Eşya âni bir zamanda vücuda gelir

Eşya âni bir zamanda vücuda gelir

Günün Risale-i Nur dersi

Bismillahirrahmanirrahim
 
Beşinci Pencere
 
Görüyoruz ki, eşya, hususan zîhayat olanlar, def’î gibi âni bir zamanda vücuda gelir. Halbuki, def’î ve âni bir surette, basit bir maddeden çıkan şeyler gayet basit, şekilsiz, san’atsız olması lâzım gelirken, çok maharete muhtaç bir hüsn-ü san’atta, çok zamana muhtaç ihtimamkârâne nakışlarla münakkâş, çok âlâta muhtaç acip san’atlarla müzeyyen, çok maddelere muhtaç bir surette halk olunuyorlar.
 
İşte, bu def’î ve âni bir surette bu harika san’at ve güzel heyet, herbiri bir Sâni-i Hakîmin vücub-u vücuduna şehadet ve vahdet-i rububiyetine işaret ettikleri gibi, mecmuu, gayet parlak bir tarzda, nihayetsiz Kadîr, nihayetsiz Hakîm bir Vâcibü’l-Vücudu gösterir. 
 
Şimdi, ey sersem münkir! Haydi, bunu neyle izah edersin? Senin gibi sersem, âciz, cahil tabiatla mı? Veyahut, hadsiz derece hata ederek, o Sâni-i Mukaddese “tabiat“ ismini verip, onun mu’cizât-ı kudretini, o tesmiye bahanesiyle tabiata isnad edip, bin derece muhali birden irtikâp etmek mi istersin? 
 
Bediüzzaman Said Nursî
 
(Sözler-33. Söz)

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.