Yemen Sağlık Bakanı Vekili Abdurrakib el-Hayderi, Yemen meşru hükümet güçleri ile Husiler arasında uzun süredir devam eden çatışmaların ülkedeki sağlık hizmetlerine yönelik etkilerini değerlendirdi.

Yemen'de kriz öncesinde sağlık sektörü düşük seviyelerde hizmet veriyordu. Husilerin çıkardığı savaştan zarar gören diğer tüm sektörler gibi sağlık hizmetleri de fazlasıyla nasibini aldı. Olayların başlaması üzerine Sağlık Bakanlığı bütçesi iptal edildi. Yüzlerce hastane ve sağlık merkezi mali olarak çöküş noktasına geldi. 

Husiler ve müttefiklerinin işgal ettiği vilayetlerde sağlık sistemi çöktü, çok sayıdaki tabip ve sağlık çalışanı  ülkeyi terk etmek zorunda kaldı

Hayderi, Husiler ve müttefiklerinin kontrolündeki bölgelere dışarıdan yapılan bazı tıbbi yardımların militanlar tarafından satıldığını öne sürerek, bunun uluslararası insani hukuka aykırı olduğuna vurgu yaptı.

Hayderi, Husileri kamu çalışanlarının maaşlarını keserek hükümet güçlerine karşı savaşlarını finanse etmekle suçladı.

Çatışmalarda ordu ve sivillerden yaralı sayısı 50 bini aştı

Yemen'de yaklaşık 3 yıldır devam eden şiddetli çatışmalar sonucu yaralı sayısı sürekli olarak yükseliyor. Sağlık Bakanlığı ise tedavi hizmetlerini karşılamakta zorlanıyor.

20 bini Taiz vilayetinde olmak üzere ülke genelinde şu ana kadar ordu güçleri ve sivillerden yaralı sayısı 50 bini aştı. Yaralılar arasında uzuv işlevlerini kaybeden ve ağır yaralanan birçok Yemenli bulunuyor. Husi saflarında ise yaralananların sayısının daha fazla olduğu tahmin ediliyor. 

"Binlerce yaralıya sağlık hizmeti sunduk"

Yemen Sağlık Bakanı Vekili Hayderi, ordunun Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçlerinin desteğiyle kurtardığı vilayetlerdeki hastane ve sağlık merkezlerini toparladığını, dost ve kardeş ülkelerin de katkılarıyla büyük çabalar sarf edip binlerce yaralıya tedavi hizmeti sunduklarını aktardı.

Yemen'deki krizi ve istikrarsızlığı fırsat bilen ilaç tüccarlarının da Husilerden aldıkları ruhsatlarla piyasayı kaçak ilaçlarla doldurduğunu söyleyen Hayderi, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Aslında herhangi bir ilacı ithal etmek isteyenler, asılsız gerekçelerle bu ilaca ciddi ihtiyaç olduğu iddiasında bulunarak ithalat belgesine başvuruyor. Piyasa, hala Husilerin kontrolünde olan İlaçlar Yüksek Kurumu tarafından bunlara verilen belgelerle ithal edilen kalitesiz ilaçlarla dolduruldu. Böbrek, kanser, tansiyon ve şeker hastalarının kullandığı hayat kurtaran ilaç çeşitleri ise bulunamıyor. Bu tür ilaçlar Husi militanların elinde bulunan Hudeyde kentindeki limandan ülkeye sokuluyor. Söz konusu ihlallerle hastalar ilaçlardan mahrum bırakılıyor, dolayısıyla insan hakları örgütlerine Yemen Sağlık Bakanlığı olarak bahsi geçen ihlalleri gözetlemeleri çağrısında bulunuyoruz."

Salgın hastalıklar

Sağlık Bakanlığı'nın bu zor dönemde ayrıca kolera, difteri ve menenjit gibi salgın hastalıklarla da mücadele ettiğine dikkati çeken Hayderi, uzun süren savaş dolayısıyla ülkedeki su kaynaklarının kirlenmesi, kanalizasyon sisteminin çökmesi ve çevre temizliğinin yapılmaması sonucu çok sayıda vatandaşın hayatını kaybetmesine sebep olan kolera ile diğer salgın hastalıkların ortaya çıktığına işaret etti.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), daha önce Yemen genelinde geçen Ağustos ayından bu yana bin 193 difteri vakasının tespit edildiğini, 72 kişinin ise salgın nedeniyle yaşamını yitirdiğini açıklamıştı. Salgının ülkedeki 23 ilin 20'sinde görüldüğü ve şüpheli vakaların en çok İbb ve Hudeyde illerinde tespit edildiği aktarılmıştı.

DSÖ, geçen Kasım ayında yaptığı açıklamada ise Yemen'de kolera salgınının ortaya çıktığı 27 Nisan'dan bu yana ülke genelinde 962 bin 536 şüpheli kolera vakası görüldüğünü ve salgın nedeniyle 2 bin 219 kişinin yaşamını yitirdiğini açıklamıştı.

Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçlerinin desteklediği meşru hükümet ile Husiler arasında yaklaşık 3 yıldır şiddetli çatışmalara sahne olan Yemen, difteri, kolera salgınlarının yanı sıra sağlık alanında ciddi sorunlarla mücadele ediyor.

Kaynak: AA