Gazeteci Şükrü Tontaş'ın Bitlis Haber'deki yazısında "Bitlis Etnografya Müzesi’nden çıkarılan eserler ve şehirdeki arkeolojik kazılarda bulunan bulgular, Ahlat Müzesi’nin depolarında bekletiliyor. Bekletiliyor mu, yoksa çürümeye mi terk edildi? Bu sorunun cevabını kimse açıkça vermiyor veyahut vermek istemiyor" dedi.

Bitlis'in tarih fışkıran bir şehir olduğuna dikkat çeken Tontaş, "7 bin yıllık bir geçmişe sahip, 700’ü aşkın tescilli eseri barındıran bir kadim kentten söz ediyoruz. Böyle bir şehirde hâlâ bir müze olmaması ne anlama geliyor? Türkiye’de il merkezinde müzesi bulunmayan başka bir şehir var mı?" diye sordu.

Tontaş, müze binasının daha önce hükümet konağı olarak kullanıldığını ve Said Nursi'nin de bir süre kaldığını belirterek, "Eğer restore edilecekse, neden yeniden müze olarak açılmasın? Bitlis’in buna hem hakkı var hem de ihtiyacı. Ama Etnografya Müzesi için, kültür evi yapılacak deniliyor. Öyleyse 1990 yılına kadar hükümet konağı olarak kullanılan ve Üstad Bediüzzaman Said-i Nursi’nin de içinde kaldığı, aynı zamanda "Korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı" olarak tescillenen bina ya yeniden müze olarak kullanılsın ya da Bediüzzaman Said-i Nursi Kültür Evi olarak hizmet versin" şeklinde yazdı.