Subhanallah! Tırnak büyüklüğündeki balık beton delme matkabı kadar ses çıkarıyor

Subhanallah! Tırnak büyüklüğündeki balık beton delme matkabı kadar ses çıkarıyor

İlahi sanatın kudretine yeni bir keşifle bir kez daha şahit oluyoruz

Bilim insanları, küçük, şeffaf bir balığın bir beton delme matkabı kadar yüksek ses çıkardığını keşfetti.

Almanya'daki laboratuvarda akvaryumdan gelen esrarengiz sesler üzerine araştırmaya başlandığında, Danionella cerebrum adlı balığın güçlü bir ses çıkardığı görüldü.

Balık bu sesi, yüzme kesesi adı verilen organından çıkarıyor ve balığa yakın sularda, bir silah sesi kadar yüksek olan 140 desibel ölçülüyor.

Araştırmacılar 12 mm uzunluğundaki bu türün, boyutuna göre şimdiye kadar bulunan en gürültülü balık olduğuna inanıyor.

Bu ritmin bir sosyal iletişim biçimi olabileceği tahmin ediliyor.

Genellikle hayvan ne kadar büyükse sesi de o kadar yüksek olur.

Suyun altında ise durum farklı. Bu minik deniz canlısı şimdiye kadar keşfedilen en gürültülü türlerden biri.

BBC'nin haberine göre bilim insanları, tabanca karidesi gibi canlıların diğer türleri avlarken yaklaşık 200 desibele kadar yüksek sesler çıkarabildiğini biliyordu.

Danionella, şeffaflığı sayesinde beyni çalışırken görülebildiği ve bu sayede araştırmacıların davranışlarını yakından inceleyebildiği için araştırmalarda ilgi görüyor.

RİSALE-İ NUR'DAN: BİRER SİKKE-İ TEVHİD, BİRER HÂTEM-İ EHADİYET

Mecmu-u kâinatın yüzüne, envâın birbirine karşı gösterdikleri teavün, tesanüd, teşabüh, tedahülden mürekkep geniş bir sikke-i vahdet konulduğu gibi, zeminin yüzüne de, dört yüz bin hayvanî ve nebatî taifelerden mürekkep bir ordu-yu Sübhânînin ayrı ayrı erzak, esliha, elbise, talimat, terhisat cihetinde gayet intizamla, hiçbirini şaşırmayarak, vakti vaktine verilmesiyle koyduğu o sikke-i tevhid misillü, insanın yüzüne de, her bir yüzün umum yüzlere karşı birer alâmet-i fârika bulunmasıyla koyduğu sikke-i vahdâniyet gibi, her bir masnuun yüzünde, cüz'î olsun küllî olsun, birer sikke-i tevhid ve her bir mahlûkun başında, büyük olsun küçük olsun, az ve çok olsun, birer hâtem-i ehadiyet müşahede edilir. Ve bilhassa zîhayat mahlûkların sikkeleri çok parlaktırlar. Belki, her bir zîhayat kendisi dahi, birer sikke-i tevhid, birer hâtem-i vahdet, birer mühr-ü ehadiyet, birer turra-i samediyettirler. (İkinci Şuâ, Bediüzzaman Said Nursi)

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.