Taksim Meydanı'nı 'Silivri' açtı

Dün 32 yıl sonra izin çıkan Taksim Meydanı'nda işçiler ve emekçiler 1 Mayıs'ı kutladı. Tam anlamıyla tarihi bir gündü. Bu başarıda işçilerin ısrarlı mücadelelerinin de, hükümetin de katkısı var.

Bu yaklaşımla 1 Mayıs demokrasi şölenine dönüştü ve bir tabu daha yıkıldı.
Doğrusu bu noktaya kolay gelinmedi. 1977 katliamından sonra 12 Eylül darbesiyle baskıcı ve yasaklı yıllar başladı.

Hükümetler değişse de 1 Mayıs "korku günü" olarak kaldı.

Böyle olduğu için de 33 yıl boyunca yüz binlerce işçinin, emekçinin, gencin üzerine kurşun yağdıran kontrgerilla gibi karanlık güçler açığa çıkartılamadı.
Bu açıdan üç yıl önce başlatılan, Ergenekon Terör Örgütü iddiasıyla açılan dava bir dönüm noktası oldu.

Devlet kendi içindeki karanlık yapılanmalarla hesaplaşmaya, hatta kirli geçmişiyle yüzleşmeye başladı. Bu yüzden artık karanlık güçler eskisi gibi meydanı boş bulup, katliamlar gerçekleştiremiyor.

Kısaca şu denebilir; eğer bugün Silivri olmasaydı, Taksim milyonlara bu kadar rahat açılamazdı. Daha önce neden açılmadığı da bunu gösteriyor.
Toplum da devlet de değişiyor. Bunu en çarpıcı biçimde "eski merkez sağ"da görmek mümkün. 1 Mayıs 1977 katliamı yaşandığında hükümetin başında AP Genel Başkanı Süleyman Demirel vardı. Ne katliamı önleyebildi, ne de sonrasında hesap sormayı başardı. 33 yıl sonra ne düşünüyor bilmiyorum ama o siyasi geleneğin 2010 temsilcilerinden biri olan eski Demokrat Parti Genel Başkanı Süleyman Soylu, www.hurhaber.com'a verdiği demeçte çok çarpıcı bir tespit yapıyor:
"Bana göre, bugün 1 Mayıs'ın bayram havasında geçmesi 12 Eylül darbesine bir itirazdır."

Sabah

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.