Ayasofya'nın cami olmasına sevinen Hıristiyan din adamları

Ayasofya'nın cami olmasına sevinen Hıristiyan din adamları

Ayasofya'nın müzelikten kurtularak cami olarak açılmasına Hıristiyan din adamları da destek verdi

Uluslararası Kudüs Adalet ve Barış Komitesi Başkanı Manuel Musellem, "tekrar camiye çevirme kararıyla Ayasofya'nın haysiyet ve onurunun artırdığını" söyledi.

İçinde Allah'ın adının anıldığı ve yüceltildiği camiye çevrildi

Katolik bir rahip olan Musellem sosyal medya hesabında paylaştığı video kaydında, dünyadaki Hristiyanları Türkiye'nin Ayasofya'yı cami olarak ibadete açma kararını takdir etmeye davet ederek, "Erdoğan, Ayasofya'yı herkesin ayakları altında çiğnenen bir müzeden, içinde Allah'ın adının anıldığı ve yüceltildiği, sevgi ve saygı duyulan camiye çevirdi" dedi.

Kader, bu büyük kilisenin halkıyla birlikte İslam'a dönmesini diledi

Müsellem, "Bir Müslüman kiliseme saygı duyduğu sürece bana da saygı duyuyordur. Tarih ve kader, bu büyük kilisenin halkıyla birlikte İslam'a dönmesini diledi" görüşünü dile getirdi.

Bazı Avrupa kentlerinde ibadethanelerde Hristiyanlar ve Müslümanların sırayla ibadet ettiğini hatırlatan Musellem, "Onların kiliselerimizde ibadet etmelerine engel olmayın. Onlar bizim halkımız, biz de onların halkıyız. Biz onların eti ve kemiğiyiz, onlar da bizim etimiz ve kemiğimiz. Bir Hristiyan Müslüman'ı korumalı, bir Müslüman Arap da Hristiyan'ı korumalı" diye konuştu.

Alman Cizvit papazı Körner: İnanan birisi Ayasofya'nın mabet olmasından rahatsızlık duymamalı

Almanya'nın tanınmış Cizvit papazlarından Felix Körner ise Ayasofya Camisi'nin yeniden ibadete açılması tartışmalarını "iki yüzlü" olarak nitelendirerek eleştirdi.

Köln şehrinden yayın yapan Domradio adlı radyoya açıklamalar yapan Körner, “İnanan birisinin Ayasofya'nın mabet olarak kullanılmasından rahatsızlık duymaması gerekir” dedi.

Dindar birisine bu acı vermez, bu sadece mutlu edebilir

Ayasofya'nın camiye dönüştürülmesinden dindar bir insanın üzülmesine anlam veremediğini belirten Körner, şöyle devam etti:

"Artık mabet olarak kullanılmayan bir müzenin şimdi tekrar bir ibadethane haline geldiğini düşündüğünüzde sizi üzen ne olabilir? Dindar birisine bu acı vermez, bu sadece mutlu edebilir. Batı Hıristiyanlığı olarak biz, Osmanlılar yaklaştıkça Doğu Roma'yı umursamadık. 1453'te şehri ve dolayısıyla Hıristiyanlık için Ayasofya'yı kaybettik. Tabii ki bu bize acı verebilir."

Asıl müzeye çevrilmesi ile orayı kaybetmiştik

Körner, ”Hristiyanlık sonuçta bir kiliseyi kaybetti mi kaybetmedi mi?" şeklindeki soru üzerine şunları söyledi: 

"Asıl biz müzeye çevrilmesi dolayısıyla orayı ikinci kez kaybetmiştik. İnançlı insanlar olarak böyle görmeliyiz, orayı tekrar kazandık. Ayasofya'dan yükselen 'namaza davet' çağrısını kabul edip şunu söyleyeceğiz, 'Memnuniyetle bu camiye bir toprak talebi olmadan gideceğiz, bu yeri Müslümanlar ile veya tek tek ibadetimiz için manevi bir dürtü ve manevi taşıyıcı olarak kullanmak istiyoruz.' Ben böyle görüyorum."

Independent Türkçe, AA 

ayasofya_banner.jpg

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
2 Yorum