Bediüzzaman: Yıldızlar çarpışarak, küremiz büyüklüğünde kıvılcımlar saçacak!

Bediüzzaman: Yıldızlar çarpışarak, küremiz büyüklüğünde kıvılcımlar saçacak!

Şu sekeratı zihninde temessül etmek istersen bak!

(Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin Nokta adlı eserinden bölümler.)

İkinci Nokta: Şu mevtin vukuudur. Buna delil; cemî’-i edyân-ı semâviyenin icmaıdır. Bütün fıtrat-ı selîmenin şehâdetidir. Ve kâinatın tahavvül ve tebeddül ve tagayyürünün işaretidir.

Şu sekeratı zihninde temessül etmek istersen bak! Şu kâinat; dakik, ulvî bir nizam ile birbirine bağlanmış. Hafi, nâzik, latîf bir birbiriyle tutunmuş!.. Ve ecram-ı ulviyeden bir cirim “kün!” veya “mihverinden çık!” hitabına mazhar olunca sekerata başlar. Nücûm tesâdüme, ecram telâtuma; fezâ-yı gayr-ı mütenâhî, gülleleri küreler gibi büyük, milyonlar top sadalarının muhassalıyla vâveylâya başlar. Birbirine çarpışarak, küremiz büyüklüğünde kıvılcımlar saçacak! 

İşte şu mevt ile dest-i kudret, kâinatı çalkalar. Kâinat tasaffî ile ayrılmaya başlar. Cehennem aşireti ve maddesiyle bir tarafa çekilir; Cennet anâsırı ve letâifiyle başka yerde tecellî eder.

Said Nursi