Ya barış ya da umumun menfaati

Ya barış ya da umumun menfaati

İlahiyatçılardan 17 Aralık bildirisi

Türkiye'deki farklı üniversitelerin ilahiyat fakültelerinde görevli akademisyenlerin yayınladığı ortak bildiride, "Görüldüğü kadarıyla birtakım iç ve dış mihraklar, işbirliği yaparak, demokratik yollarla halk tarafından seçilmiş olan meşru yönetimi zaafa uğratmayı hedeflemektedirler. Böylece ülkemizi akıbeti meçhul maceralara sürükleyecek, millet ve memleket için onarılması imkansız sonuçlar doğuracak bir kaos ortamı yaratılarak, gelişmelerin de önü kesilmiş olacaktır" ifadeleri kullanıldı.

Türkiye'nin farklı üniversitelerinin ilahiyat fakültelerinde görevli 110 akademisyen, ülkede son günlerde yaşanan gelişmlerle ilgili ortak bildiri yayınladı.

İstanbul merkezli operasyonun yapıldığı 17 Aralık 2013'ten itibaren ülkede ortaya çıkan olayların millet tarafından kaygı ve endişe ile izlendiği belirtilen bildiride, "Bu olaylara ilişkin değerlendirme ve tartışmalarda çoğu zaman dini terminoloji ve referansların kullanılması, bazı din adamı ve ilahiyatçıların da bunlara gerektiği kadar titiz ve ölçülü biçimde yaklaşmaması, bizleri de derinden üzmektedir. Bu durum, görüşlerimizi kamuoyu ile paylaşma ihtiyacını ve bazı hususları yeniden milletimizin dikkatine sunma zaruretini doğurmuştur" değerlendirmesi yer aldı.

"En temel görev kardeşlerin arasını bulup onları barıştırmaktır"

İslamiyete göre, bütün insanların Hazreti Adem'in neslinden geldiğinden aralarında dil, renk, ırk ve cinsiyet bakımından herhangi bir ayrıcalık söz konusu olmadığı aktarılan bildiride, şunlar kaydedildi:

"'Bütün müminler kardeştir', ilkesi onların aynı inanç değerleri ve kardeşlik hukuku çerçevesinde ve barış içinde bir arada yaşamalarını gerektirir. Ortaya çıkan bütün tatsız olaylar karşısında en temel görev kardeşlerin arasını bulup onları barıştırmaktır. Bu mümkün olamadığında 'umumun menfaati tercih edilir' ölçüsüyle hareket edilmesi zaruret haline gelir.

Her yönetim erki 'adalet, hakkaniyet, emanet, ehliyet ve mesuliyet' prensiplerine bağlı kalmak durumundadır. Bu çerçevede demokratik yollarla halk tarafından seçilmiş olan meşru otoriteye itaat ana ilke olup, fitneye yol açan her türlü tutum ve davranış asla tasvip edilemez."

"İslam'da dürüstlük en temel ahlaki ilkedir"

Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığının esas olduğu vurgulanan bildiride, şu değerlendirmeler yer aldı:

"Herkes bağımsız ve tarafsız yargı önünde hesap verebilmelidir. Masumiyet karinesi gereği beraat-i zimmet asıl olduğundan hiç kimse, bağımsız ve tarafsız yargı önünde hesap vermeden, adil yargılanma sonucu suçlu bulunmadan suçlu ilan edilemez. İslam'da dürüstlük en temel ahlaki ilkedir. İkiyüzlülük, çifte standart, yalan, riya, tecessüs ve takiye gibi gayr-i ahlaki tavırlarla bu yüce dine ve memlekete hizmet edilemeyeceği açıktır. Özel hayatın mahremiyetini lekeleyecek tarzda tecessüs, insanları karalama ve teşhir etme gibi hareketler, İslam'ın kesinlikle yasakladığı, kınadığı tutum ve davranışların başında gelir. Son olaylarda bu gibi ulvi kuralların göz ardı edildiği, pervasız denecek derecede bunlara aykırı hareket edildiği büyük bir üzüntüyle görülmektedir."

"Aziz milletin zararına neticelenecek her türlü faaliyetten kaçınılmalı"

Ülkenin, istikrara, milli birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğu kritik bir dönemden geçtiği ifade edilen bildiride, şu ifadelere yer verildi:

"Ekonomi, iç-dış politika, eğitim ve sağlık gibi başlıca alanlarda vatandaşlarımızla dostlarımızı sevindiren, düşmanlarımızı ise kaygılandıran büyük atılımların gerçekleştirildiği ve önemli projelerin uygulamaya konduğu bir devrede bulunduğumuz ortadadır. Görüldüğü kadarıyla birtakım iç ve dış mihraklar, işbirliği yaparak, demokratik yollarla halk tarafından seçilmiş olan meşru yönetimi zaafa uğratmayı hedeflemektedirler. Böylece ülkemizi akıbeti meçhul maceralara sürükleyecek, millet ve memleket için onarılması imkansız sonuçlar doğuracak bir kaos ortamı yaratılarak, gelişmelerin de önü kesilmiş olacaktır. Bizler, sağduyu sahibi herkese bu gerçekleri bir kere daha hatırlatmak, hadiseler üzerinde, bilhassa bu açıdan, yeniden ve dikkatle düşünülmesini sağlamak gereğine inanmaktayız. Bu hassas devrede, aziz milletimizin ve yurdumuzun zararına neticelenecek her türlü faaliyetten kaçınılmasının çok önemli olduğunu belirterek, telafisi imkansız zararlar doğuracak davranışları şiddetle kınadığımızı kamuoyuyla paylaşıyoruz."

Bildiride imzası bulunan isimler şöyle:

"Prof. Dr. Abdülkerim Bahadır, Prof. Dr. Adem Apak, Prof. Dr. Adil Yavuz, Prof. Dr. Ahmet Bostancı, Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, Prof. Dr. Ahmet Yücel, Prof. Dr. Ali Akpınar, Prof. Dr. Ali Toksarı, Prof. Dr. Ali Yılmaz, Prof. Dr. Alim Yıldız, Prof. Dr. Atilla Arkan, Prof. Dr. Bayram Ali Çetinkaya, Prof. Dr. Bekir Topaloğlu, Prof. Dr. Bilal Kemikli, Prof. Dr. Cağfer Karadaş, Prof. Dr. Celal Erbay, Prof. Dr. Celal Kırca, Prof. Dr. Celal Türe, Prof. Dr. Ejder Okumuş, Prof. Dr. Fuat Aydın, Prof. Dr. H. Mehmet Günay, Prof. Dr. Hamit Er, Prof. Dr. Hasan Aksoy, Prof. Dr. Hidayet Aydar, Prof. Dr. Hulusi Kılıç, Prof. Dr. Hüsamettin Erdem, Prof. Dr. İlyas Çelebi, Prof. Dr. İrfan Başkurt, Prof. Dr. İsmail Durmuş, Prof. Dr. Kemalettin Özdemir, Prof. Dr. Mahmut Kaya, Prof. Dr. Mehmet Akkuş, Prof. Dr. Mehmet Dalkılıç, Prof. Dr. Metin Yurdagür, Prof. Dr. Muhsin Demirci, Prof. Dr. Mustafa Öztürk, Prof. Dr. Mustafa Tavukçuoğlu, Prof. Dr. Mustafa Uzun, Prof. Dr. Necdet Tosun, Prof. Dr. Necip Taylan, Prof. Dr. Ömer Aydın, Prof. Dr. Ömer Faruk Harman, Prof. Dr. Ömer Kara, Prof. Dr. Ramazan Biçer, Prof. Dr. Saffet Köse, Prof. Dr. Suat Cebeci, Prof. Dr. Süleyman Derin, Prof. Dr. Şefaettin Severcan, Prof. Dr. Tevfik Yücedoğru, Prof. Dr. Vecdi Akyüz, Prof. Dr. Yakup Çiçek, Prof. Dr. Yusuf Işıcık, Prof. Dr. Yusuf Şevki Yavuz, Prof. Dr. Ziya Yılmazer, Doç. Dr. Ali Kuşat, Doç. Dr. Ali Öztürk, Doç. Dr. Alican Dağdeviren, Doç. Dr. Arif Aytekin, Doç. Dr. Erdinç Ahatlı, Doç. Dr. Fikret Karapınar, Doç. Dr. Halis Aydemir, Doç. Dr. Harun Öğmüş, Doç. Dr. Hayati Yılmaz, Doç. Dr. Hayri Erten, Doç. Dr. Muhittin Okumuşlar, Doç. Dr. Murat Serdar, Doç. Dr. Orhan Şener Koloğlu, Doç. Dr. Osman Güman, Doç. Dr. Sıddık Korkmaz, Doç. Dr. Soner Duman, Doç. Dr. Süleyman Akkuş, Yrd. Doç. Dr. Abdullah İnce, Yrd. Doç. Dr. Abdullah Özcan, Yrd. Doç. Dr. Akif Köten, Yrd. Doç. Dr. Ali Vasfi Kurt, Yrd. Doç. Dr. Nuri Özcan, Yrd. Doç. Dr. Gökhan Atmaca, Yrd. Doç. Dr. Hamza Ermiş, Yrd. Doç. Dr. Hülya Terzioğlu, Yrd. Doç. Dr. İhsan Kahveci, Yrd. Doç. Dr. Muhammed Mücahid Dündar, Yrd. Doç. Dr. Necmettin Güney, Yrd. Doç. Dr. Serdar Özdemir, Yrd. Doç. Dr. Süleyman Kaya, Yrd. Doç. Dr. Tamer Yıldırım, Yrd. Doç. Dr. Turgay Gündüz, Yrd. Doç. Dr. Ulvi Murat Kılavuz, Arş. Gör. Ahmet Numan Ünver, Arş. Gör. Avnullah Enes Ateş, Arş. Gör. Büşra Çakmaktaş, Arş. Gör. Feyza Doğruyol, Arş. Gör. Gülsüm Korkmazer, Arş. Gör. Harun Abacı, Arş. Gör. Hayrettin Nebi Güdekli, Arş. Gör. Kübra Cevherli, Arş. Gör. Mehmet Fatih Yalçın, Arş. Gör. Mesut Sandıkçı, Arş. Gör. Metin Aydın, Arş. Gör. Yunus İnanç, Arş. Gör. Zehra Özli, Arş. Gör. Ziya Erdinç, Arş. Gör. Zübeyde Özben, Okutmanlar, Abdülmelik Yangın, Bayram Demircigil, Halil Uysal, Şükrü Şirin, öğretim görevlileri, Eren Gündüz, Şule Yüksel Uysal, Zehra Betül Güney, Fuat Günel."

AA

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
7 Yorum