Rapor, tüm dünyanın Türkiye gibi yaşaması halinde 1,5 dünyaya ihtiyaç duyulacağına dikkat çekti.

WWF-Türkiye Doğal Hayatı Koruma Vakfı, Küresel Ayak İzi Ağı ile birlikte hazırladığı 'Türkiye'nin Ekolojik Ayak İzi Raporu'nu düzenledikleri basın toplantıyla kamuoyuna açıkladı. Karaköy Salt Galata'da düzenlenen toplantıya WWF Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Bayar, Küresel Ayak İzi Ağı Başkanı Mathis Wackernagel ve çok sayıda davetli katıldı.

Dünyanın, küresel finans krizinde olduğu gibi imkanlarının ötesinde kaynak harcadığını belirten Uğur Bayar, bu durumun sürdürülebilir sınırın çok ötesine geçtiğini söyledi. Dünyadaki her insanın, bir Türk'ün tüketim alışkanlıklarıyla yaşaması halinde 1,5 dünyaya ihtiyaç duyulacağını belirten Sayar, "Bunun en büyük sebebi karbon gazları salınımıdır. Türkiye'nin bu konuda tarihsel sorumluluğu olmamakla birlikte, 1990-2007 tarihleri arasındaki sanayi atılımıyla birlikte, karbon salınımı artışında dünyada 2.sıraya yükselmiştir. Tabi ki öncelikle karbon salınımı indirilmelidir. Kalkınma tabi ki olacak ancak, tabiat olmadan kalkınma da olmaz. Anlatmaya çalıştığımız şey budur." şeklinde konuştu.

'BİYOKAPASİTE 21. YÜZYILIN KURU OLACAK'

Yeni çağda dünyanın en önemli sorununun enerji olacağını vurgulayan Küresel Ayak İzi Başkanı Mathis Wackernagel de, dünyanın en çok kullandığı enerji çeşidinin ise fosil yakıtlardan oluştuğunu söyledi. Dünyanın geleceğindeki en önemli meselenin "Fosil yakıttan vazgeçebilecek bilgiliğe sahip miyiz?" olduğunu aktaran Wackernagel, en önemli göstergenin ise biyokapasite olacağını aktardı. Dünyanın giderek gıda, enerji ve su kesişimine geldiğini ifade eden Wackernagel, "Ülkelerin yüzde 80'i kaynaklarından ve ihtiyaçlarından fazla tüketiyor. Bu yüzden yeni bir çağa giriyoruz. Biyokapasite artık 21. yüzyılın kuru olacak. Bu sadece kağıda basılmış paradan ibaret bir kavram değildir." dedi.

Türkiye'nin ilk 'Ekolojik Ayak İzi Raporu', doğal kaynakları arazi kullanım biçimlerine, tüketim kategorilerine ve gelir seviyelerine göre inceleliyor. 2050 yılına yönelik senaryolar ışığında ekolojik limit aşımını durdurmak için çözüm önerileri sunuyor. Küresel ve bölgesel eğilimleri göz önünde bulundurarak, Türkiye'nin durumunu inceleyen rapor, ekolojik açığın kapatılmasına yönelik stratejik kararlar için bilimsel bir zemin oluşturuyor.

(CİHAN)