Emekli öğretmen Ahmet Korkmaz (70), AA muhabirine, 11 yıl önce Yamula Barajı'nın kurulmasıyla bölgedeki bazı köylerin su altında kaldığını söyledi. Baraj Gölü'nün kendi köyü Kuşçu'yu da içine aldığını belirten Korkmaz, "Doğduğumuz, yaşadığımız köyümüzü terk etmek zorunda kaldık. Bize gösterilen başka bir yere taşındık" diye konuştu.

Terk etmek zorunda kaldıkları eski köylerinde pek çok hatıraları olduğunu ifade eden Korkmaz, şöyle devam etti:

"Köyün tüm yerleşim alanı su altında kaldı, hepimiz buna çok üzüldük. Gelecek kuşaklara köyümüzün mirasını aktarabilmek için baraj sularına gömülmeden bazı eşyaları toplayıp yukarıda kurulan yeni köye taşımayı düşündüm. Bize gelecekte çocuklarımızın gelip 'dede koskocaman tarih yok olmuş, tarih gitmiş, aşağıdan getirecek bir tek taşınız da mı yoktu' deselerdi ne cevap verecektik. Köyde kullanılmayan eski eşyaları iki yıl içinde topladım. Birkaç arkadaşımın yardımıyla yeni köyde inşa ettiğim kerpiç köy evinde amatörce raflar oluşturdum ve eşyaları burada sergilemeye başladım."

Korkmaz, kapısına "Kuşçu Müzesi" tabelası astığı kerpiç evin eski köylerinin anılarıyla dolu olduğunu söyledi.

"Rüyalarımda görüyorum"

Sergilediği eşyalar arasında gramofon, daktilo, pranga, güğüm, tarım aletleri, eski radyolar, gaz lambaları, asker bavulu, bakır mutfak eşyaları, kilimler, tüfekler, topaçlar ve minare alemi bulunduğunu ifade eden Korkmaz, "Toplamda bunların sayıları 800'ü geçiyor. Buradaki eserler bizim geçmişimiz, anılarımız. Barajın suları altında kalan köyümü çok özlüyorum. Rüyalarımda görüyorum. Bir türlü unutamıyorum" şeklinde konuştu.

Eşyaları toplarken kendisini gören köylülerin şaşırdığını ve "Ahmet öğretmen delirdi, kafayı bozdu" dediklerini aktaran Korkmaz, daha sonra eşyaları sergilediği eve gezmeye gelen köylülerin "Ahmet öğretmen, deli sen değil, bizmişiz. Çok önemli bir iş yapmışsın" itirafında bulunduklarını söyledi.

Müze kurulmasını istiyor

Köylülerin eski köylerini özlediklerinde gelip eşyalara baktıklarını, ağlayarak, anılarını tazelediklerini belirten Korkmaz, en büyük arzusunun topladığı eşyalarla resmi bir müze kurulması olduğunu kaydetti.
Kültürel ve tarihi önemi olduğuna inandığı eserlerin gelecek kuşaklara aktarılmasını istediğini ifade eden Korkmaz, sözlerini şöyle tamamladı:

"Gelecek kuşaklara dedelerinin nasıl yaşadıkları, neler yaptıkları aktarılsın. Buradan başta Cumhurbaşkanımıza, Başbakanımıza ve Kayseri Valimize seslenmek istiyorum. Burayı bir müze haline getirsinler. Bu eşyaların ne olduğunu yeni nesil bilmiyor. Burada resmi bir müze kurulmasını, bu kıymetli eşyaların uygun şekilde sergilenmesini istiyoruz. Buraya Japon, Alman, Amerikalı turistler bile duyup geldiler. Hatıra defterine yazdılar. Türkiye'de bir köy müzesi olsun. Burayı meşrulaştırsınlar. Burası benim malım değil. Burası artık halkın malı olmuştur."

Haber7