'Barış İçin Arabuluculuk' girişimi 10 yaşında

'Barış İçin Arabuluculuk' girişimi 10 yaşında

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, "Türkiye'nin Finlandiya ile 10 yıl önce başlattığı 'Barış İçin Arabuluculuk' girişimi bu süre içinde 59 üyeli büyük bir aileye dönüştü." dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin Finlandiya ile 10 yıl önce başlattığı "Barış İçin Arabuluculuk" girişiminin, 59 üyeli büyük bir aileye dönüştüğünü söyledi.

Çavuşoğlu, BM 74.Genel Kurulu Görüşmeleri kapsamında Türkiye'nin ev sahipliğinde Finlandiya ile düzenlen Arabuluculuk Dostlar Grubu Toplantısı'nda konuştu.  

Bakan Çavuşoğlu, ''Türkiye'nin Finlandiya ile 10 yıl önce başlattığı ''Barış İçin Arabuluculuk'' girişimi bu süre içinde 59 üyeli büyük bir aileye dönüştü.'' dedi.

Bu grubun 2010 yılından bu yana Genel Kurul'da kararların kabul edilmesine yardım ve arabuluculuk konusunda üç BM klavuzu hazırlama gibi arabuluculuğa önemli katkılarda bulunduğunu belirten Çavuşoğlu, bakanlar düzeyinde gençlerin girişim sürecine dahil edilmesinden arabuluculuğun çatışmaları önleme ve sürdürülebilir barıştaki rolünü güçlendirmeye kadar çeşitli konuları ele aldıklarını ifade etti.

Arabuluculuk alanının ''Barış İçin Arabuluculuk'' girişimi ve Arabuluculuk Dostlar Grubu sayesinde daha belirgin bir yapılanmaya dönüştüğünü dile getiren Çavuşoğlu, Letonya'nın da Arabuluculuk Dostlar Grubu'na katıldığını söyledi.

"İstanbul Arabuluculuk Konferansı"

''Kapsayıcılık Aracı Olarak Barış ve Arabuluculukta Yeni Teknolojiler'' konulu toplantının önemine değinen Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

''Teknolojinin çatışmalar, çatışma analizi, çatışmalara çözüm ve arabuluculuk üzerindeki etkisini hepimiz biliyoruz. Bu etki giderek de artacak. Hem barış hem de teknolojiye yatırım yapan bir ülke olarak, dijital çağın faydalarını dış politikamıza katmayı amaçlıyoruz.''

Bu yılki Büyükelçiler Konferansı'nda ''dijital diplomasi'' girişimini açıkladığını ve bu girişimle diplomatların dijital yetilerinin geliştirilmesi, küresel gelişmeleri izlemek için kurumsal kapasitenin geliştirilmesi, olası çatışmalar için erken uyarı sistemlerinin kurulması ve diplomaside dijital araçların en iyi şekilde kullanımınının amaçlandığını vurgulayan Çavuşoğlu, geçen sene beşincisi düzenlenen İstanbul Arabuluculuk Konferansı'nda veri ve yapay zekanın da olduğu teknoloji ve dijital değişimle arabuluculuk arasındaki ilişkiyi ele aldıklarını ifade etti.

Çavuşoğlu, 31 Ekim'de Türkiye'de altıncısı düzenlenecek İstanbul Arabuluculuk Konferansı'nda da arabuluculuk ve teknoloji ilişkisinin değerlendirileceğini söyledi.

Teknolojik gelişme alanında Türkiye'nin kapsayıcılık ilkesine bağlı olduğunu ve G-20 başkanıyken de kapsayıcılığın Türkiye'nin öncelikleri arasında yer aldığını hatırlatan Çavuşoğlu, Türkiye'nin sözünü tutarak en az gelişmiş ülkelere yönelik Teknoloji Bankası açtığını ve bu bankanın en az gelişmiş ülkelerin teknolojik kapasite açığını kapatmayı hedeflediğini söyledi.

Çavuşoğlu, ''Teknolojiler barış için yeni araçlar sunsa da teröristler ve silahlı gruplar tarafından propaganda ve nefret söylemi için manipüle edilebilir. Teknolojinin gelişmeye devam edeceğini, ancak çatışmaların devam edeceğini unutmayalım ve bu nedenle barış arabuluculuğu konusuna odaklanıp grubumuzu genişletmek için çalışalım.'' ifadelerini kullandı.

"Türkiye, iklim değişikliğine karşı BM ile birlikte çalışıyor"

Çavuşoğlu, BM 74. Genel Kurulu Görüşmeleri kapsamında Malezya ve Pakistan tarafından düzenlenen "Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri" konulu yan etkinlikte konuştu.

Çölleşme, kuraklık, toprak bozulması ve hava kirliliği gibi çevresel konuların sürdürülebilir kalkınmayı engellemeye devam ettiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, hiç kimsenin geride kalmaması için çevre politikalarının kalkınma planları ve stratejilerine entegre edilmesi gerektiğini söyledi. 

Çavuşoğlu, "Şiddetli hava olayları, kuraklık ve sel gibi doğal afetlerin yakın gelecekte artması bekleniyor. Uluslararası toplum, bu felaketlere karşı teknik ve yasal direnç mekanizmalarının kurulmasını desteklemeli. Önleyici ve yenilikçi erken uyarı sistemlerini güçlendirmeli. Ekonomik, sosyal ve çevresel konulara bütüncül bir bakış açısı olmadan sürdürülebilir kalkınmayı sağlayamayız." dedi.

Çevrenin korunmasının sürdürülebilir kalkınmanın ana unsurlarından biri olduğuna dikkati çeken Çavuşoğlu, "Sürdürülebilir kalkınma hedeflerini ulusal kalkınma planlarımıza ve politikalarımıza dahil etmemiz gerek. Tüm tarafların bu sürece dahil olması çok önemli. Bölgesel ve uluslararası yakın iş birliği ve koordineli uluslararası çabalar da bir zorunluluk. Türkiye, iklim değişikliği ve çevrenin korumasına karşı küresel çabalara katkı sağlamak için BM ile birlikte çalışıyor." diye konuştu.

Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Her ülkede olduğu gibi iklim değişikliği Türkiye ve komşularını da etkiliyor ve bu nedenle önlemler alıyoruz. Örnek verecek olursak daha iyi bir su yönetimine ihtiyacımız var. Tecrübelerimizi özellikle Irak başta olmak üzere komşularımızla paylaşıyoruz. Suriye ile şu an mümkün değil, Gürcistan ve diğer komşu ülkelerle de paylaşıyoruz. Geçen sene Irak'ta kuraklık vardı, bu yılsa sel. Her iki durumda da biraz Türkiye'yi suçladılar çünkü Türkiye yukarı kıyıdaş bir ülke. Biz de onlara 'geçen sene kuraklık, bu yıl da sel vardı ülkenizde, daha iyi bir su yönetimine ihtiyacınız var' dedik. Şimdi bir özel temsilcimiz var, bu konu üzerinde çalışan ortak bir komite kurduk. Türkiye'de önlemler alırken aynı zamanda komşularımız ve diğer ülkelerle de tecrübelerimizi paylaşmak için elimizden geleni yapıyoruz."

AA

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.