Hüseyin YILMAZ

Hüseyin YILMAZ

“Tükürün o ehl-i zulmün o merhametsiz yüzüne!”

İnsanlık târihi bir bakıma da devletlerin katliam ve zulüm târihidir...

Müsellâh devlet gücünün zora dayalı hareketinin hedefinde her zaman kendisi gibi müsellâh ordular yoktur. Savaş meydanlarında ve bozgunları tâkib eden ricatlarda yapılan katliam ve zulümlerden de bahsetmiyorum. Düpedüz devletlerin eften püften bahanelerle gerçekleştirdikleri şeni, insafsızca katliam ve zulümlerden bahsediyorum.

1937-38 yıllarında Anadolu’nun kartal yuvası güzelliğindeki Dersim havâlîsinde devletin sudan bahanelerle gerçekleştirdiği dehşetli katliam, emsâllerinin arasında enderdir, ilk üç sıraya oturtulabilecek şiddet ve kahra sahiptir. Suçluların değil, bütün Dersimlilerin hedef alındığı, kundaktaki bebekten yatalak hastaya; gencecik kızlardan kör ve yaşlı insanlara kadar herkesi yakan Cehennemî bir ateştir Dersim Tenkili.  İnsanların daracık sokaklarda süngülerden geçirildiği, derin vâdilerde topluca kurşuna dizdirildiği, harman yığınları içinde canlı canlı yakıldıkları insafsız ve zâlimce bir harekettir, Dersim Tenkili.

Bu zulmün  hayâsızca manşetini yıllar sonra Kılıçdaroğlu’na açıklamalarda bulunan İhsan Sabri Çağlayangil insanlık hâfızasına bir daha sökülüp atılması imkânsız bir şekilde çakar:

“İnsanları mağaralarda fareler gibi zehirledik!” diyen zât, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin en muteber isimlerindendir ve 12 Eylül lânet darbesinin öncesinde uzunca bir süre Cumhurbaşkanlığına vekâlet edecek kadar da yükselmiştir.

Bu elîm bahsi daha önce de aynı vuzûhiyetle defalarca yazdım. Ama devletin hisar duvarları kadar sarp ve sağır duvarlarını aşıp mazlumların asırlık iniltilerine bir buket merhamet uzattığımızı duyuramadık. Ahmed Altan’ın fakire göre hayli geç ama takdire şâyân bir samimiyet ve cesaretle yükselen sesi ile bahsin yalnızlarından olmaktan bir nebze olsun kurtuldum.

Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün’ün bir gazeteye verdiği mülâkakatta sarfettiği şu sözler Dersim Cehennem’inin kapılarını bir daha araladı:

 “Dersim Katliamı’nın sorumlusu devlet ve CHP’dir. Atatürk de bu olaylardan haberdardır.”

Üç çeyrek asırdan beri Dersimlileri yakan ateş, er geç o Cehenneme vücut verenlerin de bütün hâtıra ve itibarları ile birlikte ruhlarını da yakmadan asla sönmeyecektir, sönmemelidir.

Aygün, mâlûm sebeplerle M. Kemal’in mesuliyetini “haberdar” olmakla sınırlandırıyor. Doğru değil; eksik ve yanlış!.. Bakanların bile müsaadesiz adım atamadıkları o devirde M. Kemal hâkim-i mutlaktır. Dersim tertibi ve tenkilinin başından beri hâkim isim ve irâdesidir. Birinci sıra yardımcısı İsmet İnönü’dür. Kendisi için “Sarhoş sofrasında devlet idare edilmez!” dediği için İnönü’yü başbakanlıktan azlettikten sonra Bayar’ı tayin etmiştir. Bayar’ın Dersim Tenkili devri onun için olup bitenleri seyretmekten ibarettir. Kurtarmaz, birinci sıra suçlulardandır; ama en azından fail-i muhtar değildir.

Devrin M. Kemal’in emrindeki yegâne partisi CHP’den  haysiyetli bir insan bu zulmü yumuşak ifâdelerle dile getirince benzer bir tenkile düçâr oldu. Ulusalcı CHP’liler Aygün’ü tenkil ile yakıp Dersimlilere yeni bir korku yaşatma telâşına düşmüşler. Parti Aygün’ün “savunması”nı istiyor.

İstanbul’u işgal eden İngilizlerin baş papazının sorduğu küstahça suallere devrin ateşpâre zekâsı ve hür soluğu Bediüzzaman cevap yerine:

“Tükürün o ehl-i zulmün o merhametsiz yüzüne!” diye karşı koymuştu.
 
Bu muhteşem târihî cevabı ehl-i zulmün hayâsız yüzlerine ağız dolusu bir tükürükle haykırmanın tam zamanıdır sayın Aygün. İşte sizden önce ben tükürüyorum:

“Tükürün o ehl-i zulmün o merhametsiz yüzüne!”

Bugün tükürmezseniz mazlumların ruhları ızdırabda kalmaya devam eder. Lütfen müdafaa yerine Bediüzzaman’ın muhteşem cevabına bir kanat da siz takınız. Ve bütün zâlimlerin yüzüne herkes tükürecek cesareti buluncaya kadar tükürünüz. Evet,

“Tükürün o ehl-i zulmün o merhametsiz yüzüne!”

Bugün

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
6 Yorum