İsviçre'nin Cenevre kentinde 8'incisi düzenlenen Suriye konulu görüşmelerin üçüncü gününde, muhalefet ve rejim heyetleri Birleşmiş Milletler (BM) ofisinde karşılıklı odalarda BM heyeti ile görüşmeler yaptı.

Nasır Hariri başkanlığındaki muhalifler ve Beşşar Caferi başkanlığındaki rejim heyetleri, öğlen saatlerinde BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura ile görüşmek için ayrı ayrı BM ofisine geldi.

Rejim heyetinin doğrudan görüşmeleri kabul etmemesi üzerine, Mistura, beş turluk aradan sonra ilk defa iki heyeti eş zamanlı olarak, aynı binada bir araya getirdi.

BM Basın Ofisinden yapılan yazılı açıklamada, Mistura'nın toplantılardan önce heyetlere yaptığı bilgilendirme konuşmasında, "Bugün daha gelişmiş ve resmi bir toplantı yapıyoruz çünkü 'Yakın paralel toplantılar' dediğimiz şekilde görüşmeler yapıyoruz." dediği kaydedildi.

Temsilcinin ayrıca, bir odadan diğerine geçerken, yardımcısı Remzi İzettin Remzi'yi heyetle bırakıp, kısa sürede dönerek mekik diplomasisi sürdürdüğü bilgisi paylaşıldı.

Üçer saatlik görüşmelerin ardından Caferi, basına açıklama yapmadan BM'den ayrılırken muhalefet heyeti sözcüsü Yahya Aridi yazılı bir açıklama yaptı.

Muhalefetin mesajı

Aridi'nin açıklamasında, ciddi müzakerelere geçmek istedikleri belirtilirken, "Ne kadar uzun sürerse sürsün görüşmelere katılmaya hazırız." ifadesi yer aldı.

Muhalefet sözcüsünün açıklamasında ayrıca, Mistura'nın danışmanı Jan Egeland'ın kısa süre önce yaptığı basın toplantısında, Doğu Guta'daki kuşatma şartlarında yaşayan 400 bin sivilin durumunu "insani acil durum" olarak tanımlamasından memnuniyet duyulduğu belirtildi.

Açıklamada, "Egeland'ın (Doğu Guta'dan) tahliyeleri düzenlemek için uluslararası camiaya yaptığı çağrıyı destekliyoruz." denildi.

Mistura'nın TSİ 21.00'de basın toplantısı yaparak 3 günde alınan mesafe ve görüşmelerin ne zaman sona ereceğine ilişkin açıklamada bulunması bekleniyor.

BM Temsilcisi Mistura dün yaptığı açıklamada, "Görüşmeleri gelecek hafta da sürdürmek istiyoruz. Eğer hafta sonunu istişareler için ayırmak isteyen varsa, bunu yapmakta özgürdür." demişti.

Görüşmelerin gündemini, önceki turlarda, BM Güvenlik Konseyinin 2254 sayılı Kararı'na göre belirlenen geçiş yönetimi, anayasa hazırlığı ve seçim düzenlenmesi konuları oluşturuyor.

Cenevre müzakerelerinin ilki 30 Haziran 2012'de yapılmıştı. Cenevre 2, 22 Ocak 2014'te başlamış ancak sonuçsuz kalmıştı. 29 Ocak 2016'da üçüncü kez başlayan görüşmeler, Esed rejiminin Halep'i kuşatmaya alması nedeniyle sona ermişti.

Bu seneki Cenevre görüşmelerinin ilki, bir yılı aşkın aradan sonra 23 Şubat- 4 Mart'ta düzenlenmişti. 4. tur olan bu görüşmelerde, Beşşar Esed rejimi heyetinin ısrarı üzerine, BM Güvenlik Konseyinin 2254 sayılı Kararı'nın belirlediği konular dışında "terörle mücadele" başlığı eklenmişti.

22 Mart-1 Nisan'daki 5. tur görüşmelerde rejim, zaman kazanma taktiği olarak kendi eklettiği "terörle mücadele" konusuna yoğunlaşmıştı. 16 Mayıs'ta başlayan Cenevre 6 ve 10 Temmuz'da başlayan Cenevre 7 görüşmeleri, rejimin sivilleri hedef alan saldırılarının sürmesi üzerine, yalnıza dörder gün sürmüş, sonuç alınamamıştı.

AA