Karşı Gorajde Savunmasının Hazırlığı” adlı kitabı, Ankara'nın Keçiören ilçesinde tanıtıldı.  Estergon Türk kültür Merkezi’nde düzenlenen tanıtıma Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak, kitabın yazarı Boşnak komutan Necad Kurtoviç ve diğer yetkililer katıldı. Keçiören Belediye Başkanı Ak, Gorajde şehri ile tanışmasının 2009 yılında olduğunu belirterek, 2009 yılından itibaren Gorajde ile Keçiören Belediyesi’nin kardeş ilçe olduklarını hatırlattı. Ak, Balkanlar'da Müslüman denince akla Türk geldiğini söyleyerek, “Srebrenitza’da katliam yapmak üzere giren komutan, ‘Türkler'den intikam almaya geldik’ diye katliam gerçekleştiriyor. Boşnaklar'dan, Müslümanlar'dan değil, Türkler diyor” ifadelerini kullandı.
Ak, şunları kaydetti:
“Gorajde, Bosna-Hersek’in giriş kapısı. Dolayısıyla Fatih Sultan Mehmet’in Bosna Hersek’e giderken Virinia’yı geçtiği yer. Bosna’ya gittiğiniz zaman kendinizden bir şeyler görüyorsunuz. Gönül dilimiz aynı, davranış biçimi, oturma biçimi, yeme-içme, yemekler, adetler aynı. Çok kolay gidiliyor.”
Gorajde’nin silahlarını bırakmayarak ayakta kaldığını kaydeden Ak, “Srebrenitza’da Birleşmiş Milletler güvenlik güçleri, ‘Biz zaten koruyacağız. Onun için emin olun, bize güvenin’ diye oradaki Müslümanlar'ın silahlarını ellerinden alıyorlar. Şehir savunmasız kalıyor. Sırplar, orada katliam yapıyor. Gorajde için aynısı düşünülüyor. Gorajde direndi. Onun için Bosna’ya, Bosna’daki Çanakkale olarak Gorajde’yi gösteriyoruz” dedi. 
Bosnalı komutan ve savaş gazisi Necad Kurtoviç, “1992 yılına kadar Yugoslavya‘da yaşıyorduk. Yugoslavya da komünist bir ülke olduğu için zor durumda kaldık. Komünist rejimlerde Allah inancı yoktur. O dönemde dini bilmiyorduk, camiler yoktu” ifadelerini kullandı. Kurtoviç, savaştan önce Yugoslavlar, Makedonlar ve Karadağlılar'ın birlikte yaşadıklarını hatırlatarak şunları kaydetti:
“1971’e kadar kendimizi hep Sırplar, Karadağlılar, Makedonlar olarak tanıtmak zorundaydık. Sırp ama Müslüman, Hırvat ama Müslüman olarak tanıtmak zorundaydık. 1971’de kendimizi Müslüman olarak tanıtmaya başladık.”
1991’de Sırplar'ın kendilerine Ruslar'ın desteği ile savaş açtıklarını söyleyen Kurtoviç, “1991 yılına kadar Yugoslavya’da tek partili sistem vardı. 1991’de Yugoslavya tek partili sistemden çok partili sisteme geçtiğinde savaş yavaş yavaş başlıyordu. Dubrovneik, Hırvatistan’a saldırıları oldu, ama biz inanamıyorduk. 1991 yılına kadar eski silahlar toplanmaya başladı diye bizi inandırmak istediler, silahların yerine yeni silahlar geldi” şeklinde konuştu.
Kurtoviç şöyle devam etti:
“Şubat 1992’de Sırplar kendi belediyelerini kurdular. O zaman anladık ki, birlik, beraberlik yalanmış. Yugoslavya Avrupa’nın dördüncü büyük askeri gücüydü. Bu askeri güç Sırp tarafını tutmaya başladı. Müslümanlar'ın elinde savaş öncesinde hiç bir silahları yoktu. Hepsi Sırplar'ın eline geçmişti. Kendi imkanlarımızla silah aldık. Eski silahlar 200-300 mark, Kalaşnikof gibi ağır silahlar bin mark. Silah alabilmek için evlerimizi, ineklerimizi sattık.”
Keçiören Belediye Başkanı Ak, günün anısına Kurtoviç’e plaket verdi. 

İHA

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.