'Askeri harcamalar bizi geri bıraktı'

'Askeri harcamalar bizi geri bıraktı'

Eski Bakanlardan Pakdemirli, "Türkiye gelişirken askeri harcamaları NATO ortalamasında tutsaydı, fert başına gelir bugün AB'nin ortalamasını geçecekti." dedi.

NATO ülkesi olan Türkiye'nin bütçeden savunmaya ayırdığı payın yüksek olmasında kişi başına gelirin artmasını önlediğini belirten Prof. Dr. Pakdemirli, ''Yüzde 5,5 oranında savunmaya para ayıran Türkiye, eğer NATO ülkelerinin ayırdığı gibi savunmaya yüzde 3,3 oranında pay ayırabilseydi, bugün kişi başına gayri safi millî hasılada AB ülkelerini yakalaması mümkün olabilirdi" dedi.

SAVUNMA BÜTÇESİNİ 1.5 PUAN AZALTABİLSEYDİK YETERDİ

"Savunma bütçesini bir buçuk puan azaltabilseydik dahi yine Avrupa rakamlarını yakalayabilirdik'' diyen Pakdemirli, savunma harcamalarının azaltılmasını istedi. Ekonomist Süleyman Yaşar da Sabah'taki köşesinde silâh alımlarının bir başka yönüne değindi. Yaşar, silâh alımlarında bazı menfaatlerin ön plana çıktığını belirtti.

Eski Bakanlardan Prof. Dr. Ekrem Pakdemirli, “Türkiye gelişirken askerî harcamaları NATO ortalamasında tutsaydı, fert başına gelir bugün Avrupa Birliği’nin (AB) ortalamasını geçecekti” dedi.

Celal Bayar Üniversitesi (CBÜ) tarafından düzenlenen ‘’Cumhuriyet dönemi Türkiyesi’nin Sosyoekonomik gelişimi’ konulu konferansa CBÜ rektörü Prof. Dr. Mehmet Pakdemirli’nin babası eski Maliye Bakanı Prof. Dr. Ekrem Pakdemirli konuşmacı olarak katıldı. Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde düzenlenen konferansta konuşan Prof. Dr. Pakdemirli, şu anki neslin şanslı insanlar olduğunu söyledi. 88 yılın bir milletin ömründe uzun bir süre olmadığını aktaran Pakdemirli, şunları kaydetti:

“88 yılda Türkiye’yi büyük dedelerimizin, dedelerimizin ulaştığı yerlerden almış bin defa öteye götürmüşüz. Türkiye böyle gelişirken askeri harcamaları NATO standardında, NATO ortalamasında tutsaydık, Türkiye daha iyi bir noktada olabilirdi. NATO’nun askerî harcaması millî gelirin yüzde 3,3’ü. Bizdeki zorunlu askerliği de paraya çevirdiğiniz zaman aşağı, yukarı yüzde 5 civarında. Yani yüzde 5 yerine yüzde 3,3 yapsaydık Türkiye’de fert başına düşen milli gelir bugün AB’nin ortalamasını geçecekti. Yani biz bir yerde siyasi tercih olarak asker olmayı tercih ettik. Hükümetler böyle tercih ettiler ve savunmaya para aktardık, oldukça büyük kaynak aktardık. Aktarmasaydık ve biz deseydik ki NATO’ya ‘Arkadaş ortalama neyse ben de ortalamaya uyayım, ben niye fazla harcayayım.’ ABD şu anda yüzde 6’sını harcıyor. Ama ABD’nin bir iddiası var. ‘Ben bir dünya devletiyim, dünyanın jandarmasıyım’ diyor. Bizimki yüzde 5. Bir de böyle askerî harcamalarımız olmasaydı kişi başı millî gelirde AB ortalamasına yetişiyorduk. İkinci bir ihtimal de bulunuyor. Eğer tarımda devrim yapabilseydik, tarımdaki gelişme sanayi kadar olsaydı Türkiye yine AB ortalamasında olacaktı. Onun için tarımda bir hamle yapamadık. Miras hukukunu yanlış anladık. Eğer araziler büyük olsaydı makineleşmeyi teşvik etmiş olacaktı ve bir an önce tarıma mekanizasyon gelecekti. O zaman verimi arttıracaktık, o zaman bilgi girecekti. Yani global olarak eğer sanayi kadar gelişseydik Türkiye AB ortalamasını geçmişti.”

Samanyoluhaber