YKS Üniversite tercihlerimi yaparken nelere dikkat etmeliyim?

3 milyondan fazla adayın uzun süreden beri hazırlandıkları ve bir o kadar ailenin heyecanla beklediği, baraj olmaksızın hemen hemen herkesin YKS’de tercih yaparak gelecekteki hayatlarını şekillenmesine vesile olacak üniversite tercih işlemleri 27 Temmuz 2022 Çarşamba günü başlıyor. Puanlar ve sıralamalar açıklandı, buna göre herkes eşit ağırlık, sayısal, sözel ve dil alanları üzerinden kendi seçimlerini yapacaklar. Sonuçların şimdiden gençlerimiz için hayırlı ve uğurlu olmasını Rabbimden dilerim.

İşte tercihte dikkat edilecek noktalar:
□ Öncelikle kendi içinizdeki yeteneklerinizin ve fıtratınızın sesine kulak verin.
□ Mezun olduğunuz lise ve meslek türüne göre bölümleri tercih ederseniz ek puan alacağınızı unutmayın.
□ YÖK Atlas Tercih Robotundan yardım alarak tercih işlemlerinizi kolaylaştırabilirsiniz. Buna göre sitede lisans ve ön lisan programlarına yerleşenlerin cinsiyet dağılımı, geldikleri il dağılımı, mezun oldukları liseler, bölümlerin tercih edilme istatistikleri, öğretim üyesi sayısı, öğrenci değişim programlarının olup olmadığına kadar varan pek çok bilgi burada yer almaktadır.
□ ÖSYM’nin yayınladığı tercih kılavuzuna göre bölümlerin yerleştirme puanlarına ve yüzdelik dilimlerine göre tercihlerinizi yapmaya çalışın.
□ Toplam 24 tercih yapabileceğinizi ve bu tercihleri sıralarken seçeceğiniz bölümlerin bir önceki yıllardaki yerleşme puanlarını ve yüzdelik dilimlerini dikkate almayı unutmayın.
□ Öncelikle kendinize uygun bölümleri puan durumunuza göre değil başarı sıranıza göre sıralayın ve listeleyin.
□ Daha sonra okuyabileceğiniz üniversiteleri sıralayın.
□ Örgün ve ikili veya açık öğretim olarak tercihlerinizi kategorize ediniz.
□ İlk dört tercihinize başarı sıranıza hiç bakmadan hayalinizdeki bölümleri yazınız.
□ Sonraki beş tercihte kendi başarı sıranızın biraz yükseğinde olan yerleri seçiniz.
□ Daha sonraki 10 tercihte kendi başarı sıralamanıza uygun bölümleri yazınız.
□ Son beş tercihinizi de kendi başarı sıralamanızın biraz altındaki yerlere ayırınız.
□ Tercihlerin tamamını yukarıdaki kriterlere uyarak mümkün ise doldurmaya çalışınız, boş bırakmayınız.
□ Yerleşmede dalgalanmaların olabileceğini hesaba katılarak başarı sıranızın yüzde 20 üzeri yerleri tercih etmeyi unutmayın, bu sizi psikolojik olarak da rahatlatacaktır.
□ Aile ve mahalle baskısından kendinizi uzak tutun, ama ailenizle de istişare içerisinde olmayı unutmayın. Kararlarınızı ortak paydada birleştirmeye çalışın
□ Rehber öğretmenlerinizin sizin için yapacakları tavsiyelere kulak verin ve uymaya çalışın.
□ Ekonomik durumunuz el veriyorsa yurt içinden veya yurt dışından özel üniversiteleri tercih edin, emeğiniz ve harcamanız boşa gitmez.
□ Kesinlikle hoşlanmadığınız bir bölümü tercih etmeyin, aksi takdirde okulu geç bitirir veya erken ayrılabilirsiniz.
□ İdeallerinize uygun olmayan bir bölümü tercih ederseniz mezun olduktan sonra başarı çıtanızın düşük olacağını unutmayınız.
□ Seçeceğiniz bölümlerin iş imkânları hakkında bilgi sahibi olmayı ihmal etmeyiniz.
□ Örgün ve ikili öğrenim veya açık öğrenim gibi kısımları tercih ederken dikkatli olun, kendi durumunuza en uygun olanını seçmeye gayret gösterin.
□ Örgün öğrenimlerin puanlarının ikili ve açık öğretimlere oranla daha yüksek olduğunu unutmayın.
□ Özel yetenek isteyen bölümlerinde okumak isterseniz sınav tarihlerini ve sınav şartlarını web sayfalarında takip etmeyi unutmayınız.
□ Seçeceğiniz üniversitenin yerleşkesindeki sağlık, spor, beslenme, sosyal, ulaşım ve ek iş olanaklarını göz önünde bulundurunuz.
□ Seçeceğiniz üniversitenin yurtdışı programlarının olup olmadığını kontrol ediniz
□ Vakıf üniversitelerinden birisini tercih ederseniz burs ve indirim şartlarını mutlaka okuyunuz.
□ Tercih edeceğiniz üniversitenin bulunduğu şehir ile ilgili yurt ve kira konusunda bilgi edinmeyi unutmayın.
□ YÖK sanal fuarını “https://sanalfuar.yok.gov.tr” internet sitesinden seçeceğiniz üniversiteyi gezebilir keşfedebilir ve daha fazla bilgi sahibi olabilirsiniz.
□ Tercih edeceğiniz üniversitelerin tercih ve tanıtım günlerini ve tanıtım videolarını izlemeyi ve takip etmeyi unutmayın.
□ Tercih gün ve saatinin vaktini geçirmeden tercihinizi son güne bırakmayınız.

Bir dahaki seneye şansımı denesem mi acaba?

Uzun yıl tecrübelerime dayanarak ifade etmem gerekir ki okuma sürecinizi mümkünse bir sonraki yıla ertelemeyin derim. Eğer bu yılki puanlarınız istediğiniz bölüme yetmiyorsa bir dahaki seneye sıkı ve disiplinli çalışacaksanız tekrar sınava girmeyi deneyebilirsiniz. Bu sene illaki de okumam gerekiyor gibi herhangi bir zorunluluğa kendinizi kaptırmayın, bir daha ki seneye şimdiden vira bismillah diyebilirsiniz. Ancak kesinlikle o bölümde okumayacaksanız tercih yapmayınız, aksi takdirde bu yıl yerleştiğiniz takdirde okuyup okumadığınıza bakılmadan gelecek yıl puanlarınız kendiliğinden düşecektir. Bunu da göz ardı etmeyin derim. Bazen öğrencilerimiz ilk etapta mezun olur olmaz hemen sonra üniversiteye yerleşemeyebiliyor, bazen de oluyor ki bir, iki, üç demeden dördüncü şansını da denemek isteyen süreci uzatan, uzatmaları oynayan, boş yere vakit harcayan gençlere denk geliyoruz. Haliyle bir bakıyorsunuz ki arkadaşları üniversiteden mezun olmuş, kendisi daha hala bir üniversiteye ayak basamamış durumda. Bence şartları o kadar da zorlamaya gerek yok derim, puanınız ve meyil ve yeteneğiniz doğrultusunda ilkinde olmasa bile ikinci deneme de yerleşmeye bakın, kısmetinize razı olun ki hayata erken atılmanız da o derece kolay ve erken olsun inşaallah.

Girişte yüzdelik limiti olan bölümler

Yine geçen yıllarda olduğu gibi bu yılda Tıp, Diş hekimliği, Eczacılık, Hukuk, Mühendislik, Mimarlık ve Öğretmenlik programlarını tercih edebilmek için en düşük başarı yüzdelik sırası şartı uygulaması devam edecek. Buna göre Tıp fakülteleri için ilk 50 bin, Diş Hekimliği için ilk 80 bin, Eczacılık için ilk 100 bin, Öğretmenlik için ilk 300 bin, Mühendislik için ilk 300 bin, Mimarlık için ilk 250 bin, Hukuk için ise ilk 100 bine girme şartı aranacak. ÖSYM ve YÖK’ün bu şekilde karar alması birkaç yıldır devam ediyor, iyi de oldu diyebilirim. Bundan 5 yıl öncesinde maalesef bir mühendislik programına girebilmek için 4-5 tane matematik sorusu yapmak yeterli olabiliyordu, o zaman girişte yüzdelik limiti koyulmadığı için adını soyadını yazmayı dahi bilmeyen, dört işlemin daha yeni yeni farkında olan üniversiteye ayak basmış öğrencilerle karşılaşıyordum. Şimdi durum düzeldi, gerek mühendislik-mimarlık, gerek öğretmenlik alanlarında limit çıtasını geçenler bu alanları tercih edebiliyor ve sonuçta önünüzde kaliteli öğrenci buluyorsunuz. Tabiatıyla kaliteli öğrenci bir şekilde akademisyeni de beraberinde zorladığı için hocamızda kendisini daha iyi yetiştirme zorunluluğu hissediyor. Tabii bunun etkilerini domino taşı gibi sürecin her basamağında görmek mümkündür.

Bir sonraki yazımız:
□ Meslek ve alan seçerken nelere dikkat etmeliyim