Ahmet Bilgi'nin haberi:

RİSALE HABER-Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez 2016 Yılı Kutlu Doğum etkinlikleri çerçevesinde Ayasofya'da düzenlenen "Aşk-ı Nebi" sergisinin açılışını yaptı.

DAVUTOĞLU: İSTANBUL'UN EN MÜBAREK MEKANI AYASOFYA

Açılışta Ayasofya mesajları da yer aldı. Ayasofya'yı "şehrin en mübarek mekânı" olarak adlandıran Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Bu mekân, mekânlardan bir mekân değildir. Bu mekân, kelime-i tevhit ile tanışmasından itibaren her taşına sadece Kelamı İlahinin işlendiği ve her bir köşesinde en güzel hatlarla aşk-ı Nebinin, aşk-ı İlahinin işlendiği bir mekândır. Allah aşk-ı Nebiyi, aşk-ı İlahiyi bu aziz şehirden ve bu aziz şehrin mührü, kalbi Ayasofya’mızdan ayırmasın" dedi. 

Hilye-i Şerif'in "bir başka aşkın adı" olduğuna dikkat çeken Davutoğlu, sözlerini şöyel sürdürdü: "Peygamber aşkının, Hazreti Muhammed Mustafa Aleyhissalatu Vesselama duyulan aşkın ifadesi. Kur'an-ı Kerim’in hattıyla Rabbimize cemal ile ulaşmaya çalışan ruh, Hazreti Peygamber aşkıyla bu kez Hilye-i Şeriflerde onun güzelliğini tasvir etmeye yönelir. Mesele salt bir tasvir meselesi değildir ya da mesele salt bir anlatım meselesi değil, en güzel sanatla, en güzel insanı en güzel gözlere sunabilme çabası, gayreti. En güzel insan, alemlerin kendisi için yaratıldığı, insanın kemalini temsil etmesi … tek başına bütün bir insanlığı temsil eden bir Nebi. En güzel, en deruni aşk ise ona duyulan aşktır. Her aşk bu anlamda kutsaldır, büyüktür ama, Hazreti Peygamber’e duyulan aşk bir kez insan şahsiyetini şekillendirmeye başlamışsa, artık onun ahlakıyla ahlaklanmak, onun diliyle dillenmek, onun sözüyle söz ve kelama ulaşmak insanlar için en temel amaç haline gelir. Onun için, şehirlerin en güzelinde, mekânların en azizinde sanatların en güzeli olan hat sanatıyla insanların en güzelini anlatan Hilye-i Şerifleri buluşturan arkadaşlara ve bunu düşünenlere teşekkür ediyorum.

O GÜZEL KELAM AYASOFYA’YLA BULUŞTU

"Birçok şeye aynı anda vesile oldunuz, kelamı kadim, o güzel kelam Ayasofya’yla buluştu, Aşk-ı Nebi Ayasofya’yla buluştu ve o aşk ile yürüyen feth-i mübinin eminim neferleri, Fatih Sultan Mehmet Han’dan Akşemseddin Hazretleri’ne kadar hepsi şu anda bu ana şahittirler. Bizler de o şahadetin farkında olarak bir kez daha ifade ediyoruz ki, bu topraklarda, bu aziz şehirde, bu aziz mekânda aşk-ı İlahi de, aşk-ı Nebi de hiç eksik olmayacak. Ve bu topraklar ve bu mekânlar kelamdan hiç koparılmayacak ve bu topraklar ve bu mekânlar kalem ile hep kelamı birleştirecek ve hep beraber kemale ulaşabilmek, son nefeste aşkların en güzeliyle, Hazreti Mevlana’yı burada zikretmeden olmaz, Şeb-i Arus ile Rabbimize bir düğün muştusuyla kavuşacağımız ana kadar da bu hali yaşamak üzere yol çıktık.

AYASOFYA'YI TAZİM İLE SELAMLIYORUM 

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez de sözlerine Ayasofya'yı selamlayarak başladı: “Fethi Mübin ile birlikte her taşı ihtida etmiş bu muhteşem mabedi, Ayasofya'yı tazim ile selamlıyorum. Fethi Mübinden bugüne kadar bu kubbenin altında secde-i Rahmana kapanmış bütün büyüklerimizi rahmetle yad ediyorum. Sadece bir mabed değil bir köşesinde Molla Gürani'lerin hukuk öğrettiği, bir köşesinde Akşemseddinlerin irfan geleneğimizin en nadide bilgilerini insanlıkla paylaştığı, bir köşesinde Ali Kuşçuların astronomi öğrettiği bu yüce mabette bir Kutlu Doğum arefesinde bizleri bir araya getiren Yüce Rabbimize hamd ediyorum" dedi.

MUHAMMED MUSTAFA AŞKI, SEVGİSİ VE MUHABBETİ

Görmez, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz millet olarak dinimizin kitabını okuyarak Müslüman olmamışız. Elbette aslolan dinin kitabı ancak biz bu kitabı insanlığa getiren ve onu hayata dönüştüren zat-ı kibriyaya muhabbet duyarak Müslüman olmuşuz. Bizim medeniyetimizde Muhabbetle Muhammed aynı kelimeler olmuş. Bizim tarihimizi kılıç kalkan üzerinden okuyanlar yanılırlar. Bizim tarihimizi oyun eğlence üzerinden okuyanlar yanılırlar. Bizim tarihimizi bir aşk, sevgi, muhabbet, sevda üzerinden okuyacaksak, bu aşk, sevgi Muhammed Mustafa aşkı, sevgisi ve muhabbetidir. Bugün bir numunesini gezeceğimiz hilye-i şerifler mimarimizin her karesine nakşettiğimiz sevgili Peygamberimize olan sevgimizi ifade eden sanat eserlerimiz aynı zamanda bunun en güzel ifadesidir.

NELER VAR?

Hz. Peygamber’in (asm) yaradılış güzelliklerini anlatan Hilye-i Şerifelerin yanı sıra, sergi de ilk defa O’nun yaradılış güzellikleri; “O Güzel Ahlakı Tamamlamak Üzere Gönderilmiştir”, “O Âlemlere Rahmet Olarak Gönderilmiştir”, “Mühr-i Nübüvvet O’nun Alâmetlerinden Biridir”, “Muhammed İsm-i Şerîfi İlk O’na Ad Olmuştur”, “O’nun Remzi Gül’dür”, “O’na Duyulan Sonsuz Hasrettir, Hilye-i Şerifeler", “Hadis, Siyer, Megâzi, Şemâil, Delâil O’nu Anlatır” ve “O’nun En Büyük Mucizesi Kur’ân-ı Kerim’dir” başlıklı bilgi panolar da yer alıyor.