Ahmet ağabeyle tanışmamız 1980’lerde bir ders esnasında eyvanlı, eski urfa evlerinden birinde, kendi evlerinde gerçekleşmişti. Bir arada tam 35 yıllık bir tanışıklığımız ve ağabey-kardeşlik hukukumuz vardı. Ahmet Rüzgar ağabeyin evinde o yıllarda dersler devamlı olduğundan, artık evlerini gözümüz kapalı olsa bile bulabiliyorduk.

Üniversite öğrencilik yıllarımızda onun mütevazi, halden anlayan kişiliğini daima benimsemişimdir. Yapılan dersleri dikkatli dinlemesi, gerekirse mazi ile bağdaştırarak misaller vermesi, saffı evvel ağabeylerin hemen hemen hepsi ile görüşmesi bilgi dağarcığını zenginleştirmişti. Gençliğimde, Köprü, Cankardeş dergilerini adrese teslim dağıtımını yaparken onu her ay ziyaret etme imkânım olur, ayak üstü görüşür, hasbihal etmeyi ihmal etmezdim, güler yüzlü, sevecen, misafirperver bir kişiliğe sahip olması açısından lisan-ı haliyle bizlere örnek bir ağabey portresi kazandırmıştı.

Ahmet ağabey bulunduğu şehrin ve zeminin âkil insanlarından birisi, içtimai ve siyasi yönden bir denge unsuru idi. Ahmet ağabey aynı zamanda bir sivil toplum adamı idi. 1990 yılının başında Şanlıurfa’da Bediüzzaman Vakfı’nın kuruculuğunu yapmış, uzun süre aynı vakfın başkanlığını 2015 yılına kadar sürdürmüştür. Son yıllarda rahatsızlığı sebebiyle başkanı olduğu vakıftan ayrılmak durumunda kalmıştır. İkibinli yılların başında kurulan Yenisiad derneğinin kurucuları arasında yer almaktadır. Şanlıurfa’da hayır ve hasenat ile ilgilenen bütün sivil toplum kuruluşları ile her zaman irtibat halinde olur, düzenlenen ortak toplantılara katılmayı ihmal etmezdi. 

Ahmet Rüzgar ağabeyin ekonomik hali ve durumu yerinde olduğundan çevresindeki bir çok vakıf ve derneklerin yapacağı öğrenci yurdu inşaatlarına yardım etmeyi ihmal etmezdi. Bu anlamda kendisine ulaşan hemen hemen bütün istekleri az çok karşılar, yüz üstü bırakmaz, onların hayır dualarını alırdı. 

1990 yıllarının başında, fakir öğrencilerin barınması amacıyla Eyyübiye semtinde beş katlı bir binanın inşaat işlerini bizatihi kendisi takip ederek Bediüzzaman Vakfı’na kazandırmıştır. 2015 yılında daha önceden kendi vakfına hibe etmiş olduğu arsanın üzerine, içinde mescid ve okuma salonları ile fakir öğrencilerin barınabileceği çok amaçlı kültür merkezini inşa ederek Bediüzzaman Vakfı’na kullanılmak üzere hibe etmiştir. Sekiz kattan ibaret olan bu kültür mekezinin faaliyetlerininin bir kısımını bizatihi kendisi başlatmıştır. İnşaallah bundan sonraki süreçlerde kendisi tarafından tesis edilen bu yapıların vakfın amacına uygun olarak daha etkin kullanılması ile hayır ve hasenat defteri açık tutulmuş olunur.

Ahmet ağabey; 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat, 27 Nisan ve nihayetinde 15 Temmuz darbe, muhtıra ve darbe girişimlerini görmüş ve atlatmış bir şahsiyettir. Kendisi demokrat ve ahrâr bir çizgiden gelen bir kişiliğe sahiptir. Hiçbir zaman zalime ve yanlışa boyun eğmemiş, dik durmuş, Risale-i Nurları her zaman ve zeminde savunmuş, bu uğurda, tavizsiz kişiliğini daima korumuştur. Risale-i Nurların neşir ve intişar etmesinde hayatının sonuna kadar maddi ve manevi katkılarını devam ettirmiştir.  

O da her fani gibi 7 şubat 2018’de aramızdan ayrılarak edebiyete yol aldı. Arkasında, bizim gibi bir çok arkadaşın yetişmesine ve imanının kurtulmasına vesile olduğu bir vakıf, ve o vakfa üye olan bir çok şahsiyet ile birlikte sekiz tane hayırlı evlat bıraktı. Bu evlatlardan birisi olan, Ömer Faruk kardeşimiz, uzun yıllar babasının kullanmış olduğu, daha sonra kendisine intikal eden baba yadigarı hanesini babasının yolundan giderek fakir öğrencilerin barınması ve Risale-i Nur ve Kur’an dersleri yapılması ve okunması için tahsis etti.

Ahmet ağabeyin takriben yirmi yılı aşkın bir süre ikâmet etmiş olduğu evi ve içerisinde bugüne kadar bulundurmuş olduğu eşyaları, tefrişatıyla birlikte, arkadaşlarımız tarafından yine hayır ve hasenat, Kur’an ve ilim yolunda kullanılacağından hiç kimsenin endişesi olmasın, emin ellerde, emin adımlarla yolumuza devam etmekteyiz. Cenab-ı Allah bu hayırlı hizmette bizleri muvaffak eylesin. Ahmet Rüzgar ağabeyin tüm hatıraları bu evde saklı ve bize emanet edildi, adeta bir müze gibi, kitapları, şahsi eşyaları, mutfak malzemeleri ve diğer bütün hatıraları.. Şanlıurfa Esentepe mevkiinde yer alan bu dershanemize onun ismini verdik. Ahmet Rüzgar dershanesinde her Çarşamba akşamları yapılan derslerimize tüm kardeşlerimizi bekleriz.

Allah, Ömer Faruk kardeşimizden bu hayırlı hizmetleri için ebeden razı olsun, babasının ve kendisinin amel defterini bu dünyada açık bırakmayı ihmal etmedi, bu vesile ile Ahmet Rüzgar ağabeye Allah’tan bir kez daha rahmet ve mağfiret dilerim, ruhu şâd ve mekânı Cennet olsun inşaallah. Amin.