Yozgat Übey B. Ka'b ile buluştu...

Yozgat Übey B. Ka'b ile buluştu...

82 İl 82 Sahabî projesi tüm hızı ile devam ediyor.

Risale Haber - Haber Merkezi

Projenin 68. durağı Yozgat idi. "Allah'ın Seçtiği Muallim" başlığında Ensar'ın önemli simalarından Übey b. Ka'b'ın anlatıldığı program, İl Kültür Müdürlüğü Konferans Salonu'nda halkın yoğun katılımı ile gerçekleştirildi. Memur-Sen Yozgat Şubesi'nin ve Ribat FM'in ortaklaşa organize ettikleri program Kur'an'ı Kerim tilaveti ve selamlama konuşmaları ile başladı.

KUR'AN EĞİTİMİNİN ÇOK OLDUĞU BİR ŞEHRE, BİR KUR'AN MUALLİMİ

Daha sonra kürsüye Siyer Vakfı Kurucusu Muhammed Emin Yıldırım Hoca davet edildi. Sahabe'nin dindeki yerinden bahsederek konuşmasına başlayan Yıldırım, neden Yozgat'ta Übey b. Ka'b'ın anlatılacağına dikkatleri çekti. Muhammed Emin Hoca şöyle dedi: "Neden Yozgat'ın nasibi bu büyük sahabî efendimiz oldu? Bunun sebebi nedir? İki temel sebebi var; birincisi, Yozgat, Kur'an eğitimin en üst düzeyde yapıldığı vilayetlerimizden biridir. Ta Osmanlı'dan bu tarafa Kur'an talimi, kıraat ve hıfz noktasında Yozgat'ın önemli bir yeri olmuştur. İşte bundan dolayı bizde istedik ki, Kur'an eğitimine önem veren bu güzel vilayette, Asr-ı Saadet'te Kur'an denilince akla gelen ilk isimlerden birini anlatalım. İkinci sebep ise şu oldu. Übey b. Ka'b'ın, Muhacir kardeşi Aşere-i Mübeşşere'nin önemli simalarından Talha b. Ubeydullah'tır. Hz. Talha'yı geçen sene Sivas'ta anlatmıştık, hemen yanı başında Hz. Übey'i de anlatalım ki, Ensar-Muhacir kardeşlikleri devam etsin istedik, inşallah isabet kayıt etmişsizdir, inşallah burada onların anılması ile rahmete ve mağfirete erişeceğizdir, inşallah her birimiz, buradan Hz. Übey'in sofrasından çokça nasiplenerek evlerimize, hanelerimize mesajlar taşıyarak gideceğizdir..."

ALLAH'IN SEÇTİĞİ MUALLİM

Konuşmasına, "Allah'ın Seçtiği Muallim" serlevhasının nereden kaynaklandığına dikkat çekerek devam eden Yıldırım, şöyle dedi:  "Allah'ın Seçtiği Muallim,  Resulullah'ın değil, Allah'ın seçtiği... İnsanı sarsacak bir ifade bu... Allah deyince insan şöyle bir titriyor; dehşete kapılıyor, sarsılıyor… Çünkü yaratılanın yaratan hakkında konuşması çok da kolay değildir; kolay olmamalıdır da… Hal böyle olunca bu tarz ifadeler rastgele asla kullanılmamalıdır, kullanılamaz da... Öyleyse biz neden bu ifadeyi kullanıyoruz. Biz değil, Allah adına konuşan ve bu konuşmaya tek yetkisi olan Efendimiz (sas) kullanıyor, o kullandığı için biz kullanabiliyoruz. Başta Buhari ve Müslim olmak üzere onlarca kaynağımızda şöyle bir rivayet aktarılır. Aktaran ise 10 yıl fasılasız Efendimiz'in hizmetinde bulunan Enes b. Mâlik'tir. “Efendimiz (sas) bir gün Mescidi Nebevî'ye girdi, Übey b. Ka’b’ı buldu ve ona: "Allah bana, sana Lem yekünillezi sûresini (Beyyine Sûresi) okumamı emretti" dedi. İfadeye dikkat ettiniz mi? Allah, Efendimiz’e (sas): "Git Übey b. Ka'b'a, Beyyine Sûresi'ni oku, yani öğret, bellet!" demiş... Hz. Übey, hiç beklemediği bu sözleri duyunca: “Ya Resûlullah! Rabbim beni mi söyledi?” dedi. Efendimiz (sas): “Evet” dedi. Übey daha da heyecanlandı:  'Ya Resûlallah! Rabbim benim adımı söyleyerek mi sana git söyle dedi?' diye sordu. Efendimiz: "Evet, Rabbim hem senin adını, hem senin nesebini anarak, git söyle!" dedi. Übey artık söyleyecek hiçbir söz bulamadı ve sevincinden çocukları gibi ağlamaya başladı..."

O, ENSAR'IN ABDULLAH B. MES'ÛD'UDUR.

Hz. Übey'in Sahabe içerisinde nasıl bir konumu olduğunu belirterek konuşmasını devam ettiren Yıldırım:  "Übey b. Ka'b'ın Ensar'ın Abdullah b. Mes'ûd'u olduğunu, Efendimiz’den (sas) defaatle dua kazanmış birisi olduğunu, Vahyin emin meleği Cebrail’in sedasına bizzat şahit olmuş birisi olduğunu,  Suffa Mektebi'nin bir talebesi olarak; ilmin nesep bağını hep canlı tutmuş birisi olduğunu ve sadece Kur’an’ı güzel okuyan biri değil, ona âşık olan ve onu yaşayan, yani hafız olduğu gibi muhafız olan birisi olduğunu" örneklerle anlattı.

O, ÂLEME HALEN DERS VEREN BİR MUALLİMDİR...

Muhammed Emin Yıldırım Hoca, Hz. Übey'den alınması gereken çok önemli mesajlar olduğunu söyleyerek özellikle onun, "Emniyet, Liyakat, Sadakat, Adalet ve Sebat" noktasında halen âleme ders verdiğini söyledi ve bu derslerin neler olduğunu belirtti. Muhammed Emin Hoca'nın dinleyenlerle paylaştığı bir madde şöyle idi: "Sebat, zorlu kulluk yolunun en önemli azığı, selamete erebilmenin en önemli vesiledir. Hak davanın muarızları çok, yolları dikenli, düşmanları kavî, dostları vefasız, imtihanları ağır olur. Ne ile karşılaşırsan karşılaş, heybende istenilen düzeyde sebat olsun ki, el-Emin olan Muallime hakkıyla talebe olabilesin."

 

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.