Dr. M. Rıza DERİNDAĞ

Dr. M. Rıza DERİNDAĞ

Uzak Doğu Nur Doğu Oluyor-1

Tayland-Bangkok Hatıratı

“İstikbal yalnız ve yalnız İslâmiyet’in olacak. Ve hâkim, hakaik-i Kur’âniye ve imaniye olacak. Öyle ise simdiki kader-i ilâhi ve kısmetimize razı olmalıyız ki, bize parlak bir istikbal, ecnebilere müşevves bir mazi düşmüş.”

Takriben iki sene kadar oluyor Adapazarli Agabeylerimizin himmet, hamiyyet ve sahabetleriyle Tayland’ın bassehri Bangkok’ta medrese-i nuriye açılalı.

Her memlekette olduğu gibi burada da kısa bir zamanda Nur’a müştak gençler ve Tay halkı Nurlara koşuyorlar.

Daha evvel Tayland’da dersane-i nuriyenin açılmasını müteakib bir lahika Risale Haber’de yayınlanmıştı. Şimdi ise Tayland’a Necib Üstadımız Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin talebesi ve hem varis ve vekili Hüsnü Bayram Ağabey ve kendisiyle beraber kardesi Yılmaz Bayram Agabeylerin Uzak Dogu ziyaretleri münasebetiyle zaman elverdikçe hizmete matuf müjdeli haberleri arza gayret gösterecegim.

Bu sene itibariyle 80 yaşına yaklaşan bereketli bir ömür geçirmiş Hüsnü Agabey.. Hizmet-i imaniye ve Kur’aniyede azami sadakat ve azami ihlas ve fevkalade kanaatla ve Üstadımız Bediüzzaman Hazretlerine vermiş oldukları ahdu peymana bihakkın riayetle gece gündüz hizmetlerle dertlenen Hüsnü Agabey.. Bütün Nur camiası için ve biz genç Nur talebeleri için inşaallah hem numune-i imtisal, hem hizmetin devam ve tealisinde yol gösteren yıldızlar gibi Üstadımızın bizlere emaneti Hüsnü Ağabey, alayişten, nümayişten, kalabalık toplantı ve şaşaadan fevkalade kaçıyor ve devamlı nazarları Risale-i Nur’a ve Nurun hizmet düsturlarına celbediyor.

Taylı talebelerin etrafını sardığı, fotoğraflar çektirdigi ve nihayet hürmet gösterdikleri bir toplantı sonrası, fakire, bir gün dedi “Üstadımızla bir namaz için camiye durduk, Zübeyir Ağabey arabanın yanında durdu. Üstadımız ile ben koluna girerek camiye doğru gittik, cami cemaati koşarak Üstadımızın etrafını sardı, hürmet edip elini öpmek istedikleri bir sırada Üstadımız hafifçe vurarak bunları başıma niçin topluyorsun diye hiddet gösterdiler. Anladım ki bana ders veriyor, şahsına hürmetten kaçınıyor…” Aynı bu hal Hüsnü Ağabeyde de var.

12 saatlik uçak yolculuğundan geldigi günde bile gece teheccüdden çok evvel uyanıyor, namaza kadar evrad ve ezkar ile meşgul oluyor, derslerde ise en calib-i dikkat husus daima nefsine okuyor ve bunu dinleyen herkes ifade ediyor, hatta öyle zaman oluyor adeta sadece kendisi ve Risale-i Nur var. Öyle tatlı bir hal, öyle uhrevi bir iklim… Bu seyahatta da yine bazı zamanlar oldu keşki sabaha kadar okusa, keşki sabaha kadar anlatsa dedigimiz musahebeler oldu, oluyor.. İlk defa işittiğimiz çok mühim hatırat karşısında bazen fesubhanallah demekten kendimizi alamıyoruz. Evet Hüsnü Ağabeyler, Yılmaz Ağabeyler dehrin en karanlık günlerinde Nur ve Nurani hizmetin fedaileri ve hizmetkarlarıdırlar.. Daha 10-11 yaşlarında Necib Üstadımızın takdirlerine ve tebriklerine mazhar olmuşlar ve diyeyim ki adeta o takdir ve tebrik ve kabul ve veraset her an ahvallerinde müşahede edilebiliyor.. Rabbim bütün cemaatimize ferdan ferda bu nurani manalarla insibağı nasib eylesin.

Gelelim Tayland günlerine;

Ağabeyler ilk gece Tayland’da bulunan Türk esnaf ve kardeşlerimizle medrese-i Nuriyede biraraya geldikten sonra ertesi gün Nurların Tay diline mütercimi Amr bin ibrahim Hocamızı ziyaret ettik. Rajapath Pranakorn Devlet Üniversitesi mescidinde yapılan ziyarette evvela Tay tercümelerden ihlas Risaleleri ve Uhuvvet Risalelerinden okundu, akabinde Arapça İçtihad Risalesi okundu. Bu kitabı okurken Mütercim Amr Hoca “ben bu kitabı tercüme edeyim” dedi. Sakarya’dan vakıf Ertan Abimiz de “maşaallah hangi kitaptan bir parça okusa o kitaba müteveccih oluyor, ben bunu tercüme edeyim önce diyor” deyince Hüsnü Bayram Ağabeye sorduk. Hüsnü Ağabey ise “bakın kardeşlerim burada inkar-ı Uluhiyyet fikri var, putperestlik hakim, burada evvela Tabiat Risalesi ile o dehşetli fikr-i küfriyi Tabiat ve Ayetül Kübra gibi risalelerle dağıtmak zarureti vardır” diye söyledi. Bu fikri emir telakki eden Amr Hocamız “şu anda Hastalar Risalesini bitirmek üzereyim, akabinde Tabiat ve sonra Ayetül Kübrayı tercüme edecegim” diye müjde verdi elhamdulillah.  

Mecsidde daha sonra Hüsnü Ağabey bir saate yakın Nurların bu asırdaki ehemmiyeti, ve Üstadımızın çilekeş hayatından misaller ile alem-i islamın bu eserlere olan ihtiyacını anlatan bir ders yaptı. Bu ders önce İngilizceye ve daha sonra Tay talebeler için Taylı Müslüman Talebe liderlerinden ve Nurun ailesiyle birlikte talebesi ve müdavimlerinden Ezher kardeş tarafından Tay diline tercüme edildi.

Daha sonra Taylan islam Cemiyeti Merkezinde akşam namazını eda ettik. Namazdan sonra Tayland Müslüman Talebe Federasyonu Başkanı Marudeen Kahong’un davetlisi olarak merkezlerini ziyaret ettik. Burada akşam 7 ile 9 arası sohbet olacaktı fakat okunan dersler, yapılan tercümeler anlatılan hakikatler öyle cazibedar olmuştu ki vaktin nasıl geçtigini kimse farkedememişti. Öyle ki saat gece 11’i geçiyor fakat meraklı üniversite gençliği sual üstüne sual soruyorlardı. Hüsnü Ağabey bu suallere şefkat ve ciddiyet ile muhatab oluyor ve cevaplıyordu. Suallerinde alem-i islamın istikbali, Osmanlı Tarihi ve Hilafet meseleleri, Nurların ehemmiyeti, gençlik için tavsiyeler, alem-i islamdaki cemaatler arasında ki ihtilaflar, selefilik mevzusu, ihvan-ı Müslimin ile Nur talabeleri arasındaki farklılıklar, Türkiye’de dersane-i nuriyelerde ne gibi programlar yapıldığı, Üstadımızın hayatta olduğu devrelerde Türkiye’nin hali, alem-i islam ve Türkiye münasebatı, Afrika’da ve diğer memleketlerde yapılan Nur hizmetleri vesaire gibi çok sualler sordular. Federasyon başkanı daha sonra “hayatımın en güzel gecelerinden birisini yaşadım” derken bir diğer talebe, “biz aramızda hep Türkiye alem-i islamın umudu, ümidimiz Türkiye derken bu gece o ümidin hak oldugunu ve umudumuzun menbaı ne imiş onu farkettik” diye heyecanlı konuşmalar yaptılar.

Tayland’da vakıf Abdulveli kardeşimiz de “inşaallah burada haftada bir dersler yapacakları” müjdesini verdi. İnşaallah bu islam merkezinin bitişiğinde de iki katlı bir binanın medrese olması için ev sahibiyle görüşülüyor, Rabbim nasib etsin inşaallah. Ezher kardeşimizin hanımı da eğitim alanında şer’i eğitimin küçük çocuklara talimi noktasından yüksek ihtisas yapıyor. Kendisi Ramazan, İktisad ve Şükür risalelerini Tayca tekrar bilgisayarda tebyiz ederek neşre hazır hale getirdi. Rabbim onları da inşaallah bu hizmetlerde daha ziyade hissedar edip istihdam etsin. Hüsnü Ağabey de onlara dua edip tebrikler etti.

Evet Tayland’da Vakıf kardeşimiz Abdulveli, Ertan Ağabeyler, esnaftan Akif abiler ve Tay Anand Amcamız ve Mütercimler Amr bin İbrahim ve Ebuzzehra Hocamız ve Taylı talebelerle geçirdiğimiz 3 gün adeta bir bastı zaman sırrına mazhariyetle ebedlere çok tatlı manzaralar bırakılarak Tayland’dan ayrıldık.

Fotoğraflar için TIKLAYINIZ

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
5 Yorum